
"mu" Arama Sonuçları

Ankara Filistin Dayanışma Platformu (ANFİDAP) ve Anadolu sivil toplum kuruluşlarının çağrısıyla yüz bini aşkın insan Gazze için yürüdü.

Filistin'e Yürüyüş Platformu ve Now Over Organization, Gazze’de işgal saldırısında şehit edilen gazeteci Enes Cemal eş-Şerif ve beş gazeteci arkadaşını anmak için ABD Büyükelçiliği önünde basın açıklaması yaptı.

Bugün küresel bir mücadele ve ayrışma sahası haline gelen Gazze sahasında Hüseyin (r.a.) ve sâdık yârenleri de sahadadır, Muaviye b. Süfyanlar, Yezid b. Muaviyeler, Ubeydullah b. Ziyadlar da sahadadır, Ömer b. Sadlar da, Kufeliler de… En çok göze batanlar da, kalpleriyle izzet timsali Gazze halkı ve direnişinin yanında, lakin kılıçlarıyla Amerikan emperyalizmi ve onun bölgemizdeki, arz-ı mukaddesteki işgal aparatı siyonizmden yana olanlar ile, kalpleri ve dilleri Gazzelilerden yana olmakla birlikte, fiiliyatta dünyevi endişe, korku ve beklentiler sebebiyle onları çağın Firavunlarıyla, Yezidleriyle başbaşa bırakan Kufelilerdir.

Filistin'e Yürüyüş Platformu, Türkiye dahil bölge ülkelerinin de imza koydukları ve Filistin halkı ve direnişine "1967 sınırları çerçevesinde iki devletli çözüm" adı altında siyonist işgali meşrulaştırma dayatmasında bulunan "New York Deklerasyonu"na dair bir basın açıklamasında bulundu. Açıklamada, "Filistin meselesine çözüm diye ortaya konulan bu yaklaşım, tamamen bir gasp ve işgal varlığı olan siyonist çetenin meşrulaştırılması ve Doğu Kudüs dahil Filistin’in 4’te 3’ünün bu işgal çetesine peşkeş çekilmesi anlamına gelmektedir" ifadelerine yer verildi.

Söz konusu çevrelerin 15 Temmuz okumalarının da iktidarla aynı düzlemde olması da bu açıdan şaşırtıcı değil. 15 Temmuz me'şum darbe girişiminin bastırılmasını sanki bâtıl zail hakkın hakim kılındığı İslam'ın zaferi olarak dillendirebiliyorlar ve bunu yaparken de maalesef Allah'tan hiç korkmuyorlar.

ABD İstanbul Konsolosluğu önünde Filistin'e Yürüyüş Platformu tarafından gerçekleştirilen şeytan taşlama eyleminde okunan basın açıklaması...

Filistin'e Yürüyüş Platformu, ABD İstanbul Konsolosluğu önünde şeytan taşlama eylemi gerçekleştirdi. Eylemde bir konuşma yapan editörümüz Şükrü Hüseyinoğlu "ABD'ye düşman olmayan, insan olamaz" vurgusu yaptı.

Hüseyin (r.a.) sadakati, Muaviye ve onun Ümmetin başına bela ettiği fâsık oğlu Yezid ihaneti temsil ederler. Hüseyin (r.a.) kevsere, Muaviye ve Yezid ise ebter olmaya talip olmuşlardır.

Cuma sohbeti: Allah'a İnanmak Fakat O Yokmuş Gibi Yaşamak I Hasan Çelenk I Kur'an Nesli İlim Merkezi

Faruk Köse: Videoda iki sorunun cevabını araştırıyorum: 1- İsrail-İran savaşı danışıklı dövüş veya tiyatro mu? 2- Sünni Müslümanlar İsrail’e karşı İran desteklemeli mi? Ayrıca bu kapsama giren başka hususları da derinlemesine ele alıyorum.

Ankara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İhsan Toker, 14 Haziran’da İktibas Dergisi’nde katıldığı programda, muhafazakârlaşmanın İslam ve Müslümanlar ile ilişkisine dair kapsamlı değerlendirmelerde bulundu. Toker, Müslümanların muhafazakârlaştırılmasının büyük bir sorun olduğunu söyledi. Prof. Toker’in konuşmasının tamamı:

İİT Dışişleri Bakanları Toplantısı önünde Filistin'e Yürüyüş Platformu'nun gerçekleştirdiği "İşbirlikçiliği Telin Eylemi"nde editörümüz Şükrü Hüseyinoğlu'nun konuşması...

ESMA DERSLERİ 5 Mulûkiyyet, Ulûhiyyet, Rubûbiyyet, Ubûdiyyet | Şükrü Hüseyinoğlu I Kur'an Nesli İlim Merkezi

Siyonist varlık ve arkasındaki büyük Şeytan Amerika ile birlikte, vadedildiğine inandıkları hedefleri için saldırıyorlar. Müslümanlar da, kendilerine vadedilen kurtuluş için vahdeti kuşanmaları gerekmektedir. Aksi halde parçalanıp yutulacaklardır. Bu ilahi bir fırsattır. Düşmana darbe indirmek için bulunmaz bir zamandır. Böyle bir an kaç asır da bir gelir bilinmez. Elimizi çabuk tutup kafire galebe çalmamız boynumuza farzdır.

Ekim 2023'ten bu yana Gazzeli Müslümanları barbarca katletmeye devam eden siyonazi çetesi, değişen konjonktür sayesinde Avrupa tarafından ‘soykırımcı’ olarak tanınacak. Siyonist rejimi öfkelendirecek adımın nedeni ise, işgal rejiminin Avrupa’yı dışlayıp ABD’ye yaklaşan tutumu.

İktibas Dergisi’nin Haziran sayısı, Suriye’deki dönüşümü merkeze alan bir kapakla çıktı. ABD, Suudi Arabistan ve Türkiye ekseninde yeniden şekillenen Suriye’ye atıf yapılan yeni sayıda, aslında ortaya çıkan durumun şaşırtıcı olmadığı belirtiliyor.

İşte bu noktada “gidenin yerine neyin geleceği” sorusu Suriye açısından da karşımıza çıkmaktadır. Görebildiğimiz kadarıyla, muhtemel Baas sonrası döneme ait iki yaklaşım öne çıkmaktadır: “Özgür Suriye” vizyonu ve “İslami Suriye” vizyonu.

ABD’nin stratejik ortağı, NATO’nun en kavî üyesi, platonik aşkla bağlı olduğu Avrupa Birliği’ne tam üyelik ülküsünden geri adım atmayan, 7 Ekim vakası yaşanmasaydı katil Netanyahu’yu Ankara’ya getirtecek kadar İsrail’le normalleşme sürecini işleten (daha önce de terör devletinin Cumhurbaşkanını davet etmiş ve en görkemli devlet töreniyle karşılamış), 2000 yıldır yapılamayan bir ‘işi’ yapan Türkiye’nin Suriye’yi nereye, kime aldığı anlaşılmıyor mu?
Makaleler
Hava Durumu