B�nyamin ZERAN

29 Mart 2025

MEHMET KANTAR'IN ARDINDAN

O yürüyor ve çöllerin büyüdü�ünü görüyordu. Vahalar bulmak ve gölgesinde serinleyece�i a�açlar� aramaktayd�. Her daim dü�ünceli, yüzünden kederin ve tebessümün ayn� anda gezindi�ini görebilirdiniz. Ruhu bedeninden ta�makta ve kab�na s��mamaktayd�. Bir �eyler olmal�yd� ya da olmaya giden yollar bulunmal�yd�. Nerede oldu�u, kiminle oldu�unun da önemi yoktu. Çünkü yolun kendisi as�l oland�. Ortak bir kelimede uzla�mak ve o kelimenin gere�ini yapmak gerekti. �nsanlar�n “önce refik sonra yol” sözlerinin aksine yolun önemini ön plana ç�karan biriydi. Yol yol olmazsa refik ne yapacakt�! Önce ç�k�lacak yolun kendisi ve bu yolun insan� nereye çekece�i önemli de�il miydi? Oturup tefekkür eder sonras�nda gördü�ü herkese, oturdu�u herkese yolu anlatman�n derdine dü�erdi. Kimi dinlemekten s�k�l�r ama o anlatmaktan s�k�lmazd�. Allah’a kar�� bir mazeretim kalmas�nd� derdi.

Y�llar ona çok �ey katt��� gibi çok �eyi de al�p götürmü�tü. Saçlar�na ya�an karlar onun �ahidiydi. Att��� her ad�m� Allah’� raz� etmek için atmaya gayret ederdi. Dili keskindi ama gönlü yumu�akt�. Biraz konu�san a�lamaya her an haz�r bir kalbi ve ya�lar� kalbinize sunacak göz p�narlar� görevine haz�rd�. Küfrün olanca h�z�yla insanl��a aband��� bir zamanda neslini ve nesilleri bu kirlilikten nas�l azade ederim diye ç�rp�n�p durmaktayd�. Görüyordu, çöller büyümekte vahalar ise azalmaktayd�.

,

Nice �ehirler gezmi�, nice insanlarla hasbihal etmi� ve ortak bir kelimede bir araya gelerek bir yol üzere olmaya gayret etmi�ti. Anla��labilmi� miydi yoksa anla��lamam�� m�yd� kendisi de ço�u zaman ay�rd�na varamamaktayd�. Çünkü insan�n içinde anla��lmay� bekleyen kocaman bir duygu vard�. Bazen bir �ey onu müthi� bir ümide sevk ederdi. O an gözleri parlar, heyecan�n� farketmemeniz imkans�zd�. Bazen dallar� k�r�lm�� görürdünüz. “Hani karde�lik, böyle mi olmas� gerekiyor” dedi�i anlar� hüzünle dinlerdiniz. Ama günün sonunda o derdini anlatacak yollar bulmakla geçirirdi. Bilirdi ki insan derdiyle insand�r. Derdi onu kemale erdirir. Onun derdi de azg�n bir küfür ortam�nda “ben Müslüman�m” demekten ba�ka bir �ey de�ildi.

Ben Müslüman�m demek onun için simsiyah bir tablonun içinde bembeyaz bir nokta olmakt�. Küfrün, endüstriyel bir objeye dönü�türmeye çabalad��� insan kitlesinden olmad���n� ve olmayaca��n� ilan etmek demekti. O küfre ya�am� boyunca hiç teslim olmad�. Küfrün herhangi bir hilesine aldanmad� ve ya�am�n� inand��� hakikat üzere kurmaya gayret etti. Yanl��lar� elbette oldu çünkü insan olman�n bir gere�i ve sonucu olarak mümkündü bunlar. Fakat yanl���nda �srarc� asla olmad�. Yerine göre özür dilemesini bilecek kadar mütevazi bir insan olmay� da hiç terketmedi. Elinden dü�ürmedi�i Kur’an ve onu anlamaya gayret etmek için sürekli notlar tuttu�u kalemle kendisinden sonrakilere b�rakacak bir miras pe�indeydi. Geriye kitaplar�, kalemi ve zaman� gösteren saati kald�.

Zaman kendisi için dursa da geride kalanlara “bak�n sizin zaman�n�zda tükeniyor fark�nda m�s�n�z” diyordu. Geride kalanlar kendi imtihanlar�na elbette devam etmekteydiler. Ama fark�nda olarak ama baz� �eyleri çabuk unutarak. O kendi nesli için de Allah’�n raz� olaca��ndan ba�kas�na talip de�ildi. Çocuklar�n�n ya�amlar�ndan tutun da evliliklerinde dahi arad��� tek �ey bu idi. Ne o�lunu evlendirirken ne de k�zlar�n� gelin ederken dünyal�k bir talebi olmad�. Zira biliyordu ki dünyada olan burada kalacak ve Allah’�n kat�na salih amellerden ba�kas� yükselmeyecek. �stedi�i gibi de oldu. Çocuklar� Allah’�n raz� olaca�� bir evlilik akdi yapt�lar. Ölürken gözleri aç�k gitmemek böyle olsa gerek. Y�llarca verilmi� bir mücadelenin ard�ndan Rabbinin ona lütfetti�i �eylerin en önemlisi belki de neslinin onun yolunu tercih etmesiydi.

Mahzundu, mahzun ya�ad� ve derdiyle dertlenecek dostlar arad�. Buldu�u oldu, buldu�unu kaybetti�i zamanlar oldu. Y�lmad�, b�kmad� ve kendisine veli olacak aray��lar�na hiç ara vermedi. Ve ölüm ans�z�n yakalad� onu. Yolunu sap�tmadan, s�rat� müstakimden ayr�lmadan ve onu derdi üzereyken yakalad� ölüm. Elbet gelecekti bir gün ölüm hepimiz bilmekteydik. Ama daha söylenecek sözümüz, içilecek çay�m�z, kar��l�kl� gülecek anlar�m�z, an�lar�m�z olacakt�. Olmad� ve ölüm son sözü söyledi aram�zda. Sessizce diyemeyece�im büyük bir gürültüyle ayr�l�verdi aram�zdan. �nsan ölünce geride b�rakt��� bo�luktan bilinirmi�. Ölünce anlad�m. �lla ölünce mi anlamak gerekiyordu bilemiyorum. Ama ölümüyle bile çok �eyi ö�retmesini bildi. Ülkenin dört bir yan�ndan cenazesine kat�lmak için insanlar ak�n ak�n geldi. Ve cenaze namaz�nda saf tuttu. Ama o isterdi ki sadece bir cenaze namaz� k�l�ml�k bir araya gelmeyelim. Küfrün amans�zca sald�rd��� �u modern zamanlarda hep bir arada mücadele etmeyi, birbirimize tutunmay�, karde� olmay� ve karde� kalmay� becerebilelim.

�nsanl���n içinde çöller büyümekteydi görüyordu ve hüzün onu terketmiyordu. Veyl olsun içinde çölleri büyütenlere ve toplumun vahalar�n� yok edenlere. O, dünyada �slam’�n ye�ermesi, çöllerin küçülmesi için mücadele etti. Bir ömür �ahitli�e adand� ve �ahit olarak rabbine kavu�tu. Geride rabbiyle bulu�aca�� zaman� bekleyen bir avuç dostu kald�. Ölüm ona ne güzel yak��t�. Rahmet olsun.