
"Bri" Arama Sonuçları

“Şimdiki tüm komploların” ve hatta ABD Başkanı seçilen Donald Trump’ın daha önce önerdiği “Yüzyılın Anlaşması”nın bile Mescid-i Aksa’yı Yahudilere teslim etmeyi amaçladığını belirten Mescid-i Aksa İmam Hatibi Şeyh İkrime Sabri, Filistin halkının kararlılığının, bir iman kararlılığı olduğunu söyledi.

Yeni Şafak yazarı Aydın Ünal, Suriyelilere yönelik tepkileri konu aldığı yazısında, eğer bu ülkeden birinin gitmesi gerekiyorsa sen git! Kibrini, ırkçılığını, faşistliğini, kararmış kalbini, karakterin olmuş kötülüğünü, pisliğini, sarhoşluğunu, çıplaklığını, din düşmanlığını, Müslüman düşmanlığını, ateizmini, şamanizmini, deizmini, sapkınlığını… al defol git diye yazdı.

Mescid-i Aksa İmam Hatibi Şeyh İkrime Sabri cuma hutbesinde, işgalci İsrail’in kısıtlamalarına rağmen Aksa’ya akın edenlerden övgüyle söz ederek, şu ifadeleri kullandı: “Bu mübarek yürüyüşünüz, Aksa’ya göz dikenlere onun bölünemeyeceği, sadece Müslümanlara ait olduğu, üzerinde pazarlık yapılmasına izin verilmeyeceği ve toprağının zerresinden vazgeçilemeyeceği mesajını veriyor."

Cumhuriyetin fabrika ayarları, Çankaya’daki rakı sofralarında belirlendi ve oradan tüm topluma dayatılmaya çalışıldı. Cumhuriyet, İslam’a ve değerlerine açık bir cephe alınarak ve aleyhte propaganda ve kampanyalar eşliğinde, tam bir irtidat havası içinde ilan edildi ve baştan itibaren redd-i miras anlayışı gereği “kamusal alanda” İslam’a dair ne varsa üzerine gidildi, ortadan kaldırılmaya çalışıldı.

Mescid-i Aksa İmam Hatibi Şeyh İkrime Sabri, işgal güçlerinin, işgal altındaki Doğu Kudüs’teki Mescid-i Aksa'ya cuma namazı kılmak için gelenlere saldırısını, "Aksa'yı boşaltmak için yürütülen din savaşının bir parçası" olarak nitelendirdi.

Kudüs’teki Yüksek İslami Heyet Başkanı İkrime Sabri, 24 Mart Cuma günü cemaatin Mescid-i Aksa’ya akın etmesinin düşmanı kızdırdığını ve Müslümanları sevindirdiğini söyledi.

Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremler sonrası İslam dünyasının gösterdiği duyarlılığın, ümmetin “tek vücut” olduğunu kanıtladığını savunan Mescid-i Aksa’nın imam hatibi İkrime Sabri, bu depremin İslam ümmetinin duygularında birleşmesi ve birbirinin yanında olması için adeta bir “uyarı” niteliğinde olduğunu söyledi.

Kur'an Nesli Tv youtube kanalında, Osman Yıldız'ın hazırlayıp sunduğu "Gündem Özel" programında konu "Aile Karşıtı İfsat Sözleşmeleri" idi. Türkiye Aile Birliği Başkanı Adem Çevik'in konuk olacağı programda, Cedaw, Lanzarote ve Fulbright adlı ifsad sözleşmeleri konuşuldu.

Kudüs’e her gelişimde dikkatimi çeken bir husus var: Yahudilere ait (olduğu iddia edilen) kabirler yıldırım hızıyla çoğalıyor. Şehir surlarının özellikle güney ve doğu yakasında, pıtrak gibi kabristan inşa ediliyor. Üçerli-beşerli sıralar halinde, toprağa uzatılmış yatan ağır mermer ve krem rengi taş bloklar…

Mescidi Aksa'nın hatiplerinden Şeyh İkrime Sabri, Kudüslülerin güçlü bilinçlerinin, işgal rejiminin Kudüs'ün tamamına hakim olmayı ve orayı bütünüyle Filistinlilerden almayı amaçlayan planlarının önünde güçlü bir duvar oluşturduğunu dile getirdi.

HAMAS'a çağrımız, "fabrika ayarlarına" dönmesi ve İslami direniş hareketi niteliğine ciddi şekilde halel getirecek bu adımdan vazgeçmesidir.

Bir çox ölkədə olduğu kimi Azərbaycanda da qurban sadəcə bir ənənə, bir adət olaraq anlaşılır. Gerçəkdə Tövhidi bir hərəkat və Allaha təslimiyyətin bir rəmzi olan Qurban bayramı cəmiyyət tərəfindən ənənəvi bir ritual olaraq illərdi öz canlılığını itirmiş halda qeyd olunur. Həyatında İslam olmayan, Tövhidin nə olduğunu bilməyən neçə-neçə insan şüursuz şəkildə ənənəvi bir anlayışla qurban kəsir, təbrik statusları paylaşırlar.

Əmisi ailə məzarlığında dəfn edilmişdi. Odur ki, İsmayıl daha əvvəllər dəfələrlə gəldiyi, hal-hazırda da əmisinin dəfn edildiyi bu yeri yaxşı tanıyırdı. Maşından düşdü və ailə məzarlığına daxil oldu...Asta-asta addımlarla getdi və əmisinin qəbrinin qarşısında dayandı. Qəbrin üstünə əmisinin şəkli vurulmuşdu, ilk baxışdan yenə qəribə hislər bürüdü içini...

Duamız ve çabamız, İslam'ın hâkim olduğu günlere kavuşmak ve bayramları daha bir şevk ve sevinçle yaşamaktır. Bu duygularla tüm Mü'minlerin bayramını tebrik ediyoruz. Bayramımız mübarek olsun.

1981’den bu yana 42 yıldır yayınını sürdüren İktibas Dergisinin 520. sayısı çıktı. “İsrail-Türkiye İlişkileri Fabrika Ayarlarında” manşeti ile çıkan derginin yeni sayısı siyonist işgal rejimiyle ‘normalleşme’ arayışını konu alıyor.

Taha Kılınç, geçtiğimiz günlerde ölen ABD eski dışişleri bakanı Madeleine Albright'ın, Irak işgal ve katliamındaki payı ve katliamı sahiplenen söylemleri üzerinden “Dünyayı kadınlar yönetirse savaşlar, katliamlar olmaz" argümanını sorguluyor...

Birleşmiş Milletler temsilcisi Wennesland, BMGK’da verdiği brifingde, siyonist İsrail işgali altındaki Filistin topraklarında 670 bin yahudi yerleşimcinin bulunduğunu söyledi.

T.C. düzeni 26 Aralık 1925 yılında çıkardığı bir kanunla hicri takvimi kaldırarak, yerine kabul ettiği Miladi takvimle birlikte bu değerlerimizin hepsinin köküne kibrit suyu dökerek yaktı, yıktı ve benzeri yapılmamış her türlü ahlaksızlarını tarihleriyle marifetmiş gibi miladi takvimde göstererek, beyinlerimizi kirletip bizlere değerlerimizi unutturdu.

Cumhuriyetin fabrika ayarlarından söz edilecekse, “Hilafetin kaldırılmasından”, “harf inkılabından”, “şapka inkılabından”, “İslami eğitim kurumlarının lağvı ve İslami eğitimin yasaklanmasından”, “laik eğitimin dayatılmasından”, “Türkçe ezan ve namaz dayatmasından”, “Tek Adam, Ebedi Şef mitinin inşası ve memleketin her yerine dikilen devasa heykellerden” vs söz etmek gerekir.

Kudüs’te siyonist işgal rejimi tarafından park yapılmaya başlanan Yusufiye Mezarlığı’nda yatan oğlunun kabrini gözyaşları içinde ziyaret eden Umm Alaa, “Beni öldürseler de buradan gitmeyeceğim. Oğlumun mezarının kaldırılmasına izin vermeyeceğim” dedi.
Makaleler
Hava Durumu