Toplumsal Dayanışma Kültür Eğitim ve Sosyal Araştırmalar Derneği, Sedat Yenigün’ü şehadetinin 29. senesinde bir programla andı. Şehidi, arkadaşı yazar Hamza Türkmen anlattı.

O dönemdeki şehidlerimiz içerisinde düşünsel yönelimi ve mücadele örnekliği bakımdan en çok “bizim” diyebileceğimiz Sedat Yenigün’ün 1980 yılında Gladyo tarafından ülkücü camiadan devşirilmiş iki gence “komünist öğretmen” olduğu gerekçesiyle katlettirildiğini söyleyen Hamza Türkmen, Yenigün’ün hayatını ve mücadelesini dönemin siyasal ortamıyla ilgili görsel malzemelerle birlikte anlattı. Türkmen, 70’li yılların siyasî ortamında Müslümanların sağcı/devletçi kimliklerine ve bu dönemde filizlenen tevhidî uyanışa dikkat çekti.

Hamza Türkmen, O dönemde kendilerini milliyetçi/mukaddesatçı olarak tanımlayan sağcı Müslümanların dünyadaki tevhidî uyanış süreçleriyle ilk bağlantıları kurdukları MTTB’nin o günün siyasal ortamındaki önemini vurgularken MTTB ve Yeniden Milli Mücadele oluşumlarında Müslümanların, çeşitli dergiler ve kitaplar aracılığı ile kendilerini geliştirdiklerini, MTTB bünyesindekilerin daha özgürlükçü bir ortam içinde dünyadaki tevhidî uyanış eserlerinin çevirilerine ulaşabildiklerini ancak Yeniden Milli Mücadele’dekilerin kendilerine dayatılan milliyetçi/mukaddesatçı kimlikle süreç içinde sağcılaştıklarını söyledi.

Türkmen, Sedat Yenigün’ün, cumhuriyetin kurulması ile birlikte İslamî kimlik ile dayatılan Batıcı/seküler kimliğin çatışması sonucu sağcı/muhafazakâr/milliyetçi/mukaddesatçı bir duruşu benimseyen Müslümanların 70’li yıllardaki tevhidî uyanışını görmek bakımından önemli bir prototip olduğunu belirtti. Yine bu dönemde yayın yapan Şura, Tevhid, Düşünce, ve Sedat Yenigün’ün de özellikle Mehmet Mengüç müstearı ile yazılar yazdığı İslamî Hareket gibi dergilerin uyanış süreçlerinde bir okul işlevi gördüklerini belirten Hamza Türkmen, bu yayınlardan çeşitli haber, yazı ve karikatür slâytlarıyla konuşmasını destekledi. Sedat Yenigün’ün bu ortam içinde kendini geliştirmesinin, tevhidî arınma süreci çerçevesinde İslam düşüncesini netleştirmesinin ve örgütçü karakteri ile hayatı boyunca mücadele içinde olmasının değerini vurgulayan Hamza Türkmen, İslam düşmanları tarafından şehit edilmesinin sebeplerini irdeledi. Yenigün’ün katledilmesinin, etrafında kümelenen insanları etkilemek ve süreci baltalamak bakımından önemli bir sembolik anlamının olduğunu ifade eden Türkmen, o zaman şehidin yanında olan birçok ismin daha sonra İslami mücadeleyi terk edip savrulmalar yaşamasına işaret etti.Hamza Türkmen, konferansın seneye Sedat Yenigün’ün şehadetinin 30. yılı olması vesilesiyle, yapılacak birçok etkinliğe hazırlık olmasını dileyerek konuşmasını sonlandırdı.

Hamza Türkmen’in TOKAD’da verdiği konferansın video görüntülerine www.tokad.org adresindeki linkten ulaşılabilir.