"Coco Chanel ve İslamiyet birbirine uyar mı?" diye soran Guardian yazarı Constanze Letsch, başörtüsü modellerine yer vererek Türkiye'de bir ilke imza atan moda dergisi Ala'nın kesinlikle bu görüşte olduğunu söyledi.

Letsch, 2011 haziran ayında bayilerde satılmaya başlayan derginin sadece dört ay içersinde tirajını dört kat arttırarak 40 bine çıkardığını belirtti.

Yazar özetle şu değerlendirmeyi yaptı:

"Sonuçta işin aslı ekonomiden  kaynaklanıyor. Türkiye son 10 yıl içersinde bir ekonomik patlama yaşadı ve bu daha önce de olduğu gibi laik kentsel elit tabakanın işine yaramakla kalmadı aynı zamanda iktidardaki AKP'nin muhafazakar destekçileri ile daha önce görülmemiş bir şekilde yükselişe geçen eski kırsal girişimciler de bundan faydalandı ve bu da bir İslami kentsel orta sınıfın oluşmasına neden oldu."

"Bu yeni İslami burjuvanın harcayacak parası var ve harcanacak alanlar da giderek çeşitlilik gösteriyor: dini yaşam tarzına hizmet sunan lüks kapılı cemiyetler, butikler, restoranlar, oteller ve spor kulüpleri kent merkezlerinde bitiveriyor."

Yazıda antropolog ve gazeteci Ayşe Çavdar'ın şu sözlerine yer veriliyor:

"AKP başarılı bir şekilde toplumun geniş ve daha önce ihmal edilmiş olan bir kesimini tüketim pazarına entegre etti. Bu bakımdan, politikanın başarısız olduğu noktada pazar dinamikleri başarılı oldu: Durum normalize oldu (dini açıdan muhafazakar yaşam tarzı). Ala gibi dergiler de bu normal hale gelişin bir ürünüdür."

Ala'nın moda editörü Büşra Erdoğan da derginin önemli bir boşluğu doldurduğunu söyledi.

(Kaynak: CNN TÜRK)