HACC-I EKBER G�N�

'Hacc-� Ekber (b�y�k hac) g�n� Allah'tan ve Resul�nden insanlara bir iland�r ki Allah da, Resul� de m��riklerden uzakt�r.''(Tevbe 3)

    Hacc� emreden ve edas�n� lutfeden Rahman'a sonsuz ��k�rler olsun.

    �ncelikle Kabe'nin �n�nde Rahman'a yakard���m duam ile ba�lamak istiyorum;

    Rabbimiz, kutlu ve m�barek k�ld���n, i�aretlerle/sembollerle donatt���n, ben'lerin biz'e d�n��t�r�lmesi gerekti�ini en g�zel resmeden ve mu�tulayan bir kararg�h/merkez k�ld���n, m��rik zihinlerden/izm'lerden beraat ilan�n�n yek v�cut olarak k�resel zalimlere kar�� duru�un sergilenece�i k�yam/ayaklanma yeri olarak belirledi�in Mescid-i Haram'�n y�netimini/hadimli�ini, dini sadece Allah'a has k�lan HAS kullar�n�n eline ge�mesine yard�m et, bu u�urda m�cadele verecek kullar�n� destekle ve salih amellerini kolayla�t�r.

    Rabbimiz, Hain'ul Harameyn ve b�y�k �eytan ABD'nin b�lgedeki sad�k kuklas� olan, kibirleriyle gebermelerini diledi�imiz Suudi y�netiminden bu beldeleri kurtar, her y�l milyonlar�n ak�n etti�i ''beyt'in haccedilmesi Allah'�n insanlar �zerindeki hakk�/emri olarak'' bu m�barek beldeleri zalimlerin pis/necis ellerinden kurtar�lmas� i�in cehdleriyle lay�k g�rd���n kullar�n� vesile k�l Allah'�m. AM�N...

     HAC EMR� VE G�C� YETEN�N BU DAVETE �CABET ETMES�:

     Rabbimiz, her neyi yapmam�z� emretti ise ve nelerden sak�nmam�z� istedi ise b�t�n bunlarda �ahid oldu�umuz ve yeterince idrak edemedi�imiz say�s�z hikmetler vard�r, emir ve nehiylere sadakat bizi d�nyada izzete ve ahirette de felah�m�za g�t�recektir in�aallah.

     Hal�k�m�z olan Allah'�n emir ve nehiyleri bize bah�edilen g�c�m�zle do�ru orant�l�d�r, yani, g�c�m�z�n �st�nde bizlere teklifte/emirde bulunmas� muhaldir, ��nk� bizi bizden iyi bilen ve �ah damar�m�zdan bize daha yak�n olan O'dur. Kimi ibadetlerimiz/y�k�ml�l�klerimiz bedeni ve �ahsidir, kimi ibadetlerimiz beden ile birlikte mali �artlara/imkanlara haizdir, kimileri de ailevi/sosyal/siyasal olarak ben'le s�n�rl� olmayan ku�at�c� kulluklar�m�zd�r. Tabi ki, b�t�n bunlar�n dayand��� sorumluluk ve hesab�n g�r�lece�i/sorulaca�� ben'den ba�lamaktad�r.

    ''De ki "��phesiz benim namaz�m, ibadetlerim, hayat�m ve �l�m�m alemlerin Rabbi olan Allah i�indir." (En'�m 162) ayetiyle Rasul�n dilinden hepimizin kalbine/akl�na hitap eden Rabbimiz; sadece kendi r�zas� i�in emir ve nehiylere sadakat g�stermemizi ve ancak bu takva ile amellerimizin makbul olaca��n� bildirmekte ve uyarmaktad�r. Bundan gayr�s� insan�n yorulmas�, a� kalmas� ya da kendince fedak�rl��� olarak ZANNED�LECEK ve hi�bir i�e yaramayacakt�r, Rabbimizin kat�nda 'keenlemyek�n' h�km�nde olacakt�r.

     Hac ibadeti de ibadetlerden bir ibadettir ve tabi ki siyasal-toplumsal olarak muhte�em y�nleri vard�r, burada s�ylemek istedi�imi bir anektod ile a�ay�m; ''1995'de Hacca gitti�imizde Hac�lar�n bir arada oldu�u bir ortam� f�rsat bilerek �unlar� s�ylemi�tim; (ilkin Medine'ye gitmi� ve oradan Mekke'ye ge�mi� idik) Hacc; �art� ihram  ve rukn� de Arafatta vakfe ve ziyaret Tavaf� ile tamamlanan bir ibadettir, Medinedeyken duydu�um bir olay� Hac� adaylar�yla payla�t�m ve duydu�um �u idi; bir �ah�s daha Medinede iken memleketine telefon a�ar ve ��yle der! d�kkan�m�n tabelas�n� indirin ve ismimin �n�ne HACI ilavesini ekleyerek tekrar as�n demi�! �imdi dedim bu adam daha Hacc�n ruk�nlerini yerine getirmeden ve oraya/Mekke'ye ula�abilece�ine dair elinde senedi yok iken ve dahas� amelleri yok h�km�ne sokan R�YA belas� ger�e�i var iken bu nas�l bir zavall�l�kt�r dedim ve ekledim; Hac� aday� abilerim ve ablalar�m! ben Hac ibadetimi yapar ve �zmir'e ula��r isem bana Hac� Kemal demelerini istemiyorum ve buna engel olaca��m, ��nk� ben namaz k�l�yorum ve bana ''namaz'c�, ben oru� tutuyorum ve bana oru�'cu denmiyor ise ve de bu nas�l tuhaf g�z�k�yorsa Hac� denmesini de tuhaf kar��lamam�z grekmez mi? Siz hi� Hac� Ebubekir, Hac� �mer, Hac� Ali ya da ba�ka b�ylesi isimlendirmeleri duydunuz/okudunuz mu? Hay�r!! bu ilave riyay� tetikleyece�i i�in sak�nman�z� tavsiye ederim diyerek konu�mam� sonland�rd�m, tabi ki suratlar biraz d��t� ve ellerinden bu �nvan�n gitmesine neden olacak ifadelerimizden pek ho�lanmam��lard�.''

     Hacc; sembol-�iar-i�aret ve �irk� zihinlere meydan okuyan tevhidi mesajlarla ve dahi biz'i/�mmeti olmam�z gereken yere/duru�a davet eden, mu�tulayan bir ibadettir:

     Hacc; Yarat�l�� g�sterisi, �slami d�zen ve payla��m-yard�mla�ma g�sterisi, �mmet/karde�lik/biz olu�un sahneleni�i, k�yametin-k�yam�n, kullu�un ve ben'likten biz'li�e y�r�y���n, m��riklerden ve �irki/k�fri d�zenlerden beraatin yek vucut olarak hayk�r�lmas�n�n sahnelenmesidir.

    Hacc; Gayesizli�in, gams�zl���n, vurdumduymazl���n ve bencilli�in kar��t�d�r, lanetli kaderci-cebirci sefilli�in, olumsuzluklar� Allah'a fatura etmenin, ulusculu�u, kavmiyetcili�i, sek�lerizmi/laisizmi, demokrasiyi, karunizmi/kapitalizmi, firavunizmi/zul�m d�zenlerini, bel'amlar�/din t�ccarlar�n� ve bilumum m�sta�nile�erek ilahl�k taslayan ta�utlar� ayaklar alt�na alman�n ad�d�r.

    Hacc; Amel/denenme yurdundayken h�k�m/hesap yurduna haz�rlan�n ilahi uyar�s�n�n sembollerle/i�aretlerle/ihramlarla zirveye ula�t��� and�r-yerdir. �oban�/efendisi kurt olan hayvan s�r�lerinden ayr�lman�n ve b�t�n zalimlere meydan okuman�n ad�d�r. B�t�n ben'lerin/ben'liklerin/ben'cilliklerin, stat�lerin, mevkilerin, makamlar�n, zengin ve m�lk sahibi olma zanlar�n�n Mikat'ta b�rk�ld��� ve ihrama/kefene girilerek ''B�Z/�MMET'' deryas�nda �ereflice var olman�n, hayr�n �retilmesinde yard�mla�maya/yar��maya kilitlenmenin, ayaklar�n yere vura vura lebbeyk nidalar�n�n ar�a y�kseldi�i telbiye-tehlil-tekbir'in i�eri�i h�crelere kadara yedirildi�i, m�lk�n, hamd�n, hayat�n, �l�m�n yeg�ne sahipli�ini alemlerin rabbi olan ALLAH'a ait oldu�u hakikatinin b�t�n acizli�imizle kalplerimizn tetikledi�i dillerimizle arzetmenin zirveye ula�t��� anlard�r-mekanlard�r.

     Hacc; �ahidlik demektir, �ahidlik var olmakt�r, canl�, dokunabilir/dokunulabilir olmakt�r, inzivaya �ekilmek de�il �ehirlerin ana merkezlerine m�dahil olmakt�r, i�ine kapanmak de�il yery�z�ne a��lmak ve tevhidi yayg�nla�t�rman�n ertelenemez y�k�ml�l���n� �l�m bize gelinceye kadar s�rd�rmenin, ''veselamun alelm�rselin/rasullere selam olsun'' Rasullerin �mmeti olma ve izlerini buradaya ta��ma iddiam�z�n ispat�na mahkum oldu�umuz ger�e�inin ''Hac sembollerinden/i�aretlerinden hareketle'' zirveye ula�t��� kararg�ht�r. Uydurulmu�/�retilmi�/silikle�tirilmi� ve hayata m�dahil olmaktan uzakla�t�r�lm�� dini tasavvurlar�n ve buna �nayak olan sat�lm�� bel'amlar�n ayaklar alt�na al�narak, inzal edilen ve rasul�n (s.a.v) �rnekli�iyle hayata ta��nan/m�dahil olan dinulgayy�m'a sadakat ile hayat� ku�anmay� mu�tulayan apa��k ayetlerin oldu�u ve Makam-� ibrahim'in (3/97) bulundu�u makard�r.

     (Tabi �mmetimiz bu bilin�le/�uurla Hacc� okuyamamakta oldu�u ac� ger�e�i b�t�n can yak�c�l���yla maalesef ortadad�r)

     Kabe/beyt-i atik (22/29); hayat�n, iman�n, kula kullu�u reddeden h�rriyetin ve sadece Allah'a boyun e�menin/ubudiyyetin merkezidir, �l� ve dirilerin d�nd�r�ld��� y�nd�r, ummel kura/�ehirlerin anas� Mekke onu kalbinde bar�nd�rd��� i�in bu �nvan� al�r ve bunun i�in m�sl�manlar�n anavatan�d�r, Ali �eriati'nin ifadesiyle ''oras� iman edenlerin yurdudur, bir ziyaret�i olarak de�il, kendi yurdunda bulunuyorsun ve bunun i�in namaz� kasretmiyorsun'' ve ben de namaz�m� kasretmeden ve dahi sefil Suudi y�netimine tabi olan imamlara namaz�m� emanet etmeden k�ld�m.

     Hacc�n farziyetine dair birka� ayet:

     ''Ger�ek �u ki insanlar i�in kurulan ilk ev, Bekke'de (Mekke'de kurulan) m�barek ve alemler i�in hidayet olan (Kabe'dir) Orada apa��k ayetler (ve) �brahim'in makam� vard�r. Kim oraya girerse, o emniyet-g�venlik i�indedir. Ona bir yol bulup-g�� yetirenlerin Ev'i haccetmesi, Allah'�n insanlar �zerindeki hakk�d�r. Kim de k�fre saparsa, bilsin ki Allah alemlerden m�sta�nidir (muhta� olmayand�r)'' (�l-i �mr�n 96,97)

     ''Hani Biz �brahim'e Ev'in (Ka'be'nin) yerini belirtip-haz�rlad���m�z zaman (��yle emretmi�tik) "Bana hi� bir �eyi ortak ko�ma, tavaf edenler, k�yam edenler, r�ku ve secdeye varanlar i�in Evimi tertemiz tut. �nsanlar i�inde hacc� duyur. Gerek yaya, gerekse derin (vadileri)-uzak yollar� a�arak yorgun d��m�� develer �st�nde sana gelsinler.'' (Hac 26,27)

    ''Hacc� ve umreyi Allah i�in tamamlay�n'' (2/196)

    HAC MEKANLARINA VE Z�YARETC�LER�NE DA�R G�ZLEMLER�M: 

    Can yolda��m ve hayat arkada��m zevcem ile birlikte 14/9/2015 tarihinde gece yar�s� �zmir'den �stanbul'a hareket ettik, havalan�nda ihramlar�m�z� �rt�nerek sabah  7'35 u�a��yla da 3.5 saatlik yolculu�un ard�ndan Cidde'ye vard�k. Cidde ile Mekke aras� 70 km'dir, havaalan�ndaki kontroller, on parma��m�z�n izlerinin al�nmas�, (��k�r ki ayak parmak izlerini almad�lar :)) her pasaport gi�esine konulan makinelerle foto�raflar�m�z�n �zenle �ekilmesi ve sonras�nda ge�i� ka�elerinin bas�lmas�, dahas� ��k��a kadar 5-6 yerde tekraren pasaport kontrol�nden ge�irilmemiz ve nihayet bizi Cidde'ye g�t�recek otob�se 'pasaportlar� kap�da teslim ederek' binmemizle yolculu�umuz ba�lad� diyecektim ama, maalesef otob�s�n i�inde de iki saate yak�n bekledikten sonra yola koyulduk, otob�s�m�z s�k s�k durmakta ve kontrol noktalar�nda bekletilmekteydi, bir ara �of�r 1,5 saate yak�n ortalardan kayboldu, tabi benim film o an koptu ve direksiyonu yumruklayarak kornas�na d�rt elif miktar� bast�m, �of�r hemen ��kageldi ve ya hac� sab�r sab�r diye beni sakinle�tirmeye �al��t�, bende ona Mekke'ye ne zaman varaca��z diye ��k��t�m, (bu arada bizi g�t�ren �irket sahibin han�m� vard� ve suskun vaziyette oturmaktayd� �irketi temsilen) nihayet tekrar yola koyulduk ve yolun uzunlu�unu!! dikkate alarak telbiye ile ba�lay�p 9/3  5/97  22/26,27 ayetleriyle devam ederek y�ksek sesle �irkten beraatin ne oldu�una dair hac� adaylar�na bir konu�ma yapt�m, in�aallah faydal� olmu�tur, neticede bir saatlik yolu onbir saatte -i�lemler i�in bakletilmeler dahil- katederek otele ula�abildik. Bunlar� aktarmam�n nedeni; g�n�m�z diktat�ryal krallar�n g�lgelerinden korkarak/korkular�n� abartarak yans�tmalar�na ve kendilerince g�venli�i �ncelemelerine �rnek olmas� i�indir.

     Otelde bir yemek molas� verdikten sonra Umremizi yapmak �zere beytullah'a gittik, (yirmi y�l �nce 1995'de) a�abeyim Bilal ve e�i yengem ile birlikte rahmetli anaca��z�m�z� Hacca g�t�rebildi�imiz i�in Rahman'a tekraren sonsuz ��k�rlerimi sundum, o zaman �ocuklar�m �� ve alt� ya�lar�nda oldu�u i�in han�m� g�t�rememi�tim, tabi ki yanl�� yapm�� ve �ok pi�man olarak kendi kendime hay�flanm��t�m, nasip bu zamana imi� diyelim) Kabe'yi ikinci g�r���m idi, ilkinde merak ile hasret birle�ti�i i�in �ok daha fazla etkilenmi�tim, ikincisinde ise hasret �n planda idi ve b�t�n heybetiyle Kabe'yi b�t�n duyu organlar�mla/h�crelerimle tema�a etmekteyim. Han�m�m� (rahats�zl��� dolay�s�yla) tekerlekli sandalyeye bindirerek ���nc� kattan tavaf�m�za ba�lad�k, haccetmeyi �ok istiyordu ve kavu�tu�u i�in �ok ��krediyordu/huzurluydu ve tabi ki onun huzuru beni �ok daha huzurlu k�lmaktayd�. Bo�az�m�n elverdi�i desibeli kullanarak y�ksek sesle �nce metni ve sonra meali ile birlikte ''Allah, beyt-i Haram (olan) Kabe'yi insanlar i�in bir ayaklanma/k�yam evi k�ld�'' (5/97) ayetini okuyarak ba�lad�k tavafa, (hi� unutmam ayn� ayeti ve 9/3 ve benzeri ayetleri -ki diyanetin ve �irketlerin da��tt�klar� hac menasiki kitaplar�na bileisteye sokulmayan ve asla dillendirilmeyen ayetlerdir- yirmi y�l �nce geldi�imde de tavafta bo�az�m� patlat�rcas�na bu ayetleri okumu� idim ve uzun boylu temiz giyimli muhtemelen suudlu bir g�revli omuzuma dokunarak Rabbene Etine ve benzeri dualar� okumam i�in uyarm��t�, ��nk� bu ayetler i�eri�i bo�alt�lm�� ve de rit�ele indirgenmi� bir hac i�in uygun de�ildi ve hatta �ok can s�k�c�yd� onlar i�in) belki kat�l�m olur diye okudu�um ayetleri metinlerinin pe�is�ra mealini de vurgulayarak okumaktayd�m, maalesef yeteri kadar kat�l�m olmad�, olsun ben yine de her ortamda bunu dillendirmekteydim.

     TAVAF: Olduk�a sade ve k�p �eklinde olan Kabe'nin tavaf� Hacer-i Esved istilam edilerek ba�lan�l�r ve tavaf�n ilk �� �aft�nda remel yap�l�r, k�sa ad�mlarla hafif�e ko�ulmaya �al���l�r ve bunu yaparken ihram�n �st par�as� olan ridan�n bir ucunu sa� koltuk alt�ndan ge�irilerek sol omuzun �st�ne at�l�r ve a��kta kalan sa� omuz/paz� g�sterilerek �zt�ba yap�l�r. Hudeybiye anla�mas�ndan kaynakl� icra edilemeyen umre bir y�l sonra Rasulullah'�n �nderli�inde icra edilir, o y�l Medine'de humma hastal��� oldu�u haberi Mekke m��rikleri taraf�ndan memnuniyetle kar��lan�r ve Kabe'nin eteklerinden yorgun/c�l�z d��m�� m�sl�manlar�n hallerini seyretmek �zere yerlerini al�rlar, i�te buna kar��l�k Rasulullah'�n pazular�n� g�strerek g�� g�sterisi yapt��� ve yap�lmas�n� istedi�i remelin tarihsel kalk�� noktas� budur.

     Biz m�'minler Allah'tan gelen emri sorgulamaz, nedenini-ni�inini sormaz, sadece hikmetini idrak etmeye �al��arak yerine getiririz, abdest al�rken ba��m�z�n mest edilmesi emrediliyorsa bunu nas�l yap�yorsak, tavaf edin denildi�i i�in tavaf ederiz, rasul�n dine dair �rnekli�i de b�yledir, humma hastal��� olmasa da ve bizi bekleyen Kabe'nin eteklerinde m��rikler beklemese de o yapt��� i�in bizde severek/sevinerek remel yapar�z. Kald� ki, hikmetsiz ve gereksiz hi�bir �eyi emretmeyen ve de s�nanmaya mebni olmayan hi�bir teklifte bulunmayan Rahman'n�n kullar�y�z. Usvetun Hasenetun olan Rasul�n ibadi konulara y�nelik �rnekli�i de bizim i�in sorgulanmazlar c�mlesindendir. Ta ki ona ait oldu�una yakinimiz olsun. 

    Ali �eriati'nin ifadesiyle; ''s�reklilik+hareket+disiplin=TAVAF

    Yeri gelmi�ken; �eriati'nin HAC kitab�n� yirmi y�l �nce okumu� ve �ok de�erli bulmu� ve de �zellikle Hacca haz�rl�k yapanlara okumalar�n� tavsiye ederdim, yine tavsiye etmekteyim, b�y�k �eytan'a kar�� Firavunizmi, orta �eytana kar�� Karunizmi-kapitalizmi, k���k �eytana kar�� bel'am'� oturtmas�, senin �smail'in kim sorgusu gibi tasvirleri, cemaat/�mmet/biz vurgular�, di�ergaml��� her daim �ne ��karan �rnekleri �ok yerindeydi, lakin kimi riskli te�bihlerini/tasfirlerini hi� do�ru bulmam��t�m, �rne�in Hacer-i Esved'e dokunman�n ya da i�aret etmenin Allah'�n sa� elini sembolize etti�inden hareketle O'nunla m�safahaya benzetmesi ve benzeri te�bihler, maalesef 's�nni' hadis kaynaklar�nda da ''Hacer-i Esved, yery�z�nde Allah'�n sa� elidir'' ''Allah ile m�safaha etmek isteyen, Hacer-i Esved'i isti'lam eylesin'' gibi uydurmalar s�z konusudur.

    SAY: Safa ile ba�lan�lan ve merve ile bitirilen, yedi defa tekrarlan�lan, Hz. Hacer'i takiben (Kabe'nin d�zeyinde) y�r�y���n bir k�sm�nda 'hervele' yapmak, amac� olan bir aray��, cehd, y�r�y��, kulun �zerine d��eni yapmas� demektir.

    Say; Hz. �brahim'in, Hz. Hacer'in ve ci�erpareleri olan yavrusu �smail'in s�nand���, hayata dair dopdolu mesajlar�n verildi�i, teslimiyetin, itaatin, sabr�n ve cehdin resmedildi�i/�rneklendirildi�i ve k�yamete kadar m�'minlerin kalplerinde/ak�llar�nda var olacak ya�anm�� usveihasenelerden bir vak�ad�r.

     Say; Allah'�n emri gere�i yufka y�rekli bir baban�n han�m�n� ve ci�erparesi olan �smail'ini susuz-�ss�z-�orak-insans�z bir yere b�rakarak (14/37)'de beyan edilen duas�yla Rabbine emanet eder ve oradan ayr�l�r. Hz. Hacer'in Hz. �brahim'e bizi buraya b�rakman� Allah m� emretti sorusuna kar��l�k evet cevab�n� almas� ve sonras�nda tevekk�l kavram�n� ete kemi�e b�r�nd�rerek Rabbim bize yeter demesi ve teslimiyetin 'kad�n' modeli olarak b�t�n zamanlara kaz�nmas� demektir.

     Say; Teslimiyet ile birliklikte cehdin, tevekk�l ile birlikte hareketin sembol�d�r, mucize beklentisine girmeden ve yeg�ne mucize sahibi olan Allah'a s���n�rak, a�kla, sevgiyle, merhametle ve anne y�re�iyle suyu bulmak i�in �aba g�stermek, �abayla de�il ama yine �abadan sonra �abay� takdir eden Allah'�n bah�etti�i zemzem'e ula�man�n ad�d�r. Su hayatt�r, hayat�n idamesi i�in �artt�r, yavrusuna s�t�n� emzirebilmek i�in suya muhta�t�r, Hz. Hacer'in suyu aramas� ayn� zamanda bu d�nyadaki maddi hayat i�in �al��may�-�abalamay� sembolize eder, insan�n tabiatla ili�kisini g�steren kat�ks�z/ka��n�lmaz gereksinimini g�sterir, adalet i�in, kula kullu�u reddeden h�rriyet i�in, ubudiyeti hayat�n her sahas�nda Allah'a has k�lmak i�in, zalimlerin zul�mlerine engel olmak ve mazlumlar�n/ma�durlar�n yan�nda yer almak i�in, zalimlere kar�� g�� biriktirmek/haz�rlamak (8/60) i�in, ekonomisine, siyasetine, sosyal hayat�na, aile hayat�na, e�itimine �slam'�n m�hr�n� vurmak i�in, ihtiya�lar�n kar��lanmas�na y�nelik Rahman'�n bah�etti�i nimetlerden yararlanmak i�in, kullara el avu� a�madan onurlu bir ya�am� ku�anmak i�in, h�lasa kullu�umuzu her y�n�yle ya�ayabilmek i�in SAY ETMEK/�ABALAMAK gerekti�inin sembol�d�r.

    Bat� zihninin kad�n� ki�ili�inden soyutlay�p di�ili�e indirgeyrek metala�t�rmas� ve gelenek�ili�in/uydurulan/�retilen dini tasavurun kad�n� k���mseyen, arka plana atan, fitnenin-fasad�n sembol� g�ren, ahlaks�zl���n �reticili�ini kad�na y�kleyen, ''cehennemin �o�unlu�u kad�nlardan olu�maktad�r'' �eklindeki yakla��m� Rasule iftira sadedinde hadis uydurmac�l���/ihaneti ile kad�n�n ak�betine bile m�dahale eden, �st�nl��� takvada de�il cinsiyette arayan yakla��mlar�n ''kad�n�'' resmetmesinin aksine bir k�le, cariye, hizmetci, siyahi ve b�t�n aristokratlar�n, kapitalistlerin, erkek egemen zihinlerin, s�n�flar�n, �rk��lar�n nefret etti�i prototip olan Hacer tiplemesi bu lanetli yakla��mlar�n sefil zihinlerin kuruntusu oldu�u ger�e�ini adeta hayk�rmaktad�r.

    ��te, milyonlarca m�sl�man Say'da bir kad�n olan Hacer'i anmakta, onun yapt�klar�n� tekrarlamakta, onun teslimiyetine ve cehdine g�pta etmekte, g�zya�lar�yla onun ya�ad��� anlar� h�crelerine kadar hissetmeye �al��makta, anne y�re�inin ne demek oldu�unu ve ci�erparesi �smail'i i�in nas�l ko�u�turdu�unu, �ss�z bir ��lde korkusuzca ve �midi ku�anarak �zerine d��eni merhametin timsali olarak nas�l resmetti�ini g�rmekteyiz. Erkekler olarak ka��m�z bir HACER eder, y�z m�? bin mi? y�zbin mi? milyon mu? acep!!!

    Evet, de�erli han�m�mla tavaftan sonra bu duygular� yakalamaya �al��arak say'�m�z� yapt�k, bu arada say yaparken adeta vav �ekline d�nm�� iki ya�l� 'muhtemelen kar�koca' g�rd�k, iki b�kl�m ve �ok k���k ad�mlarla say yapmaktayd�lar, o an d���nd�m, bu yakla��k doksanl�k ihtiyarlar�n bu halleriyle Rabbimizin davetine icabet ederek hac i�in gelmeleri ve ibadetlerini yapabilme i�tiyaklar� beni �ok etkiledi.    

    Ertesi g�n otelde bir hac semineri verilece�ini duydum, �ncesinde kafile hocas�yla sohbetimiz olmu� ve buna binaen seminerde konu�mak istedi�imi ifade etmi�tim, o da kabul etti. Hoca Ezher mezunuymu�, bir yerdeki konu�mas�na itiraz ederek uyarm��t�m, hoca! bir t�k menk�becilerden farkl� g�r�nsede ayn� t�rk�y� �a��ranlardan olu�u beni rahats�z etti, �rne�in; Kabe yak�n�nda a�a� mescidi olarak isimlendirilen k���k bir binan�n hikayesini ��yle anlatt�; ''g�ya!! m��rikler peygamberden delil/mucize istemi� ve rasul de a�aca seslenerek ben kimim diye sormu�, a�a� da k�k�yle birlikte rasul�n yan�na gelmi� ve sen Allah'�n rasul�s�n demi�'' ikinci masal� ise; ''Hz Adem hata etmi� ve hatas�n�n aff� i�in Muhammed'i vesile k�larak onun y�z�suyu h�rmetine Allah'tan ba���lanma dilemi�, melekler sormu� Adem'e! sen Muhammed'i nereden biliyorsun diye! Adem de cevap vermi�, ben cennette iken semada ''lailahe illallah muhammedurrasulullah'' yazd���n� g�rd�m ve bunun i�in onu vesile k�ld�m demi�'' Hocaya dedim ki, bu masallar� menk�beciler �retmi�tir ve bunun vahyin vaaz etti�i ve rasul�n pratize etti�i din ile uzak yak�n alakas� yoktur, bu menk�belerle halk� uyutman�n vebali ile huzura gitmek istemiyorsan�z bundan vazge�in dedim, a�a� mucizesine! kar�� ''E�er onlar�n y�z �evirmeleri sana a��r geldiyse, onlara bir ayet getirmek i�in yerde bir delik (t�nel) a�maya veya g��e bir merdiven bulmaya g�c�n yetiyorsa (yap). E�er Allah dileseydi, onlar�n hepsini hidayet �zere toplard�. �yleyse sak�n cahillerden olma. (En'�m 35)'' ayetini okuyarak hocay� uyard�m, o da kemal karde� ben f�k�h��y�m ve bu konular� kitaplardan okuyarak aktar�yoruz, hatalar�m�z olabilir diyerek ge�i�tirdi.

    Hac seminerinde hoca, �irket sahibi ve ben bir konu�ma yapt�k, ben 6/162,163 ayetleriyle ba�lay�p Hac ayetleriyle devam ederek b�t�n ibadetlerin ve rasullerin �nc�l c�mleleri ve dahi Hac gibi muhte�em bir ibadetin temelinin �irkten beraat �zere oldu�u ger�e�ini, la ilahe ile ba�layan tevhid c�mlesinin a��l�m�n�, b�t�n izm'leri reddeden bir akide temelinin olu�mas�n�, telbiyenin ve �eytan ta�laman�n i�eri�ini iyi kavramam�z gerekti�ini, uydurulan dine �rnekler vererek indirilen dine vurgu yaparak hac� adaylar�na �u soruyu sordum; 43/44 ayetini okuyarak sorgulanaca��m�z Kitab ile aran�z nas�l, tefekk�r ederek okuyormusunuz, falan�n filan�n tasavvurlar�yla de�il bu kitaptan sorulaca��z, acaba b�rakal�m din ile al��veri�i olmayanlar�, bizzat be� vakit namaz k�lan insanlar�n �zerinde Edirne'den Hakkari'ye bir istatistlik yapsak y�zde ka�� bu kitab� anlamak ve hayat�na ta��ma derdiyle okumaktad�r diye! hac� adaylar�ndan gelen cevap y�zde bir bile de�ildir!! ��te dedim bunun i�in �mmet bu halde ve bunun i�in m�slimlik iddias�nda bulunanlar birbirlerini vurup k�rmakta, i�te bunun i�in la dini olan rejimler taraf�ndan zulme maruz b�rak�lmaktay�z, hala akletmeyecek miyiz? diyerek konu�mam� sonland�rd�m, in�aallah yarar� olur duas�yla.

    Cebel-i nur Hira; El�ilik verilmezden �nce de toplumun olumsuzluklar�na kar�� duyarl� olan vefakat ��z�m�ne dair elinde bir�ey bulunmayan Abdullah'�n o�lu Muhammed olanca di�ergaml���yla buraya ��k�p tefekk�r etmekte ve zevcesi/dostu Hatice'sinin aral�klarla yiyecek ta��d��� bilinmektedir. ��te vahiy orada iken vahyolunmaya ba�lad� ve oradan indi ve bir daha ��kmad�, ald��� g�revi hakk�yla yerine getirerek huzura vard�.

    Hira'ya han�m�n rahats�zl���na ra�men �ok istedi�i i�in dinlene dinlene 1,5 saatte ��kabildik, �imdilerde el yordam�yla yap�lm�� merdivenler olmas�na ra�men zorlu yoku�, tabi rasul ve zevcesinin ��kt��� d�nemde merdiven de yoktu ve biz buna ra�men utanmadan yoruldu�umuzu s�yleyebilmekteyiz.

    Arafat: Rasulullah'�n (s.a.v) diliyle ''hac arafat't�r'', Arafatta vakfeye durmak hacc�n rukn�d�r, Zilhicce'nin dokuzuncu g�n�, yani arefe g�n� b�t�n hac� adaylar� orada olmak zorunda ve g�n bat�m�ndan �nce de oradan ayr�lmamak durumundad�r.

    Arafat; �lk nebi ve son nebinin ayak bast��� topraklar, yarat�l��� ve ha�r� temsil eden, adeta ihramlarla beyaza b�r�nen, b�t�n farkl� g�r�nt�lerin ihramla e�itlendi�i, hikmetlerle dolu bir ar� durulu�un ya�and���, son nebinin veda hutbesiyle �mmetine hayat d�sturu olacak nasihatlerle hitap etti�i ve kendisine el�ilik g�revini veren Rabbini ve el�ilik g�revini yans�tt��� �mmetini �ahid tuttu�u, ''Bug�n size dininizi kemale erdirdim, �zerinizdeki nimetimi tamamlad�m ve size din olarak �slam'� be�endim.'' (5/3) ayetinin inzal olundu�u, s�n�rlar� olmayan bir �mmet 'g�r�nt�s�n�n' verildi�i bir mekand�r.

    Arafat'a sabah ezan�na yak�n varabildik, �ad�rlara yerle�tik, sabah namaz�n� k�ld�r�rken okudu�um (2/256,257 ve 16/36) ayetlerinin ard�ndan hac� adaylar�na d�nerek 2/257 ayetinin manas�n� ve i�eri�ini dile getirmeye �al��t�m, sonras�nda kahvalt� kumanyalar� da��t�ld�, bir karde�im Kemal abi hac�lar� bir araya toplay�p sohbet edermisin dedi, ben de sizin organize etmeniz daha iyi olur dedim, yakla��k bir saat �nceledi�im konular� ve hasseten �mmetin belas� olan sek�lerizm/izm'ler, kavmiyetcilik ve mezhepcilik konular�yla geni�leterek ve rasulullah'�n Hira'da ald��� vahiyle ba�lay�p veda hutbesiyle sonland�rd��� 23 y�ll�k muhte�em m�cadeleden pasajlar aktararak ve birazda indirilen-uydurulan dine dair �rnekler vererek sohbeti sonland�rd�m. Tabi uydurulan dine dair b�l�m baz� sufi hac� adaylar�n� memnun etmedi ve kendi aralar�nda bana biraz cephe olu�turmaya ve de arkamdan s�ylenmeye ba�lam��lar, say�lar� �ok azd� ama olsun, hatta hemen yan �ad�rdan konu�malar�m�za kulak kabartan bir karde� yan�ma geldi ve dua ederek devam abi dedi, biz arkada�lar kendi aram�zda tesbitlerde bulunduk, sen  ve senin gibiler tevhidi karde�ler di�erleri de menk�beci hocalard�r diye ekledi.

     Arafatta �ad�rlar� g�zlemlemek i�in turlamaya ba�lad�m, her �ad�rda kimileri naat okur, kimileri �o�unun anlamad��� arap�a dualar okur, kimileri topluca zikir �eker, kimileri de menk�be a��rl�kl� konu�malar yapar, kimileri yorgun d��m�� dinlenmeye �ekilmi� olarak g�rd�m. Bir �ad�rda Ramazan Kayan karde�i g�rd�m ve biraz di�e dokunur s�ylemleri dillendirdi�ine k�sa da olsa �ahid oldum ve kendisini sevenlerden ve de cehdlerini takdir edenlerdenim.

    Arafat; k�yamet sahnelerini dile getiren ayetleri ve hesap g�n�n� hat�rlat�yor, tabi ki �rperiyor ve korkuyorsunuz, Rabbe hesap verilece�i hakikati nas�l korkutmas�n ki, yine de O'na s���n�yor ve b�t�n h�crelerimizle ba���lanmay� diliyorsunuz, dilimden d���rmedi�im en zirve duam ''veteveffene m�slimin/bizi m�sl�man olarak �ld�r'' duas�yd�, ��nk� ancak ak�bet m�sl�man iken �lmek/�lebilmek ile hayr olacakt�.

    Ak�am oldu ve �mmeti muhammed me�'ar'a do�ru akabilmek i�in haz�rlanmaya ba�lad�. ''Arafat'tan hep birlikte indi�inizde Allah'� Me�'ar-� Haram'da zikredip-an�n. O sizi nas�l do�ru yola ilettiyse, siz de O'nu (dosdo�ru bir y�neli�le) zikredip-an�n. Ger�ek �u ki, siz bundan evvel sap�k olanlardand�n�z. Sonra insanlar�n (topluca) ak�n etti�i yerden siz de ak�n edin ve Allah'tan ma�firet (ba���lanma) dileyin. ��phesiz Allah Gafur'dur, Rahim'dir.'' (Bakara 198,199)

   E�imin rahats�zl��� dolay�s�yla onu on ki�ilik hasta min�b�s�ne bindirerek ve tabi ki �eytan� ta�lama vekaletini alarak saat 23 sular�nda otele g�nderdik ve bizde gecenin ikisinde otob�slere binebildik, yollarda a��r� izdihamdan dolay� 7-8 km'lik yolu iki saate yak�n bir zamanda tamamlad�k, m�zdelife vakfesini yapt�k ve yola koyulduk, sabah namaz�n� Mina'da k�ld�k ve oradan telbiyelerle �eytan ta�lama mevkisine ula�abildik. Bu yolculuk ''m�zdelife ile �eytan ta�lama/cemarat aras�'' yakla��k ikibu�uk saat s�rd�, b�y�k �eytana/cemre-i akabe'ye �nce kendim ve sonra da e�im i�in yedi ta� atarak otele ula�maya �al��t�k, sanki yer g�k insan seli gibiydi ve yine yakla��k iki saatlik y�r�meden sonra otele ula�abildik. Tabi son yar�m saatlik y�r�me mesafesini bir motorsiklet arkas�nda tamamlad���m� s�ylemeliyim.

    Otele geldim ve duyduklar�m kar��s�nda �ok oldum, �ok �z�ld�k, bizim arkam�zdan belki yirmi dakika belki yar�m saat sonra olanlar olmu� ve y�zlerce hac� vefat etmi�, ilerleyen saatlerde �l� say�s�n�n artt���n� ��renmeye ba�lad�k, g�r�nt�leri g�rd�k, bu arada izdiham�n nedenine dair 1990 y�l�ndaki vip ge�i�/kral'�n yak�nlar�n�n ge�i�i i�in insan selinin akt��� g�zargah�n bir s�re kapat�lmas�n�n neden oldu�u (t�nel facias� olarak an�lan ve resmi rakamlara g�re 1426 gayri resmi rakamlara g�re 5-6 bin hac�n�n vefat etti�i ve sonras�nda da kral�n ''ilahi takdir'' diyerek kendi elleri �r�n� olan faciay� Allah'a fatura edip pis ellerini ''ilahi takdir/kader'' yaftas� sabunuyla temizlediklerini hat�rlamaktay�m) gibi benzer bir vip ge�i�in bu izdihama da neden oldu�u haberlerine ula�t�k, e�er b�yle ise Allah'�n laneti buna sebep olanlar�n �zerine olsun demekteyim. Zaten Suudi y�netiminin benzeri olaylarda sab�kas� kabar�kt�r, 1987 katliam�n� unutmad�k, m��riklerden beraat y�r�y���ne kat�ld�klar� i�in 450 hac� hunharca kah makineli silahlarla kah otellerin �zerinden at�lan tu�la/ta�larla kah demir �ubuklarla katledilmi�lerdi.

    Haremeynin hadimleri de�il hainleri olan Suudi y�netiminin g�z�nde Hac�lar�n asla k�ymeti harbiyesi yoktur, b�rak�n suudi y�netiminin siyasal olarak Gayriislamili�ini ve ABD'nin b�lgedeki sad�k kuklas� olu�unu, �srail'e deste�ini, kan� bozuk lanetli Sisi'ye �hvan'a sava� a�mas� kar��l���nda onmilyarlarca dolar ak�tt���n�, haremeynde g�revli askerlerin kahir ekseriyeti de hac�lara �ok k�stahca tepeden bakan kaba/bedevi yakla��mlar� s�z konusudur, hani gariban asker de�ip ge�meyelim, genelinin durumu budur.

    Bayram�n ikinci g�n� �eytan ta�lamaya gitmek i�in otob�se bindik, mikrofon varm� diye sordum yok dediler, konu�mak istiyorum dedim ve sa�olsun hac�lar sesimin daha rahat duyulaca�� i�in otob�s�n ortas�na gelerek konu�mam� istediler, yakla��k yirmi dakika y�ksek sesle hitap ettim. Dedim ki; �eytan ta�lamaya gidiyoruz ''�eyta insan i�in apa��k bir d��mand�r'' (12/5) ayetiyle ba�lay�p �eytan�n sa�dan, soldan, arkadan, �nden yakla�t���n� ve vesveseleriyle bize pusu kurdu�unu, fakat asla s�r�kleyici g�c� olmad���n�, ancak i�fal etti�i insan dostlar�yla bizi do�ru yoldan sapt�rmak i�in f�rsatlar� �ok iyi d�erlendirdi�ini, �eytan� ta�laman�n ta��n ta�a de�mesinden ibaret olamayaca�� ger�e�inden hareketle �eytan�n yerel/k�resel hiziplerini de hedefe oturtmak gerekti�ini, b�y�k �eytan�n Firavunizm/zalim rejimler, orta �eytan�n karunizm/kapitalizm, k���k �eytan�n da bel'amlar/din t�ccarlar� oldu�unu ve b�t�n bunlar�n muadillerini g�z �n�ne alarak ve bunlardan beraatimizi ilan ederek ta�lama yap�lmas� gerekti�ini, �rne�in ABD'nin b�y�k �eytana tekabul etti�ini, k�resel kapitalizmin orta �eytana ve bunlar�n yardak��lar� olan din t�ccarlar�n� da k���k �eytana benzeterek hedef tahtas�na konulmas� gerekti�ini dile getirdim. Hac boyunca yapageldi�imiz ibadetlerin, dile getirdi�imiz  telbiyelerin, tehlillerin, tekbirlerin g�t�rmesi gereken sonucun bu �uurla/bilin�le olmas� laz�m geldi�ini ifade ettim ve ''la�netullahi alezzalimin/Allah'�n laneti zalimlerin �zerin olsun ayetiyle bitirdim.

    Bayramdan sonraki ilk g�n Medine'deyiz, �ok sakin bir �ehir, Mescid-i Nebevi'de Ravza b�l�m�nde iki rekat namaz k�lmak i�in s�raya girildi, bu s�ray� perdelerle yar�m saatlik beklemeden sonra kademe kademe a�arak Ravza'ya ula��yorsunuz, bu beklemeleri f�rsat bilerek hitaba ba�lad�m; her �l�ml� insan gibi Rasulullah'�n da vefat etti�ini, ''De ki "Ben ancak sizin gibi bir be�erim. Bana sizin ilah�n�z�n tek bir ilah oldu�u vahyolunuyor. Art�k kim Rabbine kavu�may� umuyorsa, salih bir amelde bulunsun ve Rabbine ibadette hi� kimseyi ortak tutmas�n." (Kehf 110) ayetini okuyarak �rnek ile �rnek alacaklar�n ayn� cinsten olmas� gerekti�ini, yani nebinin de takip�ilerinin insan/be�er olmas�, m��riklerin Rasule itiraz kalemlerinin ba��nda onun be�er oldu�u gerek�esi (17/94) gelmekteydi ve Rahman'�n cevab� ''De ki "E�er yery�z�nde (insan de�il de) tatmin bulmu� y�r�yen melekler olsayd�, Biz de onlara g�kten el�i olarak elbette melek g�nderirdik." (�sr� 95) �eklindeydi. Rasul� in�a eden vahiydir ve o elimizdedir, Rasul bizim i�in usvetun hasenetun/en g�zel �rnekliktir, onun m��riklerle m�cadele s�nnetini zirveye oturtmal�y�z, onun �mmetine yapt��� ''ehli kitab�n durumuna d��meyiniz, onlar sevgilerini zehirleyerek el�ileri ilahla�t�rd�lar (Allah onlar� kahretsin 9/30), benim i�in Allah'�n kulu ve rasul� deyiniz'' �eklindeki nasihatlerini h�crelerimize kaz�mal�y�z, Rasul� anmaktan �te anlamaya ve sadakat ile izini takip etmeye �al��mal�y�z, ''k�z�m Fat�ma baban�n peygamber oldu�una g�venme, ahirete y�nelik az���n� haz�rla, Allah'tan gelecek azaba kar�� hi�bir�ey yapamam'' nasihat�n� ''Ger�ekten insan i�in �al��t���ndan (kendi �abas�ndan) ba�kas� yoktur. ��phesiz kendi �al��mas�-�abas� da yak�nda g�r�lecektir.'' (Necm 39,40) ayetleriyle birlikte d���nerek ve (39/44 82/19) ilahi uyar�lar�n� da ekleyerek ayaklar�m�z� deng almam�z gerekmektedir, ayr�ca; Asyal� ya�l� bir m�sl�manla ta�utiyete, �irke, zulme, k�resel m�stekbirlere, hacca, vahdete, karde�li�e, �mmete dair kar��l�kl� ayetler okuyarak ve ayetlerin bir k�sm�n� ben okuyor o tamaml�yor ve o okuyor ben tamaml�yorum ve ben dinleyicilerin bir k�sm� T�rkiyeli oldu�u i�in t�rk�e ilavelerle devam ediyorum, inan�n orada yar�m saate yak�n s�ren muhabbeti �m�r boyu unutmayaca��m ve sonunda o benim aln�mdan ben de onun aln�ndan �perek ayr�ld�k.

    Cennetul baki mezarl���; binlerce sahabinin medfun oldu�u, yerden y�ksekli�i azami otuz santim olan ve her iki taraf�na bir kar��l�k ta�lar�n d��endi�i �ok sade ve bir o kadar da etkileyici bir kabristan. �lk nesil g�zide sahabelerin medfun oldu�u mezarl��� gezmek insan� o zorlu y�llarda zoru ba�aran yi�itleri g�pta ile anman�z� ve yad etmenizi ve de izlerini takibe y�nelik y�k�ml�l���n�z� hat�rlatmaktad�r.

    �zetle; Tavaf'ta, Say'da, Arafat'ta, Me�'ar'da, Mina'da/Cemarat/�eytan ta�lamada, her renkten-dilden-co�rafyadan �mmet selini ve izdiham� m��ahade ettim ve bu selin vahyin g�lgesinde in�a olunmu� bilin�li/�uurlu �ahsiyetlerden olu�tu�unu bir an d���nd�m ve dedim ki �mmet o zaman izzetli ger�ek �mmet olurdu ve zalimlerin uykular� ka�ard�, l�kin, sek�ler ya da diktat�ryal y�netimlerin yardak��lar� olan din t�ccarlar�n�n y�nlendirmesiyle ve dahi Suudi y�netiminin hayata m�dahil olmayan din tasavvurundan m�lhem Hacc�n ruhunu, amac�n�, i�levselli�ini titizlikle yok edip �abloncu/�ekilci formata mahkum etmesi dolay�s�yla bu insan seli ne yerel ne k�resel ne de Suudi y�netimini hiii�� rahats�z etmemektedir.

    Kabe'nin �n�nde Rahman'a ''bu beldelerin y�netimini senin Has kullar�na nasip et ve bu zalimlerin elinden kurtar'' diye niyazda bulundum. Bu beldeler dini Allah'a has k�lan HAS kullar�n eline ge�ti�ini bir d���nelim. Yery�z�n�n b�t�n co�rafyalar�ndan gelen her renk ve dilden milyonlar�n samimiyetle/i�tenlikle/�zlemle akt��� ve yakla��k bir ay kald��� b�ylesi bir ortam� her dilden muhatablar�na davette bulunacak tevhidi-nebevi-�mmetci yetkin �nc�lerin/m�belli�lerin canh�ra� bir �ekilde nasihatte bulunduklar�n� ve merhametle hizmet edildiklerini bir hayal ediniz.

     Rabbimiz, bizi ba���la, salih amelleri bize sevdir/kolayla�t�r ve can�m�z� m�slim olarak al.