
"Ecel" Arama Sonuçları

Zalimlerimiz, katillerimiz belli iken birbirimizin zalimi ve katili olmayalım. Zalim ve katillere karşı savaşırken yanlış siyasi hareketlerle, söylemlerle kendi zalim ve katillerimiz büyütmeyelim. Birbirimizi şeytanlaştırarak şeytanla mücadele ettiğimizi zan etmekten vazgeçelim.

İslam sadece beş vakit namazı -o da bütün siyasi niteliğinden soyutlanmış olarak- ikame etmek, ölülerimizi merasimle defnetmek ve kandil gecelerini ‘ihya etmek’ için indirilmiş bir din değildir. İslam dünyaya nizam vermek için indirilmiştir. İslam'ın savaşı büyük bir savaştır.

Kur'an, kadim cahiliye kültürlerinin ortak özelliği olan "mübarek gün ve geceler dini" anlayışını ortadan kaldırıp, tüm gün ve gecelerin Allah'a ibadet/itaat üzere yaşanması, dolayısıyla tüm gün ve gecelerin mübarek kılınması için inzal edilmiştir.

Belçika’nın başkenti Brüksel’de otelinin kapılarını evsizlere açan 68 yaşındaki Faslı Ahmed bin Abdurrahman, geceleri de şahsi aracıyla muhtaçlara ekmek dağıtarak İslam’ın gereğini yaptığını söylüyor.

Günümüzde tarihselcilik, evrenselcilik (mealcilik) gibi modern algı ve tahrifat biçimleri ve rölativizm/görecelilik gibi post-modern algı ve tahrifat biçimlerinin, tam olarak Kur’an mesajı karşısındaki modern ve post-modern gürültüler ve “Bundan başka bir Kur'an getir veya onu değiştir” teklifine tekabül eden saptırma girişimleri olduğunu görmek zor değildir.

"Dr. Mecdi Hilali Mısırlı bir İslam davetçisi. Üstada göre davet, imanı ıslah gayretleri üzerine kurulmalıdır. İmansız veya zayıf imanlı kimselere yapılacak çağrılar ve teklifler mâkes bulmayacaktır."

Annelerini ve ağabeylerini Şam’da patlayan yüzlerce bombadan birinde kaybeden Ralia ve Rahaf kardeşler, mülteci olarak geldikleri kamptan kaçıp Lübnan sokaklarında yaşamaya çalışıyorlar. Ancak burada hava geceleri oldukça soğuk oluyor.

Tabii ki bununla birlikte koca bir ömrü amel-i salihle doldurmak hiç de kolay bir iş değildir. Ancak dünya hayatında rahmet-i ilâhinin tecellisi olan bazı anlar vardır ki kulun bu anlarda yalnızca hareketsiz kalarak dahi ecir ve sevaba nâiliyet kazanabilmesi mümkündür. İşte şimdi bu yazıda çetin dünya imtihanını kolaylaştıran o kıymetli anlardan bahsedeceğiz.

“Regaib Kandili” ve bu formda üretilmiş olan diğer özel gün ve geceler inanış ve pratikleri, bir merasim dini değil hayat dini olan, hayatın içinden konuşan ve hayatın bütününe hitap eden İslam’a ait olmadığı bilinmesine rağmen pragmatist mülahazalarla savunulmakta ve sürdürülmektedir. Söz konusu özel gün ve gecelerin, toplumların İslam’la bağ kurmasına vesile olduğu, insanların bu vesilelerle unuttukları bazı değerleri hatırladıkları gibi gerekçelerle, Kur’ani ve Nebevi bir referanstan yoksun olan bu gelenekler muhafaza edilmektedir.

Kalem-Der'in "Bizi Dirilten Ayetler" konulu sohbetlerinde Ahmed Kalkan, Nisa suresi 95. ayet çerçevesinde “Allah Yolunda Cihan Edenlerin Üstün Dereceleri” konusu anlattı.

Âlemlere rahmet olan Rasulullah'ın anılması ve anlaşılmasına yönelik programlar düzenlenmesi tabii ki çok güzeldir, gereklidir. Lakin bunun "mübarek gün ve geceler" ihdas edilerek, bir ritüele dönüştürülerek yapılması yanlıştır, dine ekleme yapmaktır.

Geçtiğimiz Pazar günü Kalemderin konuğu İslam ve Hayat sitesi editörü yazar Şükrü Hüseyinoğlu'ydu. Hüseyinoğlu, Kur'an'a modernist yaklaşımlar üst başlığıyla Tarihselcilik, Tarihüstücülük (Mealcilik), Görecelilik gibi modern sapmaları gündeme taşıdı.

Venhar Cumartesi sohbetlerinin geçtiğimiz cumartesi günkü konuşmacısı, Abdi Keçeli idi... Keçeli, Allah Rasulü'nün hayatı'nda özellikle dikkat çekmek istediği dönüm noktaları üzerinde durdu

“ İman eden, hicret eden ve Allah yolunda mallarıyla, canlarıyla cihad eden kimselere Allah katında en büyük dereceler vardır. İşte kurtulanlar onlardır.” (Tevbe:20)

Ölüm Bir Son Değil; Başlangıçtır, Köprüdür. Ölümü, yok oluş, bitiş ve neticesiz olarak gören insan, hayatın mânâsından da uzaktır. Onun için hayat, tesadüfler oyuncağıdır, kabir karanlıklara açılan bir kapı, ecel bütün sevdiklerinden bir daha kavuşmamak üzere bir ayrılıştır. Bunun için âhirete inanmayan kimsenin ruhu acı ve ıstırap içindedir; dehşet ve vahşet içindedir, mânen kıvranmaktadır. Böyle bir insana hangi şey teselli verebilir? Cansız ve şuursuz cisimlerin bir zerresi bile kaybolmaz iken ve dağılan yıldızların atomlarından yeniden bir başka yıldız yaratılırken; büyük emânete tâlip, yeryüzünün efendisi/halîfesi insanın ölümden sonra bir avuç toprak olacağını düşünmek, insafsızlık olsa gerek. O, ölümünün ardından, sahip olduğu nimetlerden, yüklendiği emânetten hesaba çekilecek, mükâfat veya ceza için Cennet ya da Cehenneme gönderilecektir.

Venhar Cumartesi Seminerlerinde bu hafta Abdi Keçeli, Hak ve Batıl kavramlarını ele aldı. Programın videosunu dikkatlerinize sunuyoruz:

Venhar Cumartesi Seminerlerinde bu hafta 19:00'da, Abdi Keçeli 'Hak ve Batıl' konu başlığı ile Venhar Kur'an Evi'nde bizlerle olacak. Kayseri'de yaşıyorsanız ailecek davetlisiniz.
Makaleler
Hava Durumu