
"eve" Arama Sonuçları

Cuma sohbeti: Kıraat, Tertil ve Tilavet Kavramları Çerçevesinde Kur'an'la İrtibatımız I Şükrü Hüseyinoğlu I Rıza Paşa Han Mescidi

Ramazan'a hazırlık yapıyor muyuz, sorusu çerçevesinde kısa bir değini ve nasihatleşme...

İslami Direniş Hareketi (Hamas)’ın askeri kanadı durumundaki Kassam Tugayları, Gazze Şeridi’nin güneyinde, Han Yunus ve Refah’ta işgal güçlerine karşı verilen mücadele çerçevesinde iki tüneli patlatarak iki tankı imha ettiklerini ve bir askeri keskin nişancı ile vurduklarını açıkladı.

İran’ın İsrail’e müteveccihen bir avuç barut patlatmasını müteakiben ekranlarına ‘İsrail’in sonu’ diye yazan bazı yayın organlarının tutumları bizi acı acı gülümsetse de, müminler olarak İsrail’in sonunun bir gün geleceğine olan inancımız tamdır.

Ercümend Özkan, 1991 yılında yapılan söyleşide kendisine yöneltilen sorular çerçevesinde, Kur'an üzerine en geniş açıklamalarını yapıyor.

Anadolu köylüsünün, CHP ve DP partisini değerlendirirken söylediği gibi, CHP ve AKP de bir tekerin böldüğü aynı işleve sahip iki partidir. Ne birinin kazanması ne de diğerinin kaybetmesi Müslümanların üzüleceği ya da sevineceği bir mesele olmaktan uzaktır.

Ben Înâs’ı çok sevdim. Sizlerin de seveceğine inanıyorum. Înâs hiçbir çekince gütmeden, tam tersine büyük bir güven ve istekle her eve girdirilebilecek bir misafir. İslam’la tanışmasını istediğimiz her insanın eline tutuşturabileceğiniz bir risale. Bayramda-seyranda verilebilecek güzel bir hediye.

Cuma sohbeti: İman Varsa Tevekkül Vardır | İsmail Hakkı Güleç I Kur'an Nesli İlim Merkezi

Gazze cihadı Müslüman mahallesiyle kafirlerin mahallesini ayrıştırdı. Tebük savaşındaki münafıkların seslerini duyar gibi olduk. Gazze cihadı babaları, oğulları, kardeşleri, eşleri, aşiretleri, kazanılan malları, zarar etmesinden korkulan ticareti, hoşlandığımız meskenleri Allah’tan, Rasûlünden ve Allah yolunda cihaddan daha fazla sevemeyeceğimizi öğretti.

Şimdi gidişâta bir bakalım. Aşağı yukarı iki aydır, olanca ve orantısız kuvvetiyle saldırıyorlar. Evet, Gazze’nin kuzeyini insandan arındırdı; yıktı ve zırhlılarını, tanklarını, birliklerini soktular. Ama burada tam bir hâkimiyet sağlamış olduğu hâlâ tartışmalı. Han Yunus tarafında ise çatışmalar tekmil şiddeti ile devâm ediyor. Ne tünelleri bulabildi; ne de Hamas’a ağır bir zayiat verdirebildiler. Bu arada kendi kayıpları, her ne kadar saklamak için büyük bir gayret göstermekteyseler de bu kayıpların resmen bildirilen rakamların çok üstünde olduğu anlaşılıyor.

Cevat Rıfat Atilhan: Evet, düşmanın elinde birçok fırsatlar vardır. Fazlaca şımarmıştır. Paralı ve silahlıdır. Yaygaracı ve küstahtır. Dünya matbuatına ve fikriyatına tahakküm etmektedir. Bütün bunlara rağmen, bütün umduklarına rağmen, Arz-ı Mev’ud, ona arzı cehennem ve makber olacaktır.

Hamd kavramı ve Rabbimizin el-Hamid ismi çerçevesinde 10 Kasım törenlerinin değerlendirilmesi...

14. Dergiler Fuarı Pazar günü sona erdi. Fuarda İktibas Dergisi’nin düzenlediği sohbet programında yazarımız Şükrü Hüseyinoğlu da “Kavramlarla Filistin Davamız” konulu bir konferans verdi.

İslam ile beşeri ideolojilerin arasındaki temel farklılık Allah’a teslimiyette belirginleşir. İslam’ın tüm kural ve kaidelerinin belirleyici mercii Allah’tır. Beşeri ideolojilerin belirleyicileri ise ekonomik ve siyasal gücü elinde tutan zalim azınlığın heva ve hevesleridir. İslam insanları kula, heva ve heveslerine kulluktan Allah’a kul olmaya davet ederken beşeri ideolojiler Allah’a kulluğu men etme gayretindedir.

Modernizmin, insanı, insan aklını ve bu çerçevede “bilimi” mutlaklaştırmasına/putlaştırmasına mukabil, postmodernizm hiçbir mutlaklık ve sâbite tanımama, bırakmama yaklaşımıyla hareket etmiş, hakikat fikrini yok etme ve sâbitesizliği temel dünya görüşü haline getirme çabası içine girmiştir.

NATO üyesi Türkiye, bir süredir İsveç adlı alçak ülkenin NATO üyeliği konuusnda ayak diriyor imajı vermekte ve dahası bu konuda NATO'ya ve NATO'nun efendisi büyük şeytan ABD'ye efeleniyor görünmekteydi. Kaçınılmaz final dün Litvanya'daki finalde gerçekleşti ve Türkiye, İsveç'in NATO üyeliğine evet dedi.

Bir de, demokrasi kötüdür, laiklik şöyle şöyle din dışıdır vb. demek aslında bir şey demek değildir. Esas belirleyici olan, “demokrasi kötüdür”den sonra kuracağımız cümledir. Devamında “İslam iyidir” cümlesini kurarsak, yerde ve gökte, âfakta ve enfüste, ezelde ve ebette en büyük doğruyu söylemiş olacağız. Platon’dan bu yana pek çok demokrat da demokrasiyi eleştirmektedir. Demokrasi için “yetmez ama evet” diyenler azımsanmayacak kadardır ama bu insanlar seçimlerini Allah ve Rasûlden/Rasûllerden yana yapmadıkları müddetçe, bir şey demiş sayılmazlar.

İslam’ın bizlere öğrettiği temel değerlerden biri emanet bilincidir. İnsanların geçmişten günümüze fert ve topluluklar planında en büyük sapmalarından biri, Allah’ın bahşettiği nimetlere emanet bilinci çerçevesinde yaklaşmak ve ictimai, siyasi, iktisadi iş, ilişki ve işleyişlerini bu bilinç çerçevesinde yürütmek yerine, mülkiyet iddiasına kalkışmaları, emaneti mülk edinmeye çalışmaları olmuştur.

Peygamber Sevdalıları Vakfı tarafından Diyarbakır'da düzenlenen "Mevlid-i Nebi" etkinliği büyük bir katılımla gerçekleşti. Etkinlikte konuşan Mehmet Göktaş, "Evet, ya Resulullah. Biz sana ümmet olmaktan daha büyük bir şeref tanımıyoruz. Muhammed ümmeti olmaktan daha büyük bir pasaport, kimlik tanımıyoruz." diye konuştu.

Ramazan Yazçiçek: “Her imtihan gibi depremlerin de, tasavvurdan taakkul ve tezekküre varıncaya dek, hakikat ekseninde değerlendirilecek yönleri vardır. Ve her yeni günün; yaşanan her musibet ve imtihanın yeni okuma ve tanımlamaya; hülasa fıkhedilmeye; tecdit bilinciyle değerlendirilmeye ihtiyacı vardır.”
Makaleler
Hava Durumu