
"ERC" Arama Sonuçları

Kur’an mehcur bırakılınca, ister ifraten, ister tefrit olarak ekseninden kaydırılınca, başka ne bekliyorsunuz ki?! İbadetlerin arasındaki bağ kesilince ve yanlış yerlere bağlanınca onlardan beklenen murad ortaya çıkmıyor, hikmet tahakkuk etmiyor ve beklenen hasıla da gerçekleşmiyor. ‘Beklenen hasıla’ derken bunun kişinin lehine kaydedilecek sevap kısmı bir tarafa öncelikle ‘rıza-i ilahiyi’ celp etmek ve cemaat/toplum olarak istenen yönde, nefislerimizdekini değiştirerek (Rad/11) ve bahşedilen nimet asliyle muhafaza edilmiş olarak (Enfal/53), sırat-ı müstakim üzre olup kalmak kastımız malumunuzdur.

Gelin toplum olarak tercihlerimizi açıklıkla ve samimiyetle yapalım ve çok dinlilikten, çok kıblelilikten (dolayısıyla çok yüzlülükten) sakınalım... "İkisi bir arada", "üçü bir arada" gibi şeylerin kahve tercihleri için geçerli olacağını, lakin din tercihinde asla meşru olmadığını bilelim.

"İbrahim, Lana, Ella ve İlyas'tan her gün güç alıyorum. Onlar bana sorumluluğun gerçekte ne anlama geldiğini öğrettiler" diyor Hiba, "Kız kardeşimi beyaz bir kefene sarılmış halde görmeye dayanamadım. Defnedilmeden önce vedalaşma fırsatım bile olmadı" diye ekliyor.

BAE İstanbul Konsolosluğu önünde, işbirlikçi rejimleri telin amacıyla Filistin'e Yürüyüş Platformu tarafından gerçekleştirilen eylemde Şükrü Hüseyinoğlu, yazdığı Gazze şiirini okudu ve işbirlikçi yöneticilere nasihatta bulundu.

Bugün Filistin’de siyonist işgal rejiminin varlığı söz konusu ise, işgal 1948’den bugüne varlığını daha da genişletiyor ve İslam coğrafyasının merkezi bir bölgesi olan Filistin’de sürekli olarak hunharca katliamlar gerçekleştirebiliyor, 500 güne yaklaşan bir süredir de Gazze’de açık bir soykırım gerçekleştirebiliyorsa, tüm bunların temelinde, İngiliz emperyalizmi tarafından İslam coğrafyası için bir asır önce biçilmiş olan ulus, ulusal sınırlar ve ulus-devlet formatı yatmaktadır.

Filistin'e Yürüyüş Platformu, siyonazi çetesiyle devam eden kanlı ticareti telin etmek üzere inşallah bugün (6 Nisan Pazar) Saat: 15.00'da İstanbul Ambarlı Limanı önünde bir basın açıklaması gerçekleştirecek.

Filistin'e Yürüyüş Platformu'ndan bir grup duyarlı Müslüman, dün İstanbul'daki Mısır Konsolosluğu önünde "Refah Kapısı" eylemi gerçekleştirdi. Eylemde, Gazze'deki soykırım saldırılarının yanı sıra Gazzeli kardeşlerimizin mahkûm edildiği açlık ve susuzluk ambargosuna dikkat çekilerek, işbirlikçi Mısır rejimi telin edildi ve Refah Sınır Kapısı'nın açılması çağrısı yapıldı.

İnananların sayısı, tüm Rasuller ve Nebiler dönemlerinde tarih boyunca genelde azınlık olarak kalmıştır. Ancak Rabbimizin hiçbir buyruğunda kemiyeti, Allah’a ‘gönülden’ boyun eğen az sayıdaki kimselere tercih ettiğine dair bir delil yoktur.

Gazze’de ateşkesi bozarak yüzlerce Gazzeli Müslümanı şehid eden siyonist rejim ve ABD’ye karşı düzenlenen protesto gösterisi, ABD’nin Ankara Büyükelçiliği önünde yapıldı.

Şunu bilmeliyiz ki, bugün iftar sofrası adı altında donatılmakta olan ziyafet sofraları dünya süsüne talip olmaya karşılık gelmektedir. Kitab-ı Kerim’in bizden istediği ise; Allah'ı, Rasulü'nü ve âhiret yurdunu istemek, tercihlerimizi bu yönde yapmaktır.

İktibas Dergisi’nde Cumartesi günü katıldığı programda Durmuş, harf devriminden bugüne uzanan süreçte, Osmanlıdan gelen ve İslam’dan kök alan dilin, değiştirilen kelimelerle ortadan kaldırılmak istendiğini vurguladı.

Ramazan'a hazırlık yapıyor muyuz, sorusu çerçevesinde kısa bir değini ve nasihatleşme...

Şapka Kanunu’nun kabulünden bir buçuk yıl önce yayınlanan “Frenk Mukallidliği ve Şapka” adlı risalesinden dolayı İskilipli Âtıf Hoca’yı ve şapka dayatmasına karşı çıkan yüzlerce Müslümanı İstiklal Mahkemeleri’nde yargılayıp darağacına gönderen rejim, “laikleştirme politikasına dinsel meşruiyet kazandırmak” gayesiyle vücuda getirdiği Diyanet teşkilatı ve bu teşkilatın “din görevlileri” aracılığıyla da halkın muhayyilesinde şapkayı meşrulaştırmaya çalışmıştı.

Türkiye'deki Kur'ani/Tevhidi bilinçlenme sürecinin öncülerinden Ercümend Özkan ağabey, 24 Ocak 1995'te İslami çalışmalar için gittiği Adana'da kalp krizi geçirerek vefat etmişti. Kısacası nasıl yaşamışsa öyle de vefat etmişti, Allah yolunda koştururken. Rabbimiz ona rahmet etsin, şahitliğini makbul kılsın.

Bu anlamlardan yola çıkarak, devrimin İslam’ın “lâ”sına, inkılabın ise “illa”sına denk geldiğini söylememiz mümkün olsa gerektir. İnsanlık tarihinde “lâ” demiş ve fakat “illa”nın ifade ettiği dönüşüm ve inşayı gerçekleştiremediği için İslam’ın hidayetine hak kazanamamış nice fert veya toplumlar olagelmiştir.

İslami Direniş Hareketi (Hamas)’ın askeri kanadı durumundaki Kassam Tugayları, Gazze Şeridi’nin güneyinde, Han Yunus ve Refah’ta işgal güçlerine karşı verilen mücadele çerçevesinde iki tüneli patlatarak iki tankı imha ettiklerini ve bir askeri keskin nişancı ile vurduklarını açıkladı.

İzzeddin Kassam Tugayları, Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerinde ilerleyen Siyonist güçlere mücadelesini sürdürüyor. Direnişte şimdiye kadar yüzlerce düşman subayı ve askeri öldü, on binlercesi yaralandı ve yüzlerce araç tamamen veya kısmen imha edildi.
Makaleler
Hava Durumu