
"beklemek" Arama Sonuçları

İktibas Dergisi, 45. yılına 553. sayısı ile girdi. 1981’den bu yana yayınına devam eden İktibas, yeni sayısında Hafız Esad heykelinin yerde sürüklendiği bir fotoğraf karesine atıfla “Bütün Zalimleri Aynı Son Beklemektedir!” manşetini attı.

Müslümanların sessizce bu savaşı ve katliamları seyredişlerinin altında ümmet olma fikrinden uzaklaşmış olmaları ve ulusal çıkarların gölgesinde hesap yapıyor olmalarından kaynaklanmaktadır. Elbette ulus devlet düzenini kabul etmiş ve batıl değerleri kendisine misyon edinmiş siyasal erklerin yapacağı şey Allah'ın razı olacağı şeyler olmasa gerek. İsrail terör şebekesiyle ticaret hacminin artarak devam etmesi ulus devlet anlayışı için anlaşılmayacak bir durum olmasa gerek.

Tevekkülü doğru anlamak gerekir. Tevekkül, bir iş yapmadan oturarak bir şeyi Allah’tan beklemek değildir. Tarlasından iyi bir ürün almak isteyen bir çiftçi, önce tarlayı iyi bir şekilde sürüp tohumunu eker, gübresini atar, sulamasını yapar. Ekinini zararlardan korumak için her türlü tedbiri aldıktan sonra gerisini Allah’a bırakır, O’na güvenir.

Zaman geçip gitmeden, eyvah deyip pişman olmadan önce çocuklarımızın yetişmesini, bizzat ilkesiz ilkecilerden beklemek yerine kendimiz yetiştiriciler olup çocuklarımıza çevre olduğumuzda güzel bir ticaret yapmış oluruz.

Yüz binlercesi evlerini terk etmek zorunda bırakılan, on binlercesi işlerini kaybeden, dükkanları iflas eden, fakir düşürülmüş mazlum Kürt halkının yanında yer almak ve imkanlarımızı onlarla paylaşmak İslami ve insani sorumluluğumuz olarak bizi beklemektedir.

Rasim Özdenören: Kurulu düzenin partilerinden İslamî bir dönüşümü beklemek onun yapısal özelliğine aykırıdır. Üzerine ayak basılan zemin eğer demokratik bir ortamı ifade ediyorsa, demokratik bir ortamın iyileştirilmesinden doğacak sonuç ancak demokrasinin iyileştirilmesini sonuçlar. Onun mülahazat hanesine kayıt geçer. Eğer İslamî bir ortamın oluşturulması amaçlanıyorsa, bu, İslam'ın öngördüğü yöntemle gerçekleştirilebilir. Demokrasinin kolaylıklarından yararlanarak ulaşılabilecek her sonuç demokrasinin mülahazat hanesine bir artı olarak kaydolur. Buradaki inceliğin kavranmasını önemle ve özellikle talep ediyorum.

Cenevre'de Rusya ve ABD'nin anlaşacağı bir çözümün çıkmasını beklemek beyhude olur. Ancak tüm tarafların pozisyonlarını yeniden gözden geçirmeleri gereken bir yol haritasının işaretleri belirebilir. Bu durumun işaretleri epeydir verildi; her ne kadar Suriye üst perdeden konuşup esip gürlese de kirli savaşın tarafı, muhatabı ve en büyük faili durumunda.

Rasim Özdenören, Gezi olaylarıyla ilgili Mazlum-Der'in de imzacısı olduğu bir bildiriyi eleştirdiği yazısında, önemli bir de tesbitte bulundu: "Hükümeti teşkil eden kişilerin münferit olarak Müslüman olmasıyla hükümetin İslam hükümeti olup olmadığı hususu feci şekilde birbirine karıştırılmaktadır. Bu hükümet İslamî bir yönetimin hükümeti değildir. Bu hükümet fiilen ve hukuken 1982 Anayasası'nın öngördüğü hükümlere göre kurulmuş bir hükümettir. Binaenaleyh ondan Müslümanın ahlakını yansıtan davranışlar beklemek tipik bir yanlış bilinç vakasıdır."

Diyarbakır'da Ofis semtinde bir araya gelen Müslümanlar okudukları bildiride Baas zulmünü lanetlerken emperyalist müdahaleye karşı da çık tavır koydular: ABD-NATO-Batı dünyasının "insancıl" güçleri, Suriye için hiç de acele etmiyorlar, kendi istedikleri noktaya gelinmesi için konunun kendi kontrollerinde iyice olgunlaşmasını ve sahneye bir "kurtarıcı" olarak fırlayabilecekleri ânı beklemekteler.
Makaleler
Hava Durumu