12-08-2015 18:19

Kur�an meali ihtiya�, ancak as�ldan kopulmamal�

Kur�an mealleri hangi i�levi g�r�yor? Kur�an meali okuyucusu nelere dikkat etmeli? Kur�an ve anlam� �zerine yapt��� �al��malar�yla tan�d���m�z ��kr� H�seyino�lu ile Fatih Pala g�r��t�.

Kur�an meali ihtiya�, ancak as�ldan kopulmamal�

Kur’an ve anlam� �zerine yapt��� �al��malar�yla tan�d���m�z ve ayn� zamanda �stanbul'da faaliyet g�steren Kur'an Nesli K�lt�r Merkezi'nin ba�kan� olan yazar ��kr� H�seyino�lu ile, son d�nemde say�lar� �l��s�z �ekilde artan Kur’an mealleri konusunda bir s�yle�i ger�ekle�tirdik. Kur’an mealleri hangi i�levi g�r�yor, insanlar�n okumak i�in meal bulmakta zorlan�ld��� bir d�nemden adeta meal enflasyonu ya�anan bir s�rece nas�l gelindi? Arap�a bilmeyen M�sl�manlar i�in Kur’an­� Kerim’le irtibat�n ilk basama�� olan Kur’an meali okuyucusu nelere dikkat etmeli? Bu ve benzeri sorular�n cevab�n� arad���m�z s�yle�iyi dikkatlerinize sunuyoruz.

Bir d�nem T�rkiye’de Kur’an meali konusunda bir tutuculuk s�z konusu iken, �imdilerde ise adeta bir meal enflasyonuyla kar�� kar��yay�z. Ni�in bu konuda mutedil bir noktada duramad�k?

Evet, bahsetti�iniz �zere T�rkiye’de toplumun Kur’an mesaj�na y�nelmesi, Y�ce Allah’�n kitab�yla bizatihi muhatap olmas� konusunda onlarca y�l mesafeli ve hatta yer yer engelleyici bir atmosfer ya�and�. Gazetecilik yapt���m d�nemde Vak�f Guraba Hastanesi Ba�hekimi Asaf Ataseven Hoca ile bir r�portaj ger�ekle�tirmi�tim. Hoca 1950’li y�llarda Cerrahpa�a’daki ��rencilik y�llar�ndan da s�z etmi�, t�m �stanbul �niversitesi ��rencileri i�erisinde topu topu 6 ki�inin namaz k�ld��� anekdotunu aktarm��t�. �stanbul’da okumak i�in Kur’an meali bulamad�klar�n�, ancak 60’l� y�llarda Hasan Basri �antay meali ��kt���nda kitap��ya ko�up ald�klar�n� ve Kur’an’�n anlam�yla ancak o zaman hemhal olabildiklerini dile getirmi�ti. Sonraki y�llarda hamdolsun bu konuda g�zel geli�meler oldu, bir�ok Kur’an meali telif edilip ne�redildi. �nceleri Kur’an meali okunmas�na s�cak bakmayan bir�ok �evre, sonradan bizzat kendileri Kur’an meali yay�nlad� ve insanlar� bu konuda te�vik etmeye ba�lad�.

G�zel oldu�u kadar gerekli ve dahas� ge� kal�nm�� bir geli�me oldu bu. De�il mi ki bu topraklarda 100 y�l �ncesinde yan�k bir y�rek “�bret olmaz bize, her g�n okuruz ezber de!/ Yoksa bir maksad aranmaz m� bu ayetlerde?/ Lafz� muhkem yal�n�z, anla��lan, Kur’an’�n: ��nk� kayd�nda de�il, hi� birimiz manan�n./ Ya a�ar Nazm­� Celil’in, bakar�z yapra��na; Yahud �fler ge�eriz bir �l�n�n topra��na./ �nmemi�tir hele Kur’an, bunu hakk�yle bilin./ Ne mezarl�kta okunmak, ne de fal bakmak i�in.” diye hayk�rm��t�. Kur’an �airi Mehmed Akif’in bu feryad� ne yaz�k ki �ok ge� makes buldu. Kur’an’�n bir sevap makinas� olsun diye de�il hayat k�lavuzu olsun diye inzal buyruldu�u anla��l�p dile getirilmeye ve bunun gere�i olarak da Arap�a bilmeyen M�sl�manlar�n onun mesajlar�yla bulu�abilmeleri i�in �eviriler yap�l�p ne�redilmeye ba�land�.

�pin ucu ka��r�lmasayd� ke�ke diyesi geliyor insan�n. Siz ne dersiniz?

Maalesef ayn� yak�nmay� yapmak zorunday�m ben de. 60’l� y�llardan 2000’li y�llar�n ba��na kadar �e�itli mealler telif edilip yay�nland� ve bu mealler, temelde lafz� esas alan ve okuyucuyu m�mk�n oldu�unca Kur’an’�n yal�n anlam�yla ba� ba�a b�rakmay� ama�layan meallerdi. Ki mealden h�s�l olmas� beklenen maksat ve i�lev de bu idi, bu olmal�yd�. Fakat 2000’li y�llardan sonra bir meal­tefsir formu furyas� ba�lad� ki, k�r�lma da tam burada ya�and� diye d���n�yorum. Zira burada iki ayr� form, iki ayr� mefhumun bir araya getirilmesiyle Kur’an �evirilerinde �evirmenin yorum alan�n�n alabildi�ine geni�lemesi s�z konusu oldu. “Y�ce Allah’�n ne dedi�i” sorusundan yola ��k�p, m�mk�n oldu�unca l�fz� �eviri yoluyla yal�n �ekilde bunu ortaya koymaya �al��an meallerin yerini, asl�nda tamamen tefsir mefhumunun alan�n� olu�turan “Y�ce Allah’�n ne demek istedi�i” sorusunun kar��l��� olan “maksat” eksenli yorumlar� �ne ��karan ­t�rnak i�inde s�ylemek isterim­ “mealler” ald�. Meal �al��malar� i�in do�ru olan laf�zmana­maksat s�ralamas� yerine, maksat ve mana mefhumlar� �ne ��kar�ld�. B�ylece Kur’an laf�zlar�n�n belirleyicili�i ve ba�lay�c�l��� ba��ndan azade olarak ayetlere kar��l�k vermenin �n� a��ld�. T�m meal­tefsir �al��malar�nda bunun yap�ld���n� iddia etmiyorum tabii ki, ancak bu formun maalesef Kur’an�­ Nebev� �er�eveyi zorlayan, hatta bu �er�eveyi ta�an �al��malara kap� aralad���n� ifade etmek gerekir.

Yap�lmas� gereken nedir sizce?

Kur’an’�n anla��lmas�nda “laf�z­mana­maksat” b�t�nl���n�n g�zetilmesi ve bu mefhumlar�n do�ru konumland�r�lmas�n�n �ok �nemli oldu�unu s�yleyebilirim. Subjektif davranman�n daha m�mk�n oldu�u mana ve maksat �ncelikli �eviriler, meal okuyucusunun Kur’an laf�zlar�na m�mk�n oldu�unca birebir muhatap olma gayesine ayk�r�d�r. Meal yazar�, mana ve maksat �ncelikli bir �eviriye y�nelerek laf�zlara neticede kendi yorumuna uygun anlamlar giydirmek yerine, �ncelikle laf�zlar�n kar��l�klar�n� esas alan ve m�mk�n oldu�unca yorumdan ba��ms�z olarak bu kar��l�klar� vermeye �al��an bir konumda olmal�d�r. Bir meal okuyucusu, eline ald��� meal arac�l���yla Kur’an laf�zlar�n�n objektif �evirilerine muhatap olmal� ve bu laf�zlar� mana ve maksat �er�evesinde anlama �abas�nda Kur’an b�t�nl���yle ba� ba�a b�rak�lmal�d�r. Mealle tefsirin tamamen ayr� kategoriler oldu�u ger�e�i dikkate al�narak, ya ayr� eserlerde ya da ayn� eserde yer verilse bile meal k�sm�yla tefsir k�sm� birbirinden ayr� olarak verilmelidir.

S�yle�inin ba��nda meal konusunda ipin ucunun ka�mas�ndan s�z etmi�tik. Yeni ��kan bir mealde Kur’an’da Allah ve Rasul�’yle sava�mak olarak nitelenen faizin bile me�rula�t�r�lmaya �al���ld���na tan�k olduk. Ne dersiniz?

Asl�nda bu durum kar��s�nda “pes” demek laz�m; ancak ya�ma yok, sapman�n bu kadar�na pes desek de, hakk� savunma konusunda “pes etmek” yok in�allah. Luther ve Calvin'in H�ristiyan d�nyas�nda kapitalistle�me s�recinde g�rd��� rol�n benzerini, bug�n �slam co�rafyas�nda kimi modernist yakla��m sahipleri bu t�r �al��malar �zerinden yerine getirmeye, �slam'�n temel h�k�mlerini belirsizle�tirerek, �slam’� piyasan�n ihtiya�lar�na g�re yorumlamaya kalk��arak, tekelci­ya�mac� kapitalizme alan a�maya �al���yorlar. Ayetleri ba�lam�ndan, Kur'an'�n b�t�nc�l mesaj ve maksad�ndan ve Allah Rasul�’n�n prati�inden kopar�p salt laf�zlar �zerinden indi yorum yapma �zg�rl���ne kavu�unca, her t�rl� indi yorumu yapmak m�mk�n oluyor i�te. S�z konusu mealde faizin haraml��� konusunda yap�lan aynen bu.

Kur’an� b�t�nl�k konusunu a�man�z m�mk�n m�?

S�z konusu etti�imiz �eviride yazar, Kur'an'�n, servetin tekelle�mesini men eden, buna kar��n servetin tabana yay�lmas�n� emr ve te�vik eden temel iktisadi �izgisini, bor�lanma ve bor� veren ve alan�n g�zetmesi gereken birbirine yard�mc� olma, birbirini s�k��t�rmama, gerekti�inde ba���lama (Bkz. Bakara 280) gibi bor� ahlak�yla ilgili h�k�mleri bile de�il, sadece t�m Kur'an� ba�lardan azade olarak yorumlad��� 275. ayetten bir �nceki ayeti, 274. ayeti dikkate alsayd� b�yle bir cinayet i�leyebilir miydi? Mallar�n� gece g�nd�z, gizli ve a��k olarak Allah yolunda harcayanlar� m�jdeleyen Kur'an� beyan�n hemen sonras�nda faizin her t�rl�s�n� yasaklayan 275. ayetin h�km�n� tefecilikle s�n�rlamak ve tekelci, ya�mac� kapitalizmin ana enstr�man�, banka faizini aklamaya �al��mak cehalet ve dalaletin b�y���d�r. Kapitalist piyasan�n in�a etti�i zihinle Kur'an anla��lmaz, hele terc�me hi� edilmez, edilemez.

Peki, Kur’an’� nas�l anlayaca��z?

Kur’an'� anlaman�n iki yolu bulunmaktad�r: Kur'an'�n dili olan Arap�a’y� bilmek veya Kur’an �evirilerine ve tefsirlerine ba�vurmak. Arap�a bilmeyenlerin, Kur'an'�n mesajlar�na muttali olabilmek i�in Kur’an’� inzal oldu�u dilden anlayan ve anlad���n� bir ba�ka dilde ifade edebilme yetisi bulunan ki�iler taraf�ndan yap�lan Kur'an �evirilerine ba�vurmalar� ka��n�lmaz bir zorunluluktur. Bu zorunluluk sebebiyledir ki bug�ne kadar bir�ok dilde Kur'an �evirileri yap�lm�� ve yay�nlanm��t�r. T�rk�ede de say�lar� son d�nemde giderek artan onlarca Kur'an �evirisi vard�r.

Evrensel Rabban� mesaj�n ta��y�c�s� olan Kur’an’� anlamak ve ondaki h�k�mlerin gere�ini yerine getirmek t�m m�’minler i�in mutlak bir y�k�ml�l�k oldu�u i�indir ki, Kur’an ayetlerinin ba�ka dillere �evrilmesi faaliyeti hen�z Allah Rasul� (s.a.v.) d�neminde ba�lam��t�r. �ranl� sahabi Selman Farisi'nin, Allah Rasul�’n�n onay�yla Fatiha S�resi'ni Fars�aya �evirmesi ve Allah Rasul�’n�n d�vet mektuplar�nda yer alan ayet­i kerimelerin d�vetin muhataplar�n�n diliyle ifade edilmesi, ilk �eviri faaliyetleri olarak nitelendirilebilir. Kur'an �evirilerine, “bir dilden ba�ka bir dile motamot �eviri” anlam�ndaki terc�me yerine, “mana bak�m�ndan harfi harfine olmayarak, kelimesi kelimesine olmayan, kelimenin tam tam�na de�il de, sonu� itibariyle ifade etti�i anlam” kar��l���ndaki meal isminin verildi�ini biliyoruz. Dolay�s�yla mealler terc�me yerine ge�mese de, tefsir gibi yoruma dayal� �al��malar da de�ildir, olmamal�d�r. Meallerden beklenen, okuyucuyu m�mk�n oldu�unca Kur'an'daki laf�zlar�n yal�n anlamlar�yla kar�� kar��ya b�rakmakt�r.

Kur’an meali okuyucusuna tavsiyeleriniz nelerdir?

�ncelikle herhangi bir Kur'an �evirisinin, b�t�n konularda Kur'an'�n tam kar��l���n� vermesinin beklenemeyece�ini bilmek gerekir. Bunun i�in Kur'an mealleri mutlaka kar��la�t�rmal� olarak okunmal�. Bunun yan�nda gerekti�inde kavram ve l�gat kaynaklar�na ba�vurulmal�d�r. K�sacas� Kur'an meali okuyucusu pasif de�il, aktif bir okuyucu olmal�d�r. Meal okuyucusunun, Kur’an’�n orijinal metninden kopmamas�, m�mk�n oldu�unca �nce Arap�a metni, sonra mealini okumas� �nemlidir. Ayr�ca Kur’an­� Kerim’in be�er �r�n� kitaplar gibi okunup bitirilip k�t�phaneye konulacak bir kitap olmad���n�, onun bize her an yeni �eyler s�yleyen, mesajlar� yepyeni, dipdiri bir zikir oldu�unu, hayat�n her an ve alan�na hitap eden bir k�lavuz oldu�unu, zamanlar ve zeminler �st�, b�t�l� imha, hakk� in�a edici bir mesaj oldu�unu bilmeli ve onunla irtibat�m�z� daima diri tutmal�y�z.

Kur’an meallerinin i�levi konusunda neler s�ylersiniz?

�lemlerin Rabbi Y�ce Allah’�n insanl��a son s�z� olan Kur'an’�n, bir rit�el kitab� olarak de�il hayat rehberi olarak inzal buyruldu�unu biliyoruz. Y�ce Rabbimiz, Kur’an’� "dirileri uyarmak”, hakla b�t�l�n aras�n� ay�rmak ve insanlara k�lavuz olmas� gayesiyle indirdi�ini beyan etmektedir. Kur'an, insanlar� karanl�klardan ayd�nl��a ��karmak �zere iman esaslar� ve bu esaslara dayal� ferdi ve ictima� h�k�mler ihtiva eden bir hayat k�lavuzu, bir hidayet rehberidir. Rabbimiz, insanlar ���t als�nlar ve hayatlar�n� onunla in�a edebilsinler diye Kur'an'� apa��k ve kolayla�t�r�lm�� k�ld���n� beyan etmektedir. Demek ki Kur'an'�n anla��lmas� bir se�enek de�il zarurettir. �ayet Kur'an bir yere as�ld���nda oray� muhafaza etmek, insanlar�n �zerine as�ld���nda onlar� tehlikelerden korumak gibi ama�larla indirilseydi, o takdirde anla��lmas� gerekmezdi. Fakat Kur'an, indirili� maksad�n� insanlara k�lavuzluk yapmak olarak belirtmektedir ve bu da ancak mesajlar�n�n anla��lmas�yla m�mk�n olacakt�r. Kur'an, belli bir toplumsal s�n�f� de�il, "Ey insanlar!" ve "Ey iman edenler!" hitaplar�yla genelde t�m insanlar�, �zelde ise t�m m�'minleri muhatap almaktad�r. Bu hitap da Kur'an'� anlamaya y�nelmenin her ferdin y�k�ml�l��� oldu�unu g�stermektedir.

Fatih PALA/D�nya Bizim

YORUMLAR
  • Hikmet Er�rk   03-12-2015 12:02

    �ncelikle g�zel bir r�portaj olmu�. Allah raz� olsun.bence bu meal �al��malar�nda �ekinceler kalkm��t�k ve meal yazacak olanlar �ok cesaretlenmi�lerdir. Kimin s�z�n� �evirdiklerini �eviri yapt�klar� �eyin ne oldu�unu bilin� boyutunda idrak etmeliler.Vebalinden korkmal�lar.�lerki y�llarda �yle g�r�l�yor ki hem metin hem mana y�n�nden tamamen de�i�mi� yeni mealler g�rece�iz.O y�zden Peygamberin dindeki yeri ve misyonu burada devreye giriyor.Sahih bilgilere dayal� islimi ge�mi�in miras�na sahip ��k�lmal� bu alanda dikkatli olunmal� diye d���n�yorum.