

SİYER

Yine, biliyoruz ki, Peygamberimiz nübüvvetle şeref bulduğunda ve İslam yayılmaya başladığında Mut’im: “Ben Muhammed’e inanan bir adamın kızını evime gelin olarak almam” diyerek nişanı geri atmış ve bu olaydan birkaç sene sonra da Peygamberimiz, Hz. Aişe ile nişanlanmıştır.

Neticede tamamı İbn İshak’ın anlatısına dayanan söz konusu anlatımlarda yer aldığı gibi, hakem tayin edilen Sad b. Muaz’ın hükmünün “kabilenin yetişkin tüm erkeklerinin öldürülmesi” olması ve Rasulullah’ın da bu hükmü onaylaması gibi bir anlatı, Kur’an’ın hem genel/külli adalet ve merhamet ilkelerine, hem de bu konudaki cüz’i ifadelerine açıkça aykırıdır.

Her konuda olduğu gibi Siyer konusunda da temel kaynak Kur’an’dır, Kur’an olmak durumundadır. Kendisinde şüphe olmayan yegâne kaynak olan Kur’an, bu biricik niteliği sebebiyle her bilginin, haberin kendisine arz edilmesi gereken bir konumdadır. İlk neslin algısında aktif olan bu bilinç ve pratik, maalesef sonraki dönemlerde yitirilmiş ve devreden çıkmıştır. Aksine Kur’an naslarını rivayetler üzerinden anlama ve yorumlamaya yönelinmiştir.

Bu makalede biz, öncelik noktasında bu irtibat ve bağın mahiyetini anlamaya gayret göstereceğiz, inşaallah. “Siyer mi Kur'an'a tâbidir, Kur'an mı Siyer'e?” sorusunu şu konular üzerinden cevaplamaya çalışacağız...

Ahmet Cevdet Paşa’nın altı ciltlik ünlü Kısas-ı Enbiya ve Tevarih-i Hulefa (Peygamber Kıssaları ve İslam tarihi) adlı eserinde Hz. Peygamberin vasıfları da anlatılır.

İslam Tarihçileri Derneği Başkanı Doç. Dr. Tahsin Koçyiğit, “İslam tarihi en iyi Kur’an-ı Kerim merkeze alınarak öğrenilir” dedi.

Efendimiz (sas) ashabının usanmaması için nasihatte bulunmak ve öğretmek için münasip vakit ve hâlleri göz önünde bulundururdu. Her hususta olduğu gibi bu hususta da itidalli (orta yolu gözeterek) hareket ederdi; bu şefkatinin bir yansımasıdır.

Bir muallim olarak gönderilen Allah resulü (sav) genel olarak tüm eğitim ve öğretim işinde, özel olarak da, gerek Darü’l-Erkam’da, gerek Suffe Mektebi’nde iki Esma-i İlahiyyenin gölgesinde hareket etmeye çalışmıştır. Bu iki Esma-i İlahiyye çok önemlidir ve bir muallimin hayatında gerektiği kadar yer almalıdır.

Venhar Kur’an Evi Siyer okumalarının 05 Ocak 2019 tarihli konuşmacısı, Erzurum At. Üniversitesinde görev yapan Prof.Dr.Mustafa Ağırman idi. Armağan "Değerli dostlar, mucizelerle örülmüş bir hicret yerine örnek alacağımız bir hicret anlatmak istiyorum sizlere" diyerek Hicret'i anlattı.
Makaleler
Hava Durumu