"Bizden görünenlerle de hesaplaşalım"

Sakarya'daki 240. başörtüsü eyleminde mücadele "vekillerler" ile değil "Asıllar"la kazanılacak mesajı verildi.

18-04-2010


İslam ve Hayat

Sakarya Adalet Girişimi Başörtüsü Platformu, 5. yılında da tevhid, adalet ve özgürlük mücadelesine devam ediyor. Her Cumartesi yapılan eylemlerle Türkiye ve dünya gündemine ilişkin tevhidi bir siyasal tavır almayı ve direniş bilincini diri tutmayı amaçlayan platform adına bu haftaki açıklama Sakarya Dayanışma Derneği tarafından yapıldı. Açıklamada yaşanan son sürece ilişkin olarak "Ülkenin kaderini etkileyen sorunlar karşısında tekrar tekrar başa dönüyoruz.  Farklı iktidar odakları halkın sorunları üzerinden pazarlık yaparak, anlık manevralarla günü kurtaran siyasetler peşindeler. İktidarın, devlet nimetlerini paylaşmak anlamına geldiği bu siyaset anlayışında, öncelik koltuğa mümkün olduğunca yerleşmek, kazanılmış mevzileri(!) kaybetmemek mücadelesinden ibaret. Adalet, demokrasi, insan hakları, açılım v.s. tüm kavramlar, bu kavgada karşı tarafın hamlesini geçersiz kılmak için kullanılan sloganlardan başka bir şey değil. Her gün, her saat kitle iletişim araçlarından yapılan haber bombardımanı halkı sersemletirken, birileri canbaza bak kurnazlığıyla iktidar nimetlerini devşirmeye devam ediyor. Görünen o ki mevcut iktidar mücadelesi, darbeciler ve darbe karşıtları şeklinde basitleştirilemeyecek kadar karmaşık bir oyun…" tespiti yapıldı. 

"Bizden görünenlere hesap sorma zamanı"

"Darbelere karşı olmak, tek başına halkın yanında olmak anlamına geliyor mu" sorusunun gündemleştirilmesi gerektiği ifade edilen açıklamanın devamında şu hususlara vurgu yapıldı: 

"Darbelere ve darbecilere karşı olduğunu söyleyenlere sormak istiyoruz ;yıllarca darbecilerin öncelikli hedefi haline gelmiş, milyonlarca dindar insanın ve Başörtüsünü bir kimlik olarak taşıyanların mücadelesi söz konusu olduğunda neden dut yemiş bülbüle dönüyorlar

Yoksa darbecilere karşı verildiği söylenen mücadelenin oy potansiyeli olarak görülen başörtülüleri ilgilendiren bir tarafı yok mu?

Yoksa tüm bu kavga aslında rant paylaşımı üzerinden yapılıyor da Başörtülülere sadece figüranlık mı düşüyor.

Darbecilere karşı yapılan mücadelenin A.Y.değişikliği ayağında neden Başörtüsüne ilişkin en küçük bir ima dahi yok!?

Tüm toplumu ilgilendiren Anayasa değişikliği gibi bir konuda meseleyi bir takım kadroların ele geçirilmesi şeklinde araçsallaştırarak varılmak istenen yer neresidir. Neden ısrarla HSYK ve Anayasa mahkemesi ne ilişkin tartışmalı düzenlemeleri, toplumun birçok kesiminin onayını almış,nispeten özgürlük alanlarını genişletici maddelerle birlikte paket halinde oylamayı dayatıyorlar.

Ve soruyoruz; darbecilere karşı demokratikleşmeden bahsedenler, Kürt meselesi noktasında dönüp dolaşıp nasıl oluyor da askerle aynı noktada birleşebiliyorlar. Hafta içinde Samsun ve Hakkari’de yaşanan olaylar ve bölgede yapılan askeri yığınak ve hazırlıklar ne anlama geliyor?

Halkın ilgilendiren hayati meselelerde Başörtüsü'nde, emek mücadelesinde ve Kürt sorununda Kemalist rejimle tam bir uyum gösterenler, nasıl oluyor da mesele sadece iktidar olunca arslan kesiliyorlar?

Ve sormak istiyoruz: Böyle bir darbe karşıtlığı ezilenlere ne vaat ediyor?

Dindar camiayı çantada keklik gören bu anlayışla hesaplaşmadığımız sürece, vicdanımıza peruk takarak varacağımız nokta sürekli aşağılanmak ve kimliksizleşmek olacaktır.

Şimdi Kemalist ideolojinin tektipleştirme hizaya sokma Başörtüsü ve İslami kimliği aşağılamaya dönük uygulamalarına karşı ezber bozmanın, sesimizi ve sözümüzü yükseltmenin zamanıdır.

Zaman inacımıza sövenlere ve bizden görünenlere hesap sorma zamanıdır.

Zaman söz ve yetkinin “vekiller”den alınıp “asıl”lara verilmesi zamanıdır.

Zaman elimizi taşın altına koyma zamanıdır." 

Etiketler : #Bizden   #görünenlerle   #de   #hesaplaşalım   
YORUMLAR
Henüz Yorum Yok !
İlginizi çekebilecek diğer haberler

Makaleler

Hava Durumu


VAN