Darbeciliğin patenti Atatürkçü, laik, ulusalcı subaylara aittir

Atatürkçü ve laik zihniyetin orduya hâkim kılınmasıyla bu tür darbelerin engelleneceği gibi gülünç iddialar, hiç utanmadan ortaya atılıyor. Laiklikten ve Atatürkçülükten taviz sonucu, Gülenistlerin orduda bu derece kadrolaştıkları gibi ahmakça ifadeler kullanılarak Ergenekoncuların önü açılıyor ve ordudaki güç dengesi bir darbeci cuntadan diğerine doğru kaydırılıp halkın can feda ederek gerçekleştirdiği direnişin elde ettiği sonuç etkisiz hale getirilmeye çalışılıyor.

15-07-2019


Son darbe sürecini müteakip, darbeyi püskürten halk kitlelerinin nezdinde yerlerde sürünen TSK'nın itibarını kurtarmak için, sanki darbeci sadece Gülenist kadrolarmış ve bunlar da ordu içinde çok küçük bir azınlıkmış, aslında ordu büyük çoğunluğu itibariyle "pirüpak", "sütten çıkmış ak kaşık"  darbelere karşı halkın yanındaymış gibi bir zorlama imaj çalışması içine girildiğini ibretle gözlemlemekteyiz. Üstelik Doğu Perinçek'in başını çektiği Atatürkçü laikler ve Balyozcu, Ergenekoncu Atatürkçü darbelerin faili konumundaki bazı emekli subay ve generaller ise, toplumun bu son darbenin önlenmesini Atatürkçü subaylara borçlu olduğu ve ordunun bu kadrolara teslim edilmesi gerektiği gibi, toplumu ahmak yerine koyan saçmalıklar sergileniyor. Atatürkçü ve laik zihniyetin orduya hâkim kılınmasıyla bu tür darbelerin engelleneceği gibi gülünç iddialar, hiç utanmadan ortaya atılıyor. Laiklikten ve Atatürkçülükten taviz sonucu, Gülenistlerin orduda bu derece kadrolaştıkları gibi ahmakça ifadeler kullanılarak Ergenekoncuların önü açılıyor ve ordudaki güç dengesi bir darbeci cuntadan diğerine doğru kaydırılıp halkın can feda ederek gerçekleştirdiği direnişin elde ettiği sonuç etkisiz hale getirilmeye çalışılıyor. 

Hâlbuki herkesin çok iyi bildiği tarihi bir gerçektir ki, bugüne kadar yapılan onlarca darbe ve darbe teşebbüsü hep Atatürkçülük ve laiklik adına, "laiklik elden gidiyor" sloganları eşliğinde gündeme gelmiştir. Üstelik Gülenistler bile, laik Kemalist ve darbeci zihniyetin egemen olduğu askeri okullarda ve ordu kademelerinde bu hale gelmişler ve darbeciliğin patent hakkının laik Kemalistlere ait olduğu bilinciyle, teşebbüs ettikleri darbenin bildirisini bile Atatürkçü bir dille hazırlamışlardı. Yani aslında bütün darbelerden sorumlu olan Atatürkçü laik Kemalist zihniyet ve bu zihniyetin egemen olduğu TSK Subay kadrosunun büyük çoğunluğudur. Ve hangi cuntanın yapmış olduğundan bağımsız olarak, son darbe dâhil bütün darbelerin arkasında başta Amerika ve İsrail olmak üzere, genelde Batılı emperyalist demokrasiler yer almakta ve çoğu Amerika ve Batıda eğitim almış TSK üst subay kadrosunu "bizim çocukar"a devşirip kendi emperyalist çıkarları için kullanmaktadırlar. Tabii ki bu zihniyeti üretip geliştiren ise, halkın değerlerine aykırı seküler ideolojik Batıcı askeri eğitim kurumları, bu eğitime egemen kılınan ve TSK subay kadrosunu halkına yabancılaştıran katı resmi ideolojik eğitim programları ile TSK'nın kendini halkın üstünde gören, halktan kopuk ve içine kapalı yaşantısıdır. 

2009 yılının Mart ayında Haksözhaber sitesi için yazdığımız "Darbe Çete Düzeninde Genelkurmaya Sorularımız" başlıklı makalemizdeki sorular hâlâ cevaplanmamıştır. Güncelliği ve hâlâ geçerliliği sebebiyle bu makalemizi tekrar yayınlıyoruz. Belki bu süreçte bir cevap bulur. 

Mehmet Pamak'ın makalesini okumak için tıklayın

Etiketler : #Darbeciliğin   #patenti   #Atatürkçü   #   #laik   #   #ulusalcı   #subaylara   #aittir   
YORUMLAR
Henüz Yorum Yok !
İlginizi çekebilecek diğer haberler

Makaleler

Hava Durumu


VAN