
"su" Arama Sonuçları

ABD İstanbul Konsolosluğu önünde Filistin'e Yürüyüş Platformu tarafından gerçekleştirilen şeytan taşlama eyleminde okunan basın açıklaması...

Filistin'e Yürüyüş Platformu, ABD İstanbul Konsolosluğu önünde şeytan taşlama eylemi gerçekleştirdi. Eylemde bir konuşma yapan editörümüz Şükrü Hüseyinoğlu "ABD'ye düşman olmayan, insan olamaz" vurgusu yaptı.

Faruk Köse: Videoda iki sorunun cevabını araştırıyorum: 1- İsrail-İran savaşı danışıklı dövüş veya tiyatro mu? 2- Sünni Müslümanlar İsrail’e karşı İran desteklemeli mi? Ayrıca bu kapsama giren başka hususları da derinlemesine ele alıyorum.

Rasulullah (a.s.)'ın Mekke'den Medine'ye hicreti milat alınarak Ömer (r.a.) döneminde belirlenen hicri takvimde 1447. yıla girmiş bulunuyoruz.

Malatya'da bulunan Kürecik üssünden siyonazi çetesine istihbarat sağlandığı eleştirilerine yıllardır susan Hükümet, artık mızrak çuvala sığmayınca bir açıklama yapmak zorunda kaldı.

Ekim 2023'ten bu yana Gazzeli Müslümanları barbarca katletmeye devam eden siyonazi çetesi, değişen konjonktür sayesinde Avrupa tarafından ‘soykırımcı’ olarak tanınacak. Siyonist rejimi öfkelendirecek adımın nedeni ise, işgal rejiminin Avrupa’yı dışlayıp ABD’ye yaklaşan tutumu.

Hamas, siyonazi rejiminin silahlandırdığı Yaser Ebu Şebab liderliğindeki çeteye operasyon gerçekleştirdi. Çatışmalarda 50 çete üyesi öldürüldü. İşgal ordusuna ait İHA’lar ise çeteye destek için 4 Hamas mensubunu katletti.

Rabbimize adanmışlığımızın bir nişanesi olması duası ile Kurban Bayramınızın mübarek olmasını diliyoruz.

İktibas Dergisi’nin Haziran sayısı, Suriye’deki dönüşümü merkeze alan bir kapakla çıktı. ABD, Suudi Arabistan ve Türkiye ekseninde yeniden şekillenen Suriye’ye atıf yapılan yeni sayıda, aslında ortaya çıkan durumun şaşırtıcı olmadığı belirtiliyor.

Şimdilerde yeni bir konsile tanıklık ettik. Bu kez "Kuburilik (Kabirperestlik)" dininin Türkiye'deki başat temsilcisi Cübbeli kefen tüccarı, söz konusu kabir tapınmacılığı dininin diğer temsilcilerinden kalabalık bir topluluğu toplayıp bir deklarasyonda bulundu.

İşte bu noktada “gidenin yerine neyin geleceği” sorusu Suriye açısından da karşımıza çıkmaktadır. Görebildiğimiz kadarıyla, muhtemel Baas sonrası döneme ait iki yaklaşım öne çıkmaktadır: “Özgür Suriye” vizyonu ve “İslami Suriye” vizyonu.

Suriye’nin başkenti Şam’daki uzun bir aradan sonra ABD bayrağı yeniden göndere çekildi. Suriye’den tahliye edilen ABD personeli ülkeye dönerken, göndere bayrak çekme törenine Suriye Dışişleri Bakanı ile ABD’nin Ankara Büyükelçisi katıldı.

ABD’nin stratejik ortağı, NATO’nun en kavî üyesi, platonik aşkla bağlı olduğu Avrupa Birliği’ne tam üyelik ülküsünden geri adım atmayan, 7 Ekim vakası yaşanmasaydı katil Netanyahu’yu Ankara’ya getirtecek kadar İsrail’le normalleşme sürecini işleten (daha önce de terör devletinin Cumhurbaşkanını davet etmiş ve en görkemli devlet töreniyle karşılamış), 2000 yıldır yapılamayan bir ‘işi’ yapan Türkiye’nin Suriye’yi nereye, kime aldığı anlaşılmıyor mu?

Amerikan paralı askerleri gözetiminde, büyük şeytan ABD ve finosu siyonazi çetesi komutasındaki vakfın yardım dağıtımı için, Filistinlilerin tel örgülerle ayrılmış bölümlere sokulduğu fotoğraflar, siyonaziler tarafından dolaşıma sokuldu.

Siyonazi işgal ordusunun Gazze Şeridi’nin çeşitli bölgelerine düzenlediği şiddetli saldırılarda 30 Filistinli şehid oldu. Sosyal medya hesabından bir video yayınlayan siyonist katil Netanyahu, ABD ile farklı bir mekanizmanın kurulmasına karar verdiklerini duyurdu.

Evet, tüm Nebiler (a.s.) ve beraberlerindeki mü’minler gibi Rasulullah (a.s.) ve beraberindeki ilk nesil de dönemlerinin “28 Şubat süreci”ne de “AKP süreci”ne de Rabbani ilke ve ölçüler üzere sebat ederek direnmişler, istikamette istikrar üzere olmuşlar, Âlemlerin Rabbi’nin ol dediği yerde olup dur dediği yerde durmayı bilmişlerdir.

Bu, söz konusu kuruluşlar açısından tükenmişliğin, İslami mücadeleden kopmuşluğun, düzenin aktörlerine entegre olmuşluğun acı fotoğrafıdır. Tevbe-i nasuh gerektirir, Âlemlerin Rabbi ile yeniden akit tazelemeyi elzem kılar.

İki buçuk ay önce siyonazi çetesi şefi Netanyahu'yla birlikte açıklama yaparak "Gazze'yi cehenneme çevireceğiz" tehdidinde bulunan Amerikan sarı şeytanı Trump, kanlı elleri ve necis ayaklarıyla mukaddes topraklara gitti ve işbirlikçi kukla Arap rejimleri tarafından şaşaayla karşılanıp, üç trilyon dolar haraçla uğurlandı. Hem bu durumu telin, hem de bu sarı şeytanın Türkiye'ye gelme ihtimaline karşı tepki göstermek maksadıyla birkaç gündür İstanbul Mecidiyeköy'de bulunan Trump Tower önünde şeytan taşlama nöbeti tutuluyor. Dün akşamki nöbette konuşma yapan editörümüz Şükrü Hüseyinoğlu, "iki mezhep" vurgusunda bulundu. İşte o konuşma:

Bir Müslüman, hiçbir zaman Allah’ın Rasulü’nün (sas) “ayaklarımın altındadır” dediği asabiyet duygusuyla diğer ırklara yaklaşamaz. Dolayısıyla Müslüman nezdinde her türlü milliyetçilik, ırkçılık; -bu, Kürtçülük olabilir, Türkçülük olabilir, Arapçılık olabilir- gayri İslami’dir!
Makaleler
Hava Durumu