BU D�NYAYI DE���T�RMEL�Y�Z

Modern ça��n insan� bunal�m içerisinde, modernite ile gelenekselli�in, �slam ile laikli�in,  dünya ile ahretin ortas�nda k�sm��, k�st�r�lm�� durumda. Ne dünyalar�n� mamur edebiliyorlar, ne ahretlerini dü�ünüyorlar. Zengininden fakirine, i�çisinden i� verenine bir, �ikayetler manzumesi sürekli kulaklar�m�zda yank�lan�yor. Tv haberlerinde olumlu bir habere rastlamak neredeyse mümkün de�il, hangi kanal� seyretseniz mutlaka insan�n ve toplumun bozuklu�una dair yüzlerce haberle kar��la��yorsunuz. Huzursuz insanlar�n uykusuz gecelerini adeta kendi bünyenizde bir maraz gibi hissederek yatt���n�zda yata��n�zda rahats�z oluyor, ayn� keder ve ac�y� bire bir ya��yorsunuz.

�nsanlar�n inanca dair zafiyetleri ve pi�manl�k ifade eden sözleri, dillerinden a�a�� kursaklar�na inmiyor bir türlü. Kime dokunsan�z bin bir figanla ahlar�n� feryat ediyor. Allah ile aralar�na çekilen duvarlar� bir türlü a�am�yorlar.

Bu dünyan�n, bu düzenin, bu bozuk çark�n de�i�mesi gerek ve bu dünyay� de�i�tirecek olanlarda bizleriz, yani Müslümanlard�r. Yüce Allah de�i�tirin diyor, mücadele edin, kald�r�n bütün be�er ilahl� dinleri yeryüzünden, yaln�zca benim dinim egemen olsun diyor. “Sizin elinizle bu düzeni de�i�tirmek istiyorum” diyor.

Evet de�i�mesi gerek, ne varsa a��r aksak giden, Yüce Allah’a ra�me,n Allah’�n hükmünü tan�mayan, Allah’a ra�men ya�ayan örf ve ananelerin, gelenek ve göreneklerin, dü�ünce ve duygular�n, yanl�� din alg�lar�n�n, seküler anlay��a dayanan çevre kültürünün, rasyonel ve hümanist dü�üncelerin de�i�mesi gerek.

Ne kadar gözü ya�l�, yokluk ve sefalet çeken, gündüzleri cefa, geceleri kah�r olan, yetimler, öksüzler, dullar yani yeryüzünde ne kadar mazlum varsa inleyen, bütün mazlumlar için bu dünyay� de�i�tirmeliyiz.

Yeryüzünü saran ifsat çemberini, fitne-fesad�, müstekbirlerin iktidar koltuklar�n�, emperyalistlerin sömürü çarklar�n�, kumar, fuhu�, içki tezgahlar�n�, velhas�l insanl��a kan kusturan bütün gayri me�ru odaklar� yeryüzünden temizlemeliyiz.

Ülke-ülke, �ehir-�ehir, cadde-cadde, sokak-sokak, ev-ev, kap�-kap�, gizili-gizli, aç�k-aç�k, gece ve gündüz ama hiç durmadan bu dünyan�n de�i�mesi için cehd ve gayret etmeliyiz. Her kim varsa ula��labilen, konu�tu�umuz selam verdi�imiz, el kald�r�p esenlik diledi�imiz, inand�klar�n� sorgulatmal�y�z.

Dü�ünleri, ni�anlar�, sünnetleri hay�rlar�, sa�l�kl�lar� hastalar� bir-bir gezip bozuk düzenin ipli�ini pazara ç�karmal�y�z. Bir yandan alabildi�ine yokluk, bir yanda alabildi�ine israf bir düzenin bütün adaletsizli�ini mazlumlar�n önüne sermeliyiz. Köy kahvelerinde oturan boynu bükük insanlara, heybesi omzunda �rgatlara, aln� k�r��m�� ya�l�lara, yeni yetme delikanl�lara, yeryüzünde ya�ayan bütün insanlara, ilahi olan� iletmeliyiz.

Bu düzen de�i�meli, de�i�tirmeliyiz. �lah� be�er olan bütün dinlerin yeryüzünden hükmü kalkmal�, kald�rmal�y�z. Bu bir görevdir, farizad�r, vecibedir, mecburiyettir, hedeftir, ç�tan�n seviyesidir, ilahi bir emirdir. “Yeryüzünde fitneden eser kalamay�ncaya ve din tamamen Allah’�n oluncaya kadar…” mücadeledir.

Her dü�ünde, her cenazede, hastanelerde, huzur evlerinde, parklarda, bahçelerde, kahvelerde, kafelerde, dü�ünlerde, hay�rlarda, odunsuz ocaks�z evlerde, mazlum-mustazaf gariplerin yan�nda hep olmal�y�z, bu düzen de�i�ene ya da bu yolda ölene kadar, kim varsa nefes alan bizden haberdar olmal�, biz her yerde olmal�y�z.

Ya�l� genç demeden, kad�n erkek ay�rmadan, kimseyi d��lamadan ama yanl��lar�n� da onaylamadan ve ilmek-ilmek, nak��-nak��, dü�üm-dü�üm derler ya i�te öyle sab�rla sebatla hakk� hayk�rmal� bu bozuk düzenin bozuklu�unu anlatmal�y�z.

Bu dünya düzeni de�i�meli, bizler bunun için var�z, amac�m�z, hedefimiz, gayretimiz, samimiyeti ku�anm�� bir ihlasla, cahiliye denen bu illetin tahakkümüne son vermeliyiz. Hiçbir �ey eskisi gibi, olmamal�, böyle gelmi� ama böyle gitmemeli, her birimiz, “Ben var�m, öyleyse bu düzen de�i�ecek” diyerek sahada aktif rol almal�.

Bizim kar��m�zda, ne demokrasi ne laiklik, ne fa�izm ne Kemalizm, ne sol görü� ne de sa� görü� direnme gücü gösteremez, çünkü biz Allah’�n (c) dinini hükümran k�lma derdindeyiz ve biz Hakk� temsil ediyoruz. Hak kar��s�nda bat�l�n hükmü nedir ki? O yüzden ey Müslümanlar, bu düzeni de�i�tirece�iz.

Bütün resullerin örnekliklerini ku�anarak, vahyin ilahi kuvvetini kalbimize nak�ederek sab�rla, dirençle, azimle, Nuh(as) gibi, �uayb(as) gibi, Hud(as), �brahim(as) gibi, Yusuf(as)  gibi ve alemlere rahmet Muhammed(as) gibi, korkmadan, y�lmadan, bo� vermeden, aray� so�utmadan, gece demeden, k��-yaz beklemeden, i�lerimizden, dünyal�k me�galelerimizden, günü birlik kazan�mlar�m�zdan, fedakarl�k yaparak ve hiç durmadan bu bozuk düzenin de�i�mesi için var gücümüzle çabalayaca��z.

Allah (c), bizim ellerimizle kafirlere azap etmek istiyor, bu cahiliyeyi bizim ellerimizle de�i�tirmek istiyor. Bu bir lutuftur, nimettir, bize verilen eri�ilmez bir derecedir, sonu mükafatt�r, ba���lanmad�r, altlar�ndan �rmaklar akan cennetlerdir ve Allah’�n (c.) fazl�ndan fazlas� da vard�r.

Allah(c.c.), sabikun olmam�z� istiyor, bu düzen öncülerle de�i�ecek diyor ve öncülerin nimetlerini daha çok zikrediyor. Kur’an�, Rasulullah’�(s.v.a.), adaletin ya�and��� örnek nesli, gündemle�tirerek, zulümlerden b�km��, materyalist dü�üncenin kölesi, hümanist dü�üncenin oyunca��, sahte ilahlar�n mecburi kullar� olan insanlara, “��te bizim düzenimiz ilahidir, Hakt�r, Adildir, Allah’tan gelmi�tir, kullar�n� en iyi bilen Allah’t�r” diye ilan etmeliyiz.

Bakkal�m�za, berberimize, manav�m�za, asgari ücretli yak�n�m�za, üniversiteli gencimize, uydurma müfredatlar� uygulayan ö�retmenimize, kapitalist sistemin egemenli�inden y�lm�� esnaf�m�za, al�n teri sömürülen i�çimize, bir maa��ndan bin vergi al�nan memurumuza, e�i aylard�r i�siz kad�n�m�za, “Bu düzen sömürü düzenidir, Hak olan Allah’�n nizam�d�r” diye anlatabilmeliyiz.

“Bakmay�n paketlere, aç�l�mlara, bireysel özgürlüklere ve haklar�n verildi�ine, arada bir ayet okumalar�na, ba�örtüsünün serbest b�rak�ld���na, Ya Allah, Bismillah demelerine. Bunlar bir yandan Bismillah derler, bir yandan da Hakimiyet milletindir derler. Bir yandan dindar nesil derler, bir yandan laiklik ihraç etmek isterler, bunlar yalanc�d�r, bunlar ikiyüzlüdür, onun için bu düzen de�i�melidir” diye hayk�rmal�y�z.

Dönü�türmeliyiz toplumu, dönü�türme mücadelesi vermeliyiz, insanlar Kur’andan, peygamberden habersiz, bilmiyorlar, habersizler, habersiz ya�am��lar, biz haberdar etmeliyiz, önlerine servis etmeliyiz, i�imiz bu, gücümüz Allah(c.c.), bunun için var�z, bunun için ya�amal�y�z, bilenlerimiz, a�abeylerimiz, hocalar�m�z toplumun içinde olmal�, hayat� varo�larda ya�amal� ve bu düzeni de�i�tirmeliyiz.

Art�k gidiyorlar, sallan�yorlar, ayakta zor duruyorlar, ekonomileri bitti, cesaretleri bitti, dirençleri bitti, ideolojileri iflas etti, sömürüleri kesildi-kesiliyor. Allah(c.c.) güçlerini, ak�llar�n� kar��t�rd�, tuzak kuruyorlar tuzaklar� tutmuyor, her kurduklar� tuza�a kendileri dü�üyor, her yerde direni� her yerde isyanla kar��la��yorlar. Art�k vakit bizim vaktimiz, bu düzeni de�i�tirmeliyiz.

Bu dünya düzeni de�i�meli, bireysel de�il, el-ele, kol-kola, yürek-yüre�e, el birlik beraberce, bölünmeden parçalanmadan, saflar�m�z� s�kla�t�rarak, dü�üncelerimizi birle�tirerek, gücümüzü toplayarak, izzet ve �erefin Allah’�n, Resulünün ve iman edenlerin yan�nda oldu�u bilinciyle s�hhatli bir vücut gibi hareket ederek, bu “Yeni Dünya Düzeni” denen köhnemi� yap�y� de�i�tirmeliyiz.

Ne varsa cahiliyeye ait, anlay��, de�er, ölçü-kriter, yasa-kanun, aç�l�m-paket, cahili hak ve özgürlükler, k�sacas� ne varsa cahili olan, ilah� be�er olan, hepsini tarihin çöplü�üne at�p yeni bir ilahi nizam kurmal�y�z. Bunu hep beraber birlikte yapabiliriz.

Bizler bu cahili düzeni de�i�tirmeye talibiz, çünkü bizler Müslüman�z.