
"Ev" Arama Sonuçları

Güncel Fıkıh Sohbetleri: İki Şahitle İkinci Evlilik Meşru Mudur? I Şükrü Hüseyinoğlu

Kolon, bilindiği üzere bir yapının taşıyıcı unsurudur. Dolayısıyla yapı için olmazsa olmazdır. Bir binayı belli sayıdaki kolonlar ayakta tutar ve kolonlar birbirini tamamlar. Birinin yokluğunda diğer kolonlar da işlevini tam olarak yerine getiremez, bu itibarla yapı için hayati risk ortaya çıkar. İşte cihad yükümlülüğü de İslam binası için, herhangi bir yapıdaki ana kolonlardan birine tekabül etmektedir. Kendisi olmadan binanın ayakta kalamayacağı bir ana direk…

Sürdürdüğü onurlu direniş ile gündemdeki yerini kaybetmeyen Gazze, küfür cephesinin yeni mizansenlerinin odağı olmaya devam ederken, İktibas’ın yeni sayısı “Gazze’ye Haramiler Hükmedemez” manşeti ile çıktı.

Yıllardır siyonist ablukası altındaki Gazze’ye ablukayı kırma gayesiyle denizden yaklaşan Sumud filosuna İsrail askeri saldırdı, gemilerde bulunan 47 farklı ülkeden 497 eylemciyi gözaltına aldı. Sadece Marinette gemisinin yoluna devam ettiği bildiriliyor ancak konumu henüz bilinmiyor. Öte yandan İspanya’nın filoya destek için gönderdiği fırkateyninin nerede olduğu da bilinmiyor.

Faruk Köse, beş devletin insanlık üzerindeki İmtiyazını yorumladı

Erdal dostumuz hayatla barışıktı, kendisiyle barışıktı, ailesiyle ve dostlarıyla barışıktı. Çünkü Erdal Allah’la barışıktı. Allah’a imanı tamdı. Hastalıklarından çektiği ızdırap yüzüne aksetse de onu asık suratlı olarak hiç görmedik. Tebessümünü dostlarından hiç esirgemedi. Tekerlekli sandalyeye mecbur bir hayat onun psikolojisini bozmadı. Nice sağlam insanları demokratik uçurumlara atan ‘şartlar’ onu savuramadı, istikametini bozmadı. Sözün özü, Allah’ın Erdal Bayraktar kulu sahih bir akide, temiz bir yaşam ve nebevî çizgiye uygun bir duruşla Rabbinin katına gitti. Kendisine zaman zaman “sen bizim Şeyh Ahmet Yasin’imizsin” derdim. Narin bedeni toprağa verilirken dua eden hocanın aynı sözleri tekrar etmesini, aklın yolu birdir sözünün tecellisi olarak anladım.

İsrail devletinin varlığına karşı yahudi bir kuruluş olan Nutrei Karta International (NKI) isimli topluluğun üyesi, antisiyonist haham Yisroel Dovid Weiss, siyonizmin sadece Yahudilik ilkelerine aykırı olmadığını, aynı zamanda Yahudi toplumunu İsrail’in Gazze ve Filistin’deki eylemleriyle ilişkilendirerek küresel çapta riske attığını söyledi.

Sadece boykot konusunda devletler ve haklar üzerlerine düşeni yapacak olsa, ABD emperyalizmi ve siyonizmin Gazze’deki soykırımı sürdürme takati kalmayacaktır. Siyasi ve askeri fiili müdahalelerde bulunmaktan söz etmiyoruz bakın, sadece boykot sorumluluğu yerine getirilecek olsa, insanlık düşmanı soykırımcı emperyalizm ve siyonizm dize getirilebilecektir.

Rasulullah'ın, üzerinde durulması, anılması gereken "doğumu", bir bebek olarak dünyaya geldiği tarih midir, yoksa vahye muhatap olarak Peygamberlikle görevlendirildiği tarih midir? Bunu da düşünmemiz gerekir.

Siyonist barbarların 7 Ekim 2023’ten bu yana devam eden vahşi saldırılarında Gazze Şeridi’ndeki Filistinli Müslümanların yüzde 10’u ya şehid oldu ya da yaralandı.

Bugün küresel bir mücadele ve ayrışma sahası haline gelen Gazze sahasında Hüseyin (r.a.) ve sâdık yârenleri de sahadadır, Muaviye b. Süfyanlar, Yezid b. Muaviyeler, Ubeydullah b. Ziyadlar da sahadadır, Ömer b. Sadlar da, Kufeliler de… En çok göze batanlar da, kalpleriyle izzet timsali Gazze halkı ve direnişinin yanında, lakin kılıçlarıyla Amerikan emperyalizmi ve onun bölgemizdeki, arz-ı mukaddesteki işgal aparatı siyonizmden yana olanlar ile, kalpleri ve dilleri Gazzelilerden yana olmakla birlikte, fiiliyatta dünyevi endişe, korku ve beklentiler sebebiyle onları çağın Firavunlarıyla, Yezidleriyle başbaşa bırakan Kufelilerdir.

Filistin'e Yürüyüş Platformu, Türkiye dahil bölge ülkelerinin de imza koydukları ve Filistin halkı ve direnişine "1967 sınırları çerçevesinde iki devletli çözüm" adı altında siyonist işgali meşrulaştırma dayatmasında bulunan "New York Deklerasyonu"na dair bir basın açıklamasında bulundu. Açıklamada, "Filistin meselesine çözüm diye ortaya konulan bu yaklaşım, tamamen bir gasp ve işgal varlığı olan siyonist çetenin meşrulaştırılması ve Doğu Kudüs dahil Filistin’in 4’te 3’ünün bu işgal çetesine peşkeş çekilmesi anlamına gelmektedir" ifadelerine yer verildi.

Çünkü iktidar suçlu olduğunu biliyor. Kürecik'iyle, Bakü-Ceyhan'ı, limanları, büyükelçilik ve konsolosluklarıyla vs işbirlikçilik suçunu işlemeye devam etmenin suçluluk psikolojisini yaşıyor.

Bu cümle kurulurken akan görüntülerde Suveyda'daki dükkan tabelaları ise hal diliyle aksini söylüyordu: "Hayır hayır, bu şehirde kontrol ne Suriye devletinin elinde ne de Dürzi milislerin. Kontrol tamamen Amerikan kapitalizminin elinde."

Söz konusu çevrelerin 15 Temmuz okumalarının da iktidarla aynı düzlemde olması da bu açıdan şaşırtıcı değil. 15 Temmuz me'şum darbe girişiminin bastırılmasını sanki bâtıl zail hakkın hakim kılındığı İslam'ın zaferi olarak dillendirebiliyorlar ve bunu yaparken de maalesef Allah'tan hiç korkmuyorlar.

Bugün Türkiye dahil bölge ülkelerinde onlarca Amerikan işgal üssü varsa, bugün ABD ve İngiltere’nin bölgedeki en büyük işgal üssü olan siyonist gasp rejimi bizzat bölge ülkeleri tarafından korunup kollanıyorsa, bunun temelinde 19. asrın sonu, 20. asır başında modern dönemin “Şas b. Kays planı” olarak vizyona konan uluslaşma ve ulus-devletleşme plan-projeleri vardır.

Hüseyin (r.a.) sadakati, Muaviye ve onun Ümmetin başına bela ettiği fâsık oğlu Yezid ihaneti temsil ederler. Hüseyin (r.a.) kevsere, Muaviye ve Yezid ise ebter olmaya talip olmuşlardır.

Beşir Atalay ‘Dünden Bugüne Anılar’ını yayınladı. Beşir Atalay’ın anıları kendisinin, Türkiye’de bilhassa 90’lı yıllardan itibaren ivme kazanan, 2000’li yıllarda tırıs giden ‘sivil demokratik İslam’ diye özetlenebilecek değişim sürecinde en çok emeği geçmiş, kilit isimlerden biri olduğunu ortaya koymaktadır.
Makaleler
Hava Durumu