��kr� H�SEY�NO�LU

25 Mart 2011

SEN�N QULHUN SANA, BEN�M QULHUM BANA!

Y�llar önce ya�anm�� bir köy an�s�yla yaz�ya giri� yapal�m… Rabbim selamet versin, akrabadan Çe�minaz hala, muhtemelen büyük bir heyecan ve gayretle �hlâs Sûresi’ni ezberliyor. Sûreyi do�ru ezberleyip ezberleyemedi�ini teyid amac�yla da, o dönem Erzurum Yüksek �slam Enstitüsü’nde ö�renim gören ve yaz tatili için köyde bulunan akrabadan bir gence, okuyu�unu dinlemesini rica ediyor.

 

Buraya kadar her �ey yolunda gidiyor. Çe�minaz hala �hlâs Sûresi’ni bitirince, �slam Enstitüsü ö�rencisi genç, kendisine okuyu�unda baz� hatalar oldu�unu söylüyor ve do�rusunu okumaya ba�l�yor. ��te film burada kopuyor. Çe�minaz hala tepkisini �öyle ifade ediyor: “Senin qulhun sana, benim qulhum bana!”

 

�üphesiz ki, bu güzel Anadolu insan� kendisine hat�rlat�lan gerçe�e kar�� ç�k�yor de�il. Onunki, takdir beklerken ele�tiri almas� kar��s�nda ya�ad��� hayal k�r�kl���n�n anl�k bir d��avurumundan ibaret.

 

Oysa bugün, “hakikatin göreceli�i” varsay�m�na dayanan postmodern rüzgârlar�n etkisiyle kimi çevrelerde gittikçe yayg�nla�an “Herkesin Kur’an’dan anlad��� kendine!” �eklinde özetleyebilece�imiz bir yakla��mla kar�� kar��yay�z ve bu yakla��m sahipleri “Senin qulhun sana, benim qulhum bana!” söyleminde gayet iddial� ve �srarl�lar.     

 

Evet, insanl��a nizam verme iddias�ndaki Bat� akl�n�n1, t�kanan ve hakikatin yegâne temsilcisi olma iddias� i�lerli�ini kaybeden modernizm sonras� için üretti�i postmodernizmin etkisiyle ortaya ç�kan bu yakla��m, son dönemlerde daha fazla dillendirilmeye ba�lanm�� durumda.

 

Bilindi�i gibi, içerisinde bulundu�umuz zaman diliminin popüler felsefesi postmodernizm, mutlak do�ru kabul etmeyen, hiçbir konuda tek bir hakikatten söz edilemeyece�ini öne süren bir anlay��� ifade etmektedir.

 

Herkesi ba�lay�c� ortak bir kayna�a iman etmeyen Bat�l�lar ve Bat�ya iman eden seküler kesimler için bu tür felsefi aray��lar tabii ki anla��labilir niteliktedir. Fakat, Âlemlerin Rabbi’nin ö�üt al�ns�n diye kolayla�t�rd��� apaç�k kitab� Kur’an’a2 iman eden Müslümanlar aras�nda bu tür anlay��lar�n etki uyand�r�p taraftar toplamas� ola�an bir durum olmasa gerektir.

 

Bu anlay�� Müslümanlar aras�nda o kadar etkili olmaya ba�lad� ki, art�k herhangi bir konuda Kur’an’a at�f yapmak veya Kur’an’�n ölçülerini hat�rlatmak, dayatmac�l�k ve diktecilik olarak yaftalan�r oldu. Gündeme gelen bir konu hakk�nda Kur’an’�n ölçülerini hat�rlatmak istedi�inizde, baz� muhataplar�n gündeme getirilen âyetlerin mesajlar� üzerinde müzakere etmek yerine hemen söz konusu postmodern reflekse yönelip, “O sizin yorumunuz” diyerek i�in içinden ç�k�verdi�ini görüyorsunuz.

 

Rabbimizin “Hablullah” olarak niteleyip topluca sar�lmam�z� emretti�i3 Kur’an’�n, Müslümanlar�n ortak referans� olma özelli�i ve ba�lay�c�l���, “Herkesin Kur’an’� kendine” �eklinde özetlenebilecek bu yakla��mla zay�flat�l�yor, etkisiz ve i�levsiz hale getiriliyor.

 

Bilindi�i üzere bugüne dek Kur’an mesaj�n�n önündeki engel daha çok geleneksel din anlay��lar�ndan kaynaklanan “Kur’an’� herkesin anlayamayaca��” �eklindeki yakla��md�. Ço�u zaman muhatab�n�za Kur’ani bir ölçüyü hat�rlatt���n�zda, herhangi bir konuyla ilgili bir âyet-i kerimeyi referans gösterdi�inizde “Biz anlamay�z, hocalar anlar!” mahiyetindeki tepkilerle kar��la��rd�n�z.

 

Bu anlay�� �imdilerde büyük ölçüde a��ld�. Düne kadar Kur’an meâli okumay� sapma sebebi olarak gören birçok geleneksel anlay�� sahibi çevre �imdi meâl okumay� te�vik eder duruma geldi. Art�k Kur’an mesaj�n�n önündeki en güçlü engel gelene�in “Kur’an’�n anla��lmazl���” iddias� de�il. Onun yerine, ölçüyü, postmodernizmin “hakikatin göreceli�i” ölçüsüzlü�ünde arayan, vahyin net ve apaç�k ölçüleriyle modern ve postmodern kuramlara yakla�mak yerine, söz konusu kuramlarla vahye yakla�may� ye�leyenlerin flula�m�� zihni alg� ve duru�lar� Kur’an mesaj�n�n önüne dikiliyor.

 

Mesele öyle bir hal ald� ki, art�k Müslümanlar aras�nda bile Kur’ani ilkeleri gündeme getiremez olduk. Herhangi bir konuda Kur’an’dan bir âyet okudu�unuzda “kendi yorumunu herkese dayatmak” gibi ithamlarla kar��la��veriyorsunuz. K�sacas�, ayn� Kitab’a iman etti�iniz bir insana o Kitab’dan bir ölçüyü hat�rlatman�n alabildi�ine zorla�t��� bir dönemden geçiyoruz.

 

Hat�rlanaca�� gibi, birkaç y�l önce Avrupa Birli�i’nin iste�i do�rultusunda resmî vesayet alt�ndaki camilerde okunan hutbelerde, “Allah kat�nda (yegâne geçerli) din �slam’d�r…"4 âyet-i kerimesinin okunmas� yasaklanm��t�. Çünkü bu âyet-i kerime hakla bât�l�n aras�n� kesin çizgilerle ay�r�yor, “hakikatin çoklu�u” ölçüsüzlü�ü yerine, “hakikatin tekli�i” ölçüsünü hat�rlat�yordu. ��te, son zamanlarda postmodern rüzgârlar�n etkisiyle yayg�nla�an “Herkesin Kur’an’dan anlad��� kendine” yakla��m� da, Kur’an’�n çizdi�i aç�k ve net çizgilerin hakla bât�l� uzla�t�rma çabalar� kar��s�nda olu�turdu�u engeli ortadan kald�rman�n farkl� bir versiyonu olarak i�lev görüyor.

 

Eskiden “Abdestsiz dokunulmaz”, “Elimize al�rsak sayg�da kusur edebiliriz”, “Biz anlayamay�z” gibi gerekçelerle ellerden, zihinlerden, kalplerden ve hayat alanlar�ndan uzak tutulan Kur’an, �imdilerde apaç�k ve kolayla�t�r�lm�� bir hayat k�lavuzu oldu�u Rabbani beyanlar�na ra�men, her okuyan�n farkl� sonuçlar ç�karmas�na müsait bir felsefe kitab� muamelesine tâbi tutularak benzer bir i�levsizle�tirilme operasyonuna maruz b�rak�l�yor. Kimi Müslümanlar da, insanl���n yegâne hidayet rehberi Kur’an’� iddias�z ve etkisizle�tirmeye yönelik bu yakla��ma ortakl�k edebiliyorlar.

 

Bilindi�i gibi Kur’an mesaj�n�n ilk muhatab� Mekke toplumuydu ve Mekke oligar�isinin Kur’an mesaj�n�n topluma ula�mas�na engel olmas� için dü�ündü�ü tedbirlerden biri Kur’an okundu�unda onu kaba gürültüyle bast�rmaya çal��mak �eklindeydi.5 Günümüzde ise bu “gürültü”nün postmodern biçimleriyle kar�� kar��ya bulunmaktay�z. Üstelik Kitab’a iman eden bir k�s�m insan�n da kendisini bu rüzgârlara kapt�r�p gürültücülerin söz konusu postmodern tamtamlar�na i�tirak etti�ini görmekteyiz.

Kur’an’�n her an hayata müdahil olmas� özelli�ini ve Müslümanlar için nihai referans kayna�� i�levini pratikte devre d��� b�rakan bu yanl�� yakla��ma kar��, Kur'an'�n Kur’an’la tan�n�p tan�t�lmas� için gayret göstermek gerekmektedir.

 


1. Burada, Bakara Sûresi 11-12. âyetleri hat�rlamakta fayda var.

2. Kamer 54/17, 22, 32, 40, Hicr 15/1, Hacc 22/16, �uara 26/2, Neml 27/1, Kasas 28/2, Yasin 36/69, Duhan 44/2

3. Âl-i �mran 3/103

4. Âl-i �mran 3/19

5. “�nkâr edenler dediler ki: ‘Bu Kur'ân'� dinlemeyin, o okundu�unda gürültü edin, belki ona gâlib gelirsiniz.”(Fussilet 41/26)