Bilal KUL

11 Kas�m 2009

DO�RU YOLA G�T�REN LOKOMOT�F

Herkesin dilinde bir laf: “Müslümanlar�n gerilemesi, zelil hallere dü�mesi teknikten ve bilimden uzak kalmaktan”. Bu yaz�y� yazmadan evvel de çok sevilen ve çok satan bir ayd�n�n bir gazetede ki kö�e yaz�s�nda ayn� tespite rastlad�m. Bu de�erli ayd�n�m�z yaz�s�nda �srail (terör devleti) ve bu terör kar��s�nda çaresiz kalan Filistin halk�n� örnek veriyor.

 

Müslüman co�rafyan�n bilim ve teknikten gerekti�i kadar nasiplenemedi�i tart��ma gerektirmeyen bir hakikat. Hatta bat�n�n daha fazla kalk�nmas� ve ilerlemesinde �slam co�rafyas� ve di�er 3. dünya topraklar�nda do�up büyüyen bilim insanlar�n�n büyük katk�lar� var. Fakat ben bat� kar��s�nda ki acizli�imizi bilim ve teknikten uzak olmaya ba�lamay� çok kolayc� buluyorum. Bu bana biraz topu taca atmak gibi geliyor. Akl�m erdi�inden beri bize hep böyle söylendi ve bu ilerlemenin sa�lanmas� için çaba sarf edildi�i eklendi. Nihayetinde bu bilginlerin önemli bir bölümü Müslüman (?) insanlard�. Ancak bir türlü istenen ilerleme sa�lanamad� fakat bo� durulmu� de�il. Özellikle tüketime dayal� “teknoloji” de hiçbir bat� ülkesinden geri say�lmay�z. Cep telefonu, televizyon, araba, güzellik ürünleri ve hakeza…

 

Anla��l�yor ki bizim sorunumuz yaln�zca bilim ve teknikten uzak olmak de�il. Çünki tüketime dayal� bilim ve teknik varsa neden kulland�klar�m�z� üretemeyelim? O halde sorun ne? �slam co�rafyas�n� gözümüzün önüne bir getirebilirsek ilk göze çarpan “birlik” meselesi olur galiba. Cünki huzur dolu günlerimize bir bakarsak bu büyük co�rafyada bir iki devlet görürüz ancak.  ï¿½imdiyse irili ufakl� onlarcay�z.

 

Mesele sadece bir olamamak de�il tabi daha ba�ka �eylerde var. Mesela bilim ve teknikte dünyan�n en ileri devletlerinden biri olan Rusya y�llard�r bir avuç Çeçenistan’� i�gal edemedi. Rusya’n�n özellikle askeri alanda ki gücü inkâr edilemez ve buna mukabil biz�M Çeçenistan’�n da her alanda oldu�u gibi askeri alanda da yokluklar içinde oldu�u ortadad�r. Peki, o vakit neden Rusya y�llard�r bu i�gali bitiremedi? Benzer bir örne�i de Afganistan ve daha ba�kalar�… Birde bize hiçte �rak olmayan Irak’a bakal�m. Bilim ve teknik devi Amerika Birle�ik Devletleri bu sefil, bu yoksul ülkeye sava� açt�. Bu sava� ilan edildikten sonra o büyük �eytan günlerce umm kas�r denilen bir kasabada kar��la�t��� direni�i k�rmak için u�ra�t�. Ve fakat nas�l olduysa bu kasaba dü�tükten sonra Ba�dat dâhil tüm Irak dü�tü.

 

Bütün bunlar� birbirine ekleyince yap-boz tamamlan�yor galiba. Bir �ey eksik kal�yor onun ad�n� da söylemeye hepimiz korkuyoruz.  Bizler yani Müslümanlar Furkan’a s�ms�k� sar�lsak ve Allah’� (c.c.) günün yirmi dört saatinde Rab olarak tan�sak ve itaat etsek… Kendi dinimize olan �MANIMIZI tazelesek ve hep taze tutsak… ��te o gün azlar�n çoklara galip geldi�ini ve dünyaya huzur da��tt���na �ahitler oluruz. Hani büyük mütefekkir ve �air Akif diyor ya istiklal �iirinde:

 

Ulusun, korkma! Nas�l böyle bir �MANI bo�ar,

“Medeniyet!” dedi�in tek di�i kalm�� canavar?

 

�unu her Müslüman bilir ki milim ve teknikte ilerlemek ve hep daha iyiye ula�maya çal��mak �slam dininde nass ile vaaz edilmi� bir vazifedir. Amma bilim ve tekni�e olan inanc�m�z iman�m�zdan evvel gelmemeli. Bizler önce imanl� bir nesil yeti�tirmeliyiz. Öyle ki bu imanl� nesil bilim ve teknikte ilerlemeyi dinin vaaz etti�i bir görev olarak bilmeli bu görevi de aynen ibadetleri gibi yerine getirmeye gayret göstermeli. Yeti�tirilen nesil imandan bihaber olursa silahla kazan�lan zafer hiçbir i�e yaramaz. Bu hal tecrübe ile sabittir ve Bakiler’e bu tecrübe �u �iiri söyletmi�:

 

Sava�ta çi�netmedim hilali dü�manlara

Bar��ta dü�tü üstüme gölge gölge haç

 

Bilim, teknik, sanat, zafer… Hepsi birer vagon, bu vagonlar� çekip sürükleyen ve do�ru yere götüren lokomotifse �MANDIR.

 

Selam umut ve dua ile…