Mısır'da darbe karşıtı gösterilere kanlı müdahale

Mısır'da darbenin birinci yıldönümü sebebiyle birçok şehirde protesto gösteriler ibaşladı. İlk kan döküldüğü haberi ise başkent Kahire'den geldi. Darbe karşıtı platform, Ramazan boyunca insanları iftar sonrası sokaklara çağırarak, tepkilerini göstermeye çağırmıştı.

03-07-2014


Mısır'da darbe karşıtları, ülkenin çeşitli kentlerinde 3 Temmuz'daki askeri darbeyi protesto ediyor.. Onlarca kentte milyonlarca kişi, odarbenin yıldönümünde protesto için sokaklarda. Mısır'dan ilk kan döküldüğü haberi ise Kahire'den geldi. El Cezire, Harem Caddesi'nde polisin ve baltacıların silahla müdahale ettiği gösteride en az iki kişinin öldüğünü duyurdu. Bu arada en büyük katliamın geldiği Rabia Meydanı çevresi de protestocular tarafından doldurulmaya başlandı

BÜTÜN KENTLER AYAKTA

Göstericiler, seçilmiş ilk Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi'nin askeri darbeyle görevden alınmasının yıl dönümünde, başkent Kahire, El-Buhayra, Şarkiye, Dekahliye, İsmailiye, Minya ve Asyut'ta sabah erken saatlerden itibaren yürüyüşler düzenleyerek insan zincirleri oluşturdu.

Mursi'nin görevine iadesini talep eden pankartlar açan göstericiler, "Rabia" işareti yaparak Cumhurbaşkanı Abdulfettah es-Sisi, ordu ve polis aleyhinde sloganlar atıyor.

Darbeyi Ret ve Meşruiyete Destek İçin Ulusal İttifak Hareketi, ordunun, dini ve siyasi liderlerin desteğiyle 2013 yılında gerçekleştirdiği askeri darbenin yıldönümünde gösteri çağrısında bulunmuştu.

Geçtiğimiz aylarda yasadışı ilen edilen İhvan’ın önde gelen tüm isimleri de tutuklanmış durumda. Darbeden sonra binlerce İhvan taraftarı gözaltına alındı. Yargılamalar günümüze kadar devam ediyor. Bugüne kadar en az 1000 kişiye idam cezası verildi. Dam cezası alanlar arasında İhvan Mürşidi Muhammed Bedii ve İhvan’ın partisi Hürriyet ve Adalet Partisi’nin genel sekreteri Muhammed Beltaci de var.

Görevden alınan Muhammed Mursi de Hamas lehine casusluk yapmak, İran'a ülkenin gizli belgelerini vermek ve İttihadiye Sarayı önünde göstericileri öldürmekle suçlanıyor. Mursi hakkında açılan çok sayıda davanın görülmesine devam ediliyor.

DARBECİLERİN GİZLİ İŞKENCE MERKEZLERİ ORTAYA ÇIKTI

Özellikle son dönemlerde çeşitli üniversitelerde cunta yönetimi protesto edildi. Ezher başta olmak üzere birçok üniversitede gösteriler sert bir şekilde bastırıldı, yüzlerce öğrenci gözaltına alındı. Gözaltında tutulan kadınların istismara maruz kaldığına dair defalarca haberler yayınlandı.

Geçtiğimiz günlerde ise cuntanın gizli işkence merkezleri ortaya çıktı. Mısır'ın İsmailiye şehrinde orduya ait El-Cela karargahında El-Azuli adlı gizli hapishanede, geçtiğimiz günlerde cumhurbaşkanlığı koltuğuna oturan Abdulfettah Es Sisi tarafından yapılan darbeden sonra yüzlerce insanın akıl almaz işkencelere maruz kaldığı ortaya çıktı. Azuli Hapishanesi, Mayıs ayı sonlarında Uluslararası Af Örgütü (Amnesty) tarafından hazırlanan bir raporda da yer almış ve çok sayıda insanın burada tutularak işkenceye tabi tutulduğu belirtilmişti. Guardian Gazetesi'nde yayımlanan haberde ise adı geçen cezaevinde yatan 400 kişinin tespit edildiği ve bunların bir kısmı ile görüşüldüğü ifade ediliyor.

BATI'NIN MAHÇUPÇA DESTETLEDİĞİ SİSİ DARBESİNİN ÖZET KRONOLOJİSİ

Mısır'daki darbe ve ardından yaşanan olaylar şu şekilde seyretti:

30 Haziran 2013

Tahrir Meydanı'ndaki gösteriler hızla ülkenin diğer kentlerine yayıldı. İskenderiye, El-Mahalla ve Süveyş Kanalı'ndaki kentlerde Cumhurbaşkanı Mursi'nin istifası için protestolar düzenlendi. Muhalifler tarafından kurulan Temerrüd (İsyan) Hareketi, Mursi'nin istifası için 22 milyon imza topladığını iddia etti.

1 Temmuz

Tahrir Meydanı ve başkent dışındaki kentlerde Mursi karşıtı gösteriler devam etti. Ordu, ulusal uzlaşmanın sağlanamaması halinde 48 saat sonra kendi çözümünü üreteceğini açıkladı. Çevre Bakanı Halid Fehmi, İletişim Bakanı Atıf Hilmi, Turizm Bakanı Hişam Zazu ile Hukuk İşleri ve Meclis Bakanı Hatim Bacatu istifa etti. Nur Partisi, prensipte meşruiyeti savunduğunu ancak iç savaşın önlenmesi için Cumhurbaşkanı'nın erken seçim tarihi vermesi ve teknokrat hükümeti kurmasını istedi.

2 Temmuz

Cumhurbaşkanı Mursi, milli mutabakat hükümeti kurulmasını önerirken, "Meşruiyeti korumak için gerekirse canımı veririm" dedi. Mısır Ortodoks Kilisesi'nin başı Papa II. Tawadros ise "Çalınan devrimi temerrüd (isyan) düşüncesi ve fedakar gençler yüksek medeni bir üslupla geri alıyor" mesajını yayınladı. Mursi yanlıları ve karşıtları arasında Kahire Üniversitesi önünde çıkan çatışmalarda 16 kişi hayatını kaybetti.

3 Temmuz

Cumhurbaşkanı Mursi, "milli mutabakat hükümeti" önerisini yineledi. Ancak tanklar, Cumhurbaşkanlığı Sarayı, Devlet Televizyonu, Tahrir ve Nahda meydanları etrafından konuşlandı; darbe başladı. General Sisi, Mursi’nin görevden alındığını, seçimlere kadar Anayasa Mahkemesi Başkanı Adli Mansur’un geçici cumhurbaşkanlığına getirildiğini açıklayarak bir yol haritası açıkladı. Müslüman Kardeşler Teşkilatı (İhvan) yöneticileri gözaltına alınmaya başladı. El-Ezher Şeyhi Ahmed Tayyib, darbeyi "kötünün iyisi" olarak nitelendirdi.

4 Temmuz

ABD, Avrupa Birliği başta olmak üzere pek çok ülke, Mısır'daki gelişmelerden duyduğu kaygıyı açıklamak yetinirken olayı darbe olarak adlandırmamaya özen gösterdi. ABD Başkanı Barack Obama, "derin endişe"sini ifade ederken, İngiliz yönetimi "Olan oldu, ileriye bakmak durumundayız" açıklamasını yaptı. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ise demokratik seçimlerle işbaşına gelmiş hükümetin gerekçesi ne olursa olsun meşru olmayan yöntemlerle dahası askeri bir darbe ile devrilmesinin kabul edilemez olduğunu söyledi.

Adli Mansur, geçici cumhurbaşkanlığı görevine başlarken Suudi Arabistan Mansur'a kutlama mesajı gönderirken, Mursi ve İhvan liderleri hakkında, ''yabancı güçlerle işbirliği yapıp, istihbarat toplama ve firar etme'' suçlamasıyla dava açıldı. Tutuklamalar artarak devam etti.

5 Temmuz

Cumhurbaşkanı Mursi'nin destekçileri, ordunun yönetime el koyma kararını protesto için Rabiatul Adeviyye Meydanı'nda yüzbinlerin katıldığı zaman zaman milyona ulaşan gösterilere başladı.

Batı demokrasilerinden gelmeyen tepkiyi Afrika Birliği göstererek, yaşananları "darbe" olarak adlandırdı ve Mısır’ın üyeliğini askıya aldı.

Darbenin ardından Mısır'ın Sina bölgesinde silahlı çatışmalar başladı. Olaylarda 1 asker, 4 polis öldü. Mısır ordusu bölgede operasyon başlattı, Gazze'den geçişleri durdurup Refah Sınır Kapısı'nı kapattı. Sina’daki çatışmaları ateşleyen aşiretler, Mursi’nin görevine dönmesi istedi.

Türkiye’de birçok ilde cuma namazı sonrası Muhammed Mursi’ye destek gösterileri düzenlenirken Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, “Ben şu anda Batı'ya şaşıyorum. Hala buna darbe diyememiştir" tepkisini gösterdi.

7 Temmuz

Ulusal Kurtuluş Cephesi lideri Muhammed el-Baradai'nin geçici cumhurbaşkanı yardımcılığına getirildi.

8 Temmuz

Kahire'deki Cumhuriyet Muhafızları Karargahı önünde Muhammed Mursi'ye destek veren halkın üzerine sabah namazı sırasında ateş açıldı. 84 kişi yaşamını yitirdi, yüzlerce sivil yaralandı. İskenderiye kentinde Mursi destekçileri ile karşıtları arasında çıkan çatışmada ise 9 kişi yaralandı.

Dışişleri Bakanı Davutoğlu, katliamı "temel insanlık değerleri adına şiddetle kınadığını" belirtirken, Batı ülkeleri olayın soruşturulmasını istedi. BM Genel Sekreteri Ban-ki Mun, şiddet kullanılmasını kınadı.

Geçici Cumhurbaşkanı Adli Mansur, 33 maddelik geçici anayasa yayınladı. Anayasa Hazırlık Komisyonu da taslak anayasa için 9 ay süre tanırken, İhvan anayasayı kabul etmediğini açıkladı.

Bu arada Sina'daki çatışmalar arttı. Son günlerde Sina’da 7 güvenlik görevlisinin hayatını kaybettiği açıklandı.

Mursi döneminde Suriye rejimi ile kesilen diplomatik ilişkiler askeri yönetim tarafından yeniden başlatıldı, Suriye'nin Kahire Büyükelçiliği tekrar açıldı.

9 Temmuz

Sabah namazındaki katliamın ardından özellikle Rabiatul Adeviyye Meydanı'nda toplananların sayısı giderek arttı, Tahrir Meydanı'nda orduyu desteklemek için gösteri yapanlar meydanı boşalttı.

Eski Maliye Bakanı Hazım el-Biblavi, geçici başbakanlığa atandı.

10 Temmuz

Uluslararası Af Örgütü, Mısır’da ordunun yönetime el koymasının ardından meydana gelen olaylarda yaşamlarını yitirenlerin bir bölümünün, güvenlik güçlerinin "orantısız güç" kullanımı sonuncunda öldüğünü ve göstericilere karşı "kasıtlı ölümcül güç" kullanıldığını bildirdi.

11 Temmuz

BM Genel Sekreteri Ban ve Obama yönetimi, Müslüman Kardeşler Teşkilatı liderlerinin tutuklanmasından duyduğu endişeyi bildirdi. Amerikan yönetimi Mısır ordusunun azami itidal göstermesini istedi.

12 Temmuz

Mursi'ye destek veren halk yüzbinlerin katılımıyla gösterilere devam ederken Almanya, Mursi’nin serbest bırakılmasını istedi. Türkiye’nin birçok ilinin yanı sıra Pakistan’da da Mursi’ye destek gösterileri düzenlendi.

14 Temmuz

Avrupa Birliği Mısır'da en kısa sürede meşru yönetimi geçilmesi çağrısında bulundu. Almanya da Mursi'nin serbest bırakılması talebini yineledi.

15 Temmuz

Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, “Bizim için Mısır’ın Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’dir” dedi.

16 Temmuz

Ramses, Giza ve Nahda meydanlarında, Baltacılar adlı grup demokrasi yanlısı göstericilere saldırdı, çok sayıda kişi yaralandı. Protestoculara polis de müdahale ederken olayları takip eden AA Foto Muhabiri Muhammed el-Şami, ayağına isabet eden göz yaşartıcı bomba parçalarıyla yaralandı.

17 Temmuz

Kahire'de temaslarda bulunan AB Dışişleri Yüksek Temsilcisi Ashton, Mursi'nin serbest bırakılması talebini yineledi.

Darbe karşı gösteriler, başta başkent Kahire olmak üzere ülkenin 22 kentinde devam ederken, Başbakan Biblavi ve geçiş hükümeti göreve resmen başladı.

18 Temmuz

Kahire'de Rabiatul Adeviyye meydanında darbe karşıtı göstericilere "Baltacı" diye tabir edilen suç grupları saldırdı.

21 Temmuz

Müslüman Kardeşler Teşkilatı, ABD'nin Kahire Büyükelçisi'ne ülkeyi terk etme çağrısında bulundu.

22 Temmuz

Avrupa Birliği dışişleri bakanları, Mursi'nin serbest bırakılması çağrısında bulundu.

23 Temmuz

ABD Başkanı Barack Obama, Mısır ordusuna F-16 savaş uçaklarının verilmesi planının ertelenmesine karar verdi.

26 Temmuz

Cuma namazının ardından Rabiatul Adeviyye meydanında yüzbinlerce demokrasi yanlısı Mısır'lının gösteri yaptı.

Mısır Başsavcılığı, Mursi'nin 2011 yılında Hamas'la işbirliği yaparak Mısır askerlerinin öldürülmesi suçlamasıyla tutuklanmasını talep etti.

27 Temmuz

Güvenlik güçlerinin Rabiatul Adeviyye meydanındaki halka ateş açması sonucu 200 kişi hayatını kaybetti, 4 bin 500’den fazla kişi yaralandı. Katliama birçok ülkeden kınama geldi. Türk Dışişleri Bakanlığı ayrıca, “Sivil gösterilere karşı takınılacak yanlış tavırlar, demokrasiye geçiş sürecine fayda sağlamayacak, tüm Mısır halkı için öngörülemez sonuçlar doğuracaktır” açıklamasını yaptı.

ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, ABD'nin, Mısır’da siyasi tutuklamalara son verilmesi ve kanunlara uygun şekilde siyasi liderlerin serbest bırakılması çağrısını tekrarladı.

29 Temmuz

BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun, Mısır’da her yeni ölümün uzun dönemde uzlaşı çabalarını daha da zorlaştıracağı uyarısında bulunurken, AB Temsilcisi Ashton, Mısır’a ikinci ziyaretini yaptı. Mursi ile görüşen Ashton kendisine, gösterilerin sonlandırılması halinde kendisi serbest bırakılabileceği teklifini iletti. Ancak Mursi teklifi reddederek işbaşına demokratik bir süreçte seçimle geldiğini vurguladı.

27 Temmuz

27 Temmuz sabahı güvenlik güçlerinin Rabiatül Adeviyye Camii ve civar caddelerde göstericilerin üzerine gerçek mermilerle ateş açması sonucu en az 200 kişi öldü, yüzlerce kişi yaralandı.

31 Temmuz

Yüzbinlerce kişi, başta başkent Kahire olmak üzere 27 kentte düzenlenen gösterilerde darbeyi protesto ederek Mursi'ye destek verdi.

ABD Başkanı Obama, Mısır ordusunun seçimler konusunda adım atmasını telkin etmek için iki senatörden Mısır’a gitmesini istedi.

14 Ağustos

Mısır ordusu, 14 Ağustos sabahı demokrasi yanlısı göstericilere ikinci kez gerçek mermiler ile saldırı gerçekleştirdi. Başkent Kahire'de Mısır hükümetini deviren Mısır ordusu tarafından gerçekleştirilen katliamda, Mısır Sağlık Bakanlığı'na göre en az 149 kişi, Müslüman Kardeşler hareketine göreyse en az 2 bin kişi öldü. Bağımsız kuruluşlar tarafından ise herhangi bir açıklama yapılmadı.

Al Cezire muhabiri Abdullah Şami gözaltına alındı.

18 - 19 Ağustos

18 Ağustos günü tutuklanan kişilerin cezaevine nakli sırasında gerçekleşen olayda 36 kişi öldü. Devlet kanadından "kaçmaya çalıştıkları ve bir polisi rehin aldıkları" açıklaması gelirken Müslüman kardeşler bunu bir "katliam" olarak değerlendirdi.

19 Ağustos günü Mısır'ın Sina bölgesinde iki polis aracına saldırı düzenlendi. Olayda 24 polis öldü.

6 Eylül

Mısır hükümeti Müslüman Kardeşler (İhvan) teşkilatının kapatılmasına karar verdi.

23 Aralık

Mısır'da Mübarek'in devrildiği 25 Ocak Devrimi'nin öncülerinden 6 Nisan Hareketi'nin üç kurucusuna 3 yıl hapis cezası verildi. Aralarında Al Jazeera muhabiri Abdullah Şami’nin de bulunduğu 300’den fazla tutuklu açlık grevine başladı.

25 Aralık

Darbe hükümeti, Müslüman Kardeşler Teşkilatı'nı, "terör örgütü" ilan etti.

19 Ocak 2014

Müslüman Kardeşler'in boykot ettiği anayasa referandumunun resmi sonuçları açıklandı. Katılım yüzde 38'de kaldı, sandığa gidenlerin yüzde 98'i evet dedi.

20 Mart

Mısır’da darbe karşıtı hareket, Ağustos 2013'de Rabia Meydanı'ndaki gösterilerin dağıtılması olaylarında 1282 kişinin öldüğünü, 5 bin kişinin yaralandığını ve 350 kişinin kaybolduğunu belgelediklerini açıkladı.

26 Mart

Mısır Savunma Bakanı Abdülfettah Sisi, cumhurbaşkanlığı adaylığı için görevinden istifa etti.

3 Haziran

Mısır’da yapılan cumhurbaşkanlığı seçim sonuçları açıklandı. Abdülfettah El Sisi oyların yüzde 96’sını alarak ülkenin yeni cumhurbaşkanı oldu.

(Dünya Bülteni)

Etiketler : #Mısır'da   #darbe   #karşıtı   #gösterilere   #kanlı   #müdahale   
YORUMLAR
Henüz Yorum Yok !
İlginizi çekebilecek diğer haberler

Makaleler

Hava Durumu


VAN