

"Son" Arama Sonuçları

Son 20 yılda Türkiye'deki İslami mücadele birikimi, AKP'nin "şeytanın sağdan yanaşmasına" denk gelen entegrasyon politikalarıyla tahrif ve tahrip edildi, büyük oranda cahiliye düzenine payanda kılındı. Peki bu durum sürpriz miydi?

Şapkayı önümüze koyup gerçekten bir muhasebe yapmak şarttır. Cumhuriyet tarihinden bu yana bu toplumda kendilerini İslâm’a nispet eden sözüm ona Müslümanlar kadına hiç bir şey veremedi. Toplumu yetiştiren kadınlar cahil bırakıldı, yetmedi bir de Allah’ın verdiği haklar, fetvalarla elinden alındı.

Peygamberi Kur’an’dan ayırmak mümkün değildir. Zira peygamberin son nefesine kadar görevi Kur’an’ı anlamak ve uygulamak olmuştur. Kur’an’ı kabul ederiz ama peygamberi saf dışı bırakırız anlayışı ne akla ne de nakle uygun değildir.

İslâm dininde teşhircilik haramdır. İslâm bunun için işe hâin bakışların önüne geçerek başlıyor. Sonra hem kadını, hem erkeği, hem nesli korumak için erkeğe ve kadına tesettürü emrediyor. İslâm dini dünya ve ahiret saadeti için kurallar koymuştur. Tesettür de bu kurallardan birdir.

Fatih Pala, yazar Ali Kaçar'ın son çıkan "İslami Mücadele ve Adanmışlık" kitabını sizler için değerlendirdi.

İktibas Dergisi’nin 535. sayısı çıktı. “Seçimler Bitti, Kazanan Kim?” manşeti ile yayımlanan dergide, 14-28 Mayıs seçimlerinin sonuçları genel hatlarıyla yorumlanıyor, sayısal verilerin ötesinde rejimin ruhunu yansıtan özelliklerine dikkat çekiliyor.

Günümüzde jakoben dayatmacı laiklikten ziyade anglo-sakson ılımlı laikliğin câri olduğu işleyiş içinde Diyanet, kendisi için biçilen işlevi farklı biçimlerde yerine getirmeye devam etmektedir.

İşgalci Rus savaş uçaklarının İdlib’in Cisr eş-Şugur ilçe merkezindeki sebze haline düzenlediği saldırıda ilk belirlemelere göre 9 sivil katledildi, 30 sivil yaralandı. İşgalci Rusya'nın dün İdlib'in Bisbet köyüne yönelik saldırısında da 2 sivil katledilmişti.

Bir de, demokrasi kötüdür, laiklik şöyle şöyle din dışıdır vb. demek aslında bir şey demek değildir. Esas belirleyici olan, “demokrasi kötüdür”den sonra kuracağımız cümledir. Devamında “İslam iyidir” cümlesini kurarsak, yerde ve gökte, âfakta ve enfüste, ezelde ve ebette en büyük doğruyu söylemiş olacağız. Platon’dan bu yana pek çok demokrat da demokrasiyi eleştirmektedir. Demokrasi için “yetmez ama evet” diyenler azımsanmayacak kadardır ama bu insanlar seçimlerini Allah ve Rasûlden/Rasûllerden yana yapmadıkları müddetçe, bir şey demiş sayılmazlar.

Geçen hafta Cuma günü Addis Ababa'da Cuma namazı sonrasında kentin en büyük camisinin yakınında, kentsel proje kapsamında camilerin yıkılmasına tepki gösteren Müslümanlara silahla karşılık veren Etiyopya güvenlik güçleri 5 kişiyi katletti, onlarca kişi de yaralandı.

İktibas’ın yeni sayısı “Sistem, İslam üzerinden meşruiyet arıyor” manşeti ile çıktı. 534’üncü sayısı ile okurlarının karşısına çıkan derginin kapağında, son yapılan seçimlere atıfla, seçime giren adaylara ve bir oy pusulası yer alıyor.

Fetih Suresini alan, Maide Suresini de almak ve ondaki "Allah'ın indirdikleriyle hükmetme" emrine ittiba etmek zorundadır.

Siiyonist isimlerin yönetimindeki Okul Eğitiminde Barışı ve Kültürel Hoşgörüyü İzleme Enstitüsü (IMPACT-se) Suudi Arabistan’daki 301 ders kitabını inceleyerek bulduğu sonuçları raporladı. Enstitü’nün raporuna göre, Suudi ders kitaplarından “neredeyse tüm antisemitizm” ve "İsrail’i şeytanlaştıran" materyal kaldırıldı. Enstitü’nün CEO’su Sheff, “İsrail ile ilgili açık ılımlılık eğilimi oldukça dikkat çekici” ifadesini kullandı.

Siyonist işgal rejiminin abluka altında tuttuğu Gazze Şeridi’ne düzenlediği son saldırılarda yıktığı evler nedeniyle 459 ailenin evsiz kaldığı belirtildi. Saldırılarında sivil-asker ayrımı yapmayan İsrail, 6’sı çocuk 33 Filistinliyi katletmişti.

“İstatistiklerle Aile 2022” raporunun sonuçlarına göre, ortalama hane halkı büyüklüğü geçen yıl 3,17 kişiye geriledi. Ortalama hane halkı büyüklüğünün en yüksek olduğu il 4,91 kişiyle Şırnak olarak kayıtlara geçti.

Müslüman Kur'an ahlakıyla inşa olur. Bu ahlak önce kendinden başlayan ve sonra en yakınını inzar etmeyle devam eden bir ahlaktır. Topu taca atmadan “ama, lakin...” demeden ertelemeden hemen şimdi değişime başlamaktır... Herkes bir seçim yapıyor muhakkak. Peki bizler, kendini İslam’a nispet etmişler şimdiye kadar nasıl bir seçim yaptık ve bundan sonrası için seçimimiz nedir?

Şükrü Hüseyinoğlu: Bugün yaygın bir istikamet krizi yaşandığı, maalesef acı bir gerçektir. Rabbimiz “Haktan sonra dalâletten başka ne vardır?” (Yunus 32) buyurarak, hak ile dalâlet arasında bir “ara form” olmadığını, bir anlayış ve işleyişin ya hak, ya dalâlet olduğunu bildirdiği halde, bugün maalesef İslami bağlamından koparılmış ve tamamen reel politik bir yaklaşıma indirgenmiş bir “maslahat” algı ve söylemiyle, bâtıl bir işleyişe destekçi ve taraftar durumuna düşen ciddi bir potansiyelin varlığına tanıklık ediyor ve gerçekten çok üzülüyoruz.

İpi göğüsleyen taraf rejimi 2023, 2053, 2071 gibi hedeflerine taşıma ihalesini almış olacak. Tabii ki sonuç ne olursa olsun “büyük ikramiye” yine düzenin hanesine yazılacak. Bu “seçimler”in gündemi ise başından “sistem tartışması” olarak konumlandırılmış bulunuyor.

Resuller ve İslam’ın davetçileri aklı başında insanlardır. Aklı başından gitmiş olanlarsa geçici olan dünya hayatına aldanarak ebedi hayatını mahvetmiş ve günün sonunda da elinde hiçbir şeyi kalmamış kimselerdir. Resuller ise büyülenmiş insanları büyüden azade ederek kendi saf akıllarıyla rablerini bulmalarını sağlayan öncülerdir.

Uluslararası Göç Örgütü’nün yayınladığı son rapora göre 2023 yılının ilk üç ayı içinde kaçak yollarla, deniz üzerinden Avrupa’ya ulaşmak için yola çıkanlardan 441 kişi tekne faciaları yüzünden hayatını kaybetti. Rapora göre bu yılın ilk üç ayı, son 6 yılın aynı dönemlerine nispetle, Akdeniz’deki tekne faciaları yüzünden en fazla can kaybının yaşandığı dönem oldu.
Makaleler
Hava Durumu