Kudüs-Der tarafından, İslam'ın kutsallarına yapılan saldırıları lanetlemek amacıyla Hollanda konsolosluğu önünde protesto eylemi yapıldı. İslam düşmanlarının kınandığı protestoya ilgi büyük oldu.

Protestocu Müslümanlar adına okunan bildiride şu cümlelere yer verildi: "İnsanlık tarihinin başlangıcından bu yana kesintisiz sürmekte olan hak ve batıl savaşı günümüz dünyasında tüm şiddetiyle devam etmektedir. Geçmişte ilahi risalete karşı Nemrud, Firavun ve Ebu Lehep gibi putperest tağutların önderliğinde sürdürülen saldırganlık, günümüzde ABD-İngiltere-İsrail şeytan üçgeni ekseninde ve buna diğer Batı ülkeleri de destek vermektedir. 

İslam dünyasına karşı küresel bir haçlı savaşı başlatan Amerika’nın Afganistan ve Irak’ta, Siyonist İsrail rejiminin ise Lübnan ve Filistin’de İslami direnişler karşısında uğradığı büyük bozgun, dünya küfür ve şirk cephesinde aynı zamanda büyük bir psikolojik yıkıma da yol açmıştır. 

Bu yenilgi ve bozgun dolayısıyla daha da azgınlaşan ve daha da küstahlaşan emperyalist ve Siyonistler askeri saldırganlıklarının yanı sıra, propaganda ve psikolojik savaş mekanizmalarını da devreye sokarak şeytani uşaklarının eliyle İslam’ın mukaddes değerlerine alçakça saldırmaya yönelmişlerdir. 

Bugün Danimarka, İsveç ve Hollanda da sözde ifade özgürlüğü kılıfı altında alemlere rahmet olarak gönderilen Hz. Resul-i Ekrem (s.a.v) ve Rabbimizin kitabı Kur’an-ı Kerim’e yönelik sergilenen şeytanca düşmanlıkların, hakaret ve aşağılamaların ardında yatan sebep, İslami direniş cephelerinde alınan yenilgilerin psikolojik savaş yöntemleriyle intikamını alma arzusudur" ifadelerine yer verildi. 

"Kimdir terörist, nedir terörizm! Amerika ve İsrail’den daha büyük terörist, batı emperyalizmi ve siyonizmden daha vahşi bir terörizm mi var?" diye sorulan bildiride şu ifadeler yer aldı: "İslam ülkelerinin işgal eden, on binlerce, yüz binlerce masum ve savunmasız insanı katleden sizler, işgalciler, mütecavizler, caniler, kan içiciler, şimdi de kalkıp tam bir utanmazlıkla Kur’an’a saldırıyorsunuz. Çünkü biliyorsunuz ki, bu Kur’an-ı Kerim sizin gibi insanlık düşmanlarına karşı direnişi emrediyor; bu Kur’an-ı Kerim yeryüzünde gerçek anlamda adalet ve özgürlüğü emrediyor; bu Kur’an-ı Kerim fesat, azgınlık ve zorbalıkların kökünün kazılmasını emrediyor; bu Kur’an-ı Kerim zulüm ve şirk üzerine kurulu düzenlerin yıkılmasını emrediyor; bu Kur’an-ı Kerim sizlerin iddia ettiği sahte barışı değil, insanlığın esenlik ve huzurunu istiyor."

Bu arada eylemin ardından gazeteci Nureddin Şirin gözaltına alındı.

Gösteri sırasında bir konuşma yapan Nurettin Şirin,  emniyet güçlerinin ortamı sık sık germeye çalışmasına rağmen olaysız şekilde protestocuların dağılmasından sonra polis tarafından gözaltına alındı.

İstanbul Başsavlığıcının Şirin hakkında, basın bildirisinde geçen "zalimler pek yakında nasıl bir inkılab ile devrileceklerini bileceklerdir!" ayetini delil göstererek, 'suçu ve suçluyu övmekten' suç duyurusunda bulunduğu bildirildi.

Nureddin Şirin, gözaltına alındıktan sonra  yaptığı açıklamada şunları ifade ett: "Hazreti Resulüllah'a ve Kuran'a karşı yapılan hakaretleri protesto etmek bu şeytanlıkları lanetlamek ve alçakca saldırılara kalkışanların cezalandırılmasını istemek suç ise bir müslüman olarak ben gelmiş geçmiş en büyük suçlu olmaya hazırım." (Kudüs Yolu)