
"Ulu" Arama Sonuçları

ABD, İsrail-Filistin iki devletli çözüm konferansına katılmaması yönünde dünya ülkelerine çağrıda bulunurken, konferans sonrası İsrail karşıtı adımlar atacak ülkelerin yaptırımlarla karşılaşabileceği uyarısında bulundu.

Şimdilerde yeni bir konsile tanıklık ettik. Bu kez "Kuburilik (Kabirperestlik)" dininin Türkiye'deki başat temsilcisi Cübbeli kefen tüccarı, söz konusu kabir tapınmacılığı dininin diğer temsilcilerinden kalabalık bir topluluğu toplayıp bir deklarasyonda bulundu.

Evet, tüm Nebiler (a.s.) ve beraberlerindeki mü’minler gibi Rasulullah (a.s.) ve beraberindeki ilk nesil de dönemlerinin “28 Şubat süreci”ne de “AKP süreci”ne de Rabbani ilke ve ölçüler üzere sebat ederek direnmişler, istikamette istikrar üzere olmuşlar, Âlemlerin Rabbi’nin ol dediği yerde olup dur dediği yerde durmayı bilmişlerdir.

Bu, söz konusu kuruluşlar açısından tükenmişliğin, İslami mücadeleden kopmuşluğun, düzenin aktörlerine entegre olmuşluğun acı fotoğrafıdır. Tevbe-i nasuh gerektirir, Âlemlerin Rabbi ile yeniden akit tazelemeyi elzem kılar.

Bu olayın Nekbe olarak isimlendirilmesinin tek sebebi, siyonist işgal rejiminin kuruluş ilanı değildir. Bu da başlı başına bir felaket olmakla birlikte asıl büyük felaket işgal rejiminin ilanının hemen ardından siyonist terörün büyük katliamlar gerçekleştirmesi ve yaklaşık 800 bin Filistinlinin yurdunu terk etmeye zorlanması yüzünden yaşanmıştır. Bunun sebebi de Filistin topraklarında gayrimeşru siyonist işgal rejiminin kurulması olduğundan bu olay da bizatihi büyük felaket niteliği taşımaktadır.

İki buçuk ay önce siyonazi çetesi şefi Netanyahu'yla birlikte açıklama yaparak "Gazze'yi cehenneme çevireceğiz" tehdidinde bulunan Amerikan sarı şeytanı Trump, kanlı elleri ve necis ayaklarıyla mukaddes topraklara gitti ve işbirlikçi kukla Arap rejimleri tarafından şaşaayla karşılanıp, üç trilyon dolar haraçla uğurlandı. Hem bu durumu telin, hem de bu sarı şeytanın Türkiye'ye gelme ihtimaline karşı tepki göstermek maksadıyla birkaç gündür İstanbul Mecidiyeköy'de bulunan Trump Tower önünde şeytan taşlama nöbeti tutuluyor. Dün akşamki nöbette konuşma yapan editörümüz Şükrü Hüseyinoğlu, "iki mezhep" vurgusunda bulundu. İşte o konuşma:

Siyonazi çetesinin gece boyunca Gazze Şeridi’nin çeşitli bölgelerine düzenlediği saldırılarda aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu 51 Filistinlinin şehid olduğu bildirildi.

Gazze’deki Filistin hükümeti, bölgede kıtlığın yayılması ve hayati sektörlerin tamamen çökmesi nedeniyle Filistinlilerin “toplu ölümün eşiğinde” olduğu uyarısında bulunarak 2,4 milyondan fazla Filistinlinin hayatını kurtarmak için derhal insani bir koridor açılmasını talep etti. ABD’nin tam desteğine sahip siyonist rejim 55 gündür Gazze’ye sıkı bir abluka uyguluyor.

İçinde bulunduğumuz zamanlarda, Türkiye Cumhuriyetinin 1974 yılından beridir dış politikasının stratejik hedefleri arasında bulunan ‘Kıbrıs Meselesi’, ciddi yara almış gözüküyor. Yaklaşık 50 yıldır birçok başbakan, bakan, bürokrat, general eskitmiş olan ve ‘Türk kardeşliği’ ve ‘Turancılık’ üzerinden halklara acılar yaşatılmış bu topraklarda bir arpa boyu yol alınamamış gözüküyor.

"İbrahim, Lana, Ella ve İlyas'tan her gün güç alıyorum. Onlar bana sorumluluğun gerçekte ne anlama geldiğini öğrettiler" diyor Hiba, "Kız kardeşimi beyaz bir kefene sarılmış halde görmeye dayanamadım. Defnedilmeden önce vedalaşma fırsatım bile olmadı" diye ekliyor.

İşgal ordusu, Gazze’nin güneyindeki Han Yunus kentinde yerinden edilen Filistinlilerin çadırlarını bombaladı. Saldırıda, aralarında çocuk ve kadınların da bulunduğu 10 Filistinli yanarak şehid oldu. Şehidlerin ve yaralananların Han Yunus kentindeki Nasır Hastanesi’ne kaldırıldığı belirtildi.

BAE İstanbul Konsolosluğu önünde, işbirlikçi rejimleri telin amacıyla Filistin'e Yürüyüş Platformu tarafından gerçekleştirilen eylemde Şükrü Hüseyinoğlu, yazdığı Gazze şiirini okudu ve işbirlikçi yöneticilere nasihatta bulundu.

Bugün Filistin’de siyonist işgal rejiminin varlığı söz konusu ise, işgal 1948’den bugüne varlığını daha da genişletiyor ve İslam coğrafyasının merkezi bir bölgesi olan Filistin’de sürekli olarak hunharca katliamlar gerçekleştirebiliyor, 500 güne yaklaşan bir süredir de Gazze’de açık bir soykırım gerçekleştirebiliyorsa, tüm bunların temelinde, İngiliz emperyalizmi tarafından İslam coğrafyası için bir asır önce biçilmiş olan ulus, ulusal sınırlar ve ulus-devlet formatı yatmaktadır.

Filistinli gruplar, siyonazi çetesinin Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarına karşı dikkat çekmek ve uluslararası baskı oluşturmak amacıyla yarın kapsamlı bir genel grev ilan etti. Yapılan ortak açıklamada, işgal altındaki tüm Filistin topraklarında ve ülke dışındaki mülteci kamplarında hayatın tüm yönlerini kapsayan bir grev çağrısı yapıldı.

Katil İsrail savaş uçaklarının okulu üç füze ile vurduğu saldırıda en az 19 kişinin hayatını kaybettiği, 100 kişinin de yaralandığı bildirildi.

Kur’an bütünüyle hayatı Allah'a has kılmanın rehberi, kılavuzu, haritasıdır. Kur’an, kulların kullara kulluktan kurtulup, sadece tek Allah'a kul olmalarını istemektedir. Tek Allah'a kulluk, tek bir akide, tek bir tasavvur, tek ahlak, tek siyaset, tek iktisat, tek hukuk, tek hüküm demektir.

Avrupa'da neşet eden ulus-devlet anlayışı, zamanla dünyanın geri kalanına yayılmış, teker teker bütün toplumlar bu yola bile isteye girmişlerdir. Çünkü uluslararası düzende bir devlet olarak kabul edilebilmek için başta BM'nin onayından geçmek, bunun için de ön şart olarak, bir ulusa dayanmak, laiklik ve demokrasiyi kabul etmek, insan hakları, eşitlik, uluslararası hukukun üstünlüğünü kabul etmek gibi ‘amentü’ye katılmak gerekmektedir. Yola çıkan veya çıkmayı düşünen her toplumun önderleri ya bunun farkında olarak işe başlamakta ya da bir şekilde kendilerine öğretilmektedir.

‘Doğru düşünme’nin temelinin ‘ilm’e dayanmak zorunda olduğunu belirten Kürşad Atalar, bir düşüncenin bir metoda ulaşmasının ise düşüncenin ilmi yönden yetkinlik derecesine ulaştığını gösterdiğini, bu metodun illa doğruluk anlamı taşımadığını ama yetkinlik derecesinden söz edilebileceğini vurguladı.

Taha Suresi’nin 14. ayeti, insanlığa sunulmuş ilahi bir reçetedir. Bu reçeteye uymak, insanı hem dünyada hem de ahirette mutlu eder. Tevhidin nurunda, namazın huzurunda, kulluğun sorumluluğunda bir hayat yaşamak, insanı Allah’a yaklaştırır, ona cenneti kazandırır.
Makaleler
Hava Durumu