07-10-2020 06:43

Muin Naim: Normalle�me anla�malar�n�n stratejik hedefi, b�lgenin d��man konseptini de�i�tirmektir

Filistinli gazeteci Muin Naim�le, BAE ve Bahreyn rejimlerinin ABD himayesinde siyonist i�gal rejimiyle ger�ekle�tirdi�i normalle�me anla�malar� �zelinde, Filistin meselesinin bug�n� ve yar�n� �zerine bir s�yle�i ger�ekle�tirdik. S�z konusu anla�malar�n stratejik hedefinin, b�lgenin d��man eksenini de�i�tirmek oldu�unu kaydeden Naim; ��u anda b�lgenin d��man� �srail�dir, ama bu anla�ma konseptine g�re yeni d��man T�rkiye ve �ran�d�r� ifadelerini kullan�yor.

Muin Naim: Normalleþme anlaþmalarýnýn stratejik hedefi, bölgenin düþman konseptini deðiþtirmektir

Filistinli gazeteci Muin Naim’le, BAE ve Bahreyn rejimlerinin ABD himayesinde siyonist i�gal rejimiyle gerçekle�tirdi�i normalle�me anla�malar� özelinde, Filistin meselesinin bugünü ve yar�n� üzerine bir söyle�i gerçekle�tirdik. Söz konusu anla�malar�n stratejik hedefinin, bölgenin dü�man eksenini de�i�tirmek oldu�unu kaydeden Naim; “�u anda bölgenin dü�man� �srail’dir, ama bu anla�ma konseptine göre yeni dü�man Türkiye ve �ran’d�r” ifadelerini kullan�yor.

Filistinli gazeteci Muin Naim: 

NORMALLE�ME ANLA�MALARININ STRATEJ�K HEDEF�, BÖLGEN�N DÜ�MAN KONSEPT�N� DE���T�RMEKT�R

Söyle�i: �ükrü Hüseyino�lu / �ktibas Dergisi

Filistin meselesi üzerine sizinle güncel boyutlar�n� ve ayn� zamanda meselenin temel mahiyetini de konu�mak istedi�imiz bir söyle�i yapmak istedik. �lk olarak son geli�melerle, Birle�ik Arap Emirlikleri ve Bahreyn’in siyonist i�gal rejimiyle yapm�� oldu�u normalle�me anla�malar�yla ba�layal�m. Bu anla�malar�n ard�nda nas�l bir motivasyon var ve bunun bölgedeki etkileri ne olur?

Çok önemli birkaç soruyu bir arada sormu� oldunuz. Birincisi, bunun arka plan�nda ne var ne yok dersek, asl�nda hep söyledi�im bir �ey vard�; Temelde bu anla�malar�n y�llard�r devam eden ili�kilerin aç��a ç�kmas�ndan öte bir anlam� yok. Yani Arap Emirlikleri ve Bahreyn ba�ta olmak üzere birkaç ülkenin zaten 10-15 senedir siyonist i�gal devletiyle tamamen i�birli�i içerisinde oldu�unu ve ortak projeler bile geli�tirdiklerini biliyoruz. Hatta i�gal devletinin baz� sava�lar�n�, baz� olaylar�n� Arap Emirlikleri gibi ülkelerin paras�yla finans etti�ini de biliyoruz. Bunlar� biz bir söylenti olarak duyuyorduk, fakat �imdi bunun gerçekli�i art�k bu anla�mayla ortaya konulmu� oldu. 2009 sava�� s�ras�nda, ki �srail’in 2008 Aral�k-2009 Ocak aras�nda 21 gün boyunca Gazze’ye yönelik a��r sald�r�lar� ve katliamlar�n�n ya�and��� bir sava�t�, �srail 21 günün sonunda pes edince Arap Emirlikleri’nden “Niçin bu kadar k�sa sürdü, niçin anla�maya vard�n�z” diye bir tepki ald���n� duymu�tuk, fakat bunun kan�t� yok tabi. Ama baz� �eylerin maddi kan�t�n�n olmas�na gerek yok, yap�lanlar� görünce bunun bir kan�t� oldu�unu görüyorsunuz.

�kincisi; 2006’da Hamas ile Fetih aras�ndaki, özellikle Muhammed Dahlan’�n Gazze’de yapt��� iç sava� sald�r�lar�n�n senaryosunun da Arap Emirlikleri taraf�ndan yaz�ld���n�n bir kan�t� da vard�. Belki Türkiye’de o dönem Filistin çok konu�ulmuyordu. Refah S�n�r Kap�s�’ndan insani yard�m konvoyu ad� alt�nda Gazze’ye giden konvoy, Hilal-i Ahmer, yani Arap Emirlikleri’nin K�z�lay’� ad� alt�nda Gazze’ye girmi�ti ve o günün Filistin Yönetimi, Hamas’�n kurdu�u me�ru Hükümet, o konvoyu durdurdu�unda içinde askeri techizat oldu�u fark edildi. Bu techizat Muhammed Dahlan’a gidiyordu. Çünkü Muhammed Dahlan o dönem Gazze’de bir tim kurmu�tu, bu tim Filistin’de insanlar�, iman�ndan, itikad�ndan sorguya çekerek ona göre katlediyorlard�. Hatta Fetih’in önde gelen isimlerinden biri; “Biz yanl��l�kla sakall� bir Fetih’çiyi Hamas’l� diye öldürdük” dedi. Ayn� dönemde ben Amerika’ya gitti�imde orada Filistin’e yönelik çal��an birçok STK’n�n FBI ile Abu Dabi istihbarat� taraf�ndan ara�t�r�ld���n� ve sürekli takip edildi�ini gördüm, �ahit oldum. Yani bu anla�malar asl�nda 15 y�ll�k bir sürecin yüzeye ç�kmas�, daha do�rusu oyunun art�k aç�k bir �ekilde oynanmas�n�n bir göstergesidir.

Bahreyn’e gelince; özellikle Bahreyn D��i�leri Bakan� y�llard�r �srail’le i�birli�i yapmam�z gerekti�ini, �srail’i bölgenin bir devleti olarak görmemiz gerekti�ini, �srail’in bizim dü�man�m�z olmad���n�, as�l dü�man�n “�slamc�lar” oldu�unu söylüyor, �srail’i aklamaya çal���yordu. Dört-be� y�ld�r devam eden Bahreyn’in bu söylemi, art�k Arap Emirlikleri’nin medyadaki elektronik sinekleri, ki Türkçede trol diyorlar, Muhammed bin Selman ve Muhammed bin Zayed’in paral� internet ve sosyal medya elemanlar� taraf�ndan dillendiriliyor. “�srail bizim dü�man�m�z de�ildir, as�l dü�man�m�z �ran ve Türkiye’dir” diye bölgede dü�man konsepti de�i�tirilmeye çal���l�yor. Bu rejimlerin zaten son y�llardaki ana amac�; �srail’i aklamak, �srail i�gal devletini bölgenin bir ülkesi olarak göstermek ve yeni dü�manlar üretmeye çal��makt�r. Nitekim bugün oklar bir taraftan �ran, bir taraftan Türkiye, bir taraftan Filistin hareketleri üzerine çevrilmi�, dü�man tahtas�na onlar yerle�tirilmi�tir.

Siyonist i�galin yan�nda, Filistin davas�n�n kar��s�nda bir hizalanma söz konusu k�sacas�…

Evet maalesef aynen öyle. Son dönemde ya�anan geli�melere bakacak olursak; siyonist i�gal rejimiyle i�birli�i ve normalle�meye giden bu ülkelerin, di�er tarafta Filistin davas�na ciddi bir �ekilde sald�rd���, kar�� planlar devreye koydu�unu görüyoruz. Bak�n bugün Filistin davas�na en büyük zararlardan biri M�s�r Devletiyle veriliyor. M�s�r rejiminin finansman�n� kim yap�yor? Yine Arap Emirlikleri ve beraberindeki rejimler. Sudan darbesini kim yapt�? Yine bunlar. Ve �u anda Sudan’daki askeri yönetime �srail’le i�birli�i yapmas� için bask� yapan, daha do�rusu yönlendiren yine bunlard�r. Bu �ekilde Filistin’i yaln�zla�t�rmaya çal���yorlar. Sudan biliyorsunuz Filistin’e özellikle askeri destek konusunda en önemli güzergâhlardan birisidir, M�s�r da öyle, Libya da öyledir yak�n geçmi� itibar�yla. Üçünde de Arap Emirlikleri halka kar��, Filistin’e kar�� rejimler getirmeye çal���yor ya da M�s�r’da oldu�u gibi getirmi� durumda.

Tüm bu ya�ananlar�n bölgeye etkisi ne olur?

Bir yandan etkisi çok büyük olmayacak diye dü�ünüyoruz, o da neden? Çünkü var olan bir �eyin ortaya ç�kmas�, gün yüzüne ç�km�� olmas� söz konusu. Ama di�er taraftan, resmi yönden Filistin davas�n� yaln�zla�t�rm�� oldu, Filistin davas� siyasal olarak tek ba��na b�rak�lmaya çal���l�yor. En az�ndan biliyorsunuz bu anla�malardan önce resmi olarak Filistin’e destek vermek zorundayd�lar, göstermelik de olsa. Arap Birli�i’nde siyasi olarak ayn� tavr� almak zorundayd�lar ve �srail aleyhine karar almak zorundayd�lar. �u anda bu anla�mayla birlikte art�k �srail aleyhine de�il, Filistin aleyhine karar alabilecek kadar raydan ç�km�� durumdalar. Nitekim geçen haftaki Arap Birli�i toplant�s�nda, Filistin’in karar önerisi vard�, bir de Birle�ik Arap Emirlikleri’nin karar önerisi vard�. Arap Emirlikleri’ninki �srail’le i�birli�ini me�rula�t�rma önerisiydi. Filistin’inki ise, �srail’le i�birli�i yap�lmas� Arap Birli�i’nin varl���na kar��tt�r, kurulu� amac�na kar��tt�r diyordu. Maalesef ba�aramad�lar, yani oylamaya sunuldu ve ba�ar�s�z oldu. Arap Birli�i öyle bir durumdaki yani, art�k içerisinde eskiden göstermelik de olsa, k�nama kararlar� ç�k�yordu, biz k�nama neye yetecek diye ele�tirirken, bugün o k�nama kararlar� bile art�k ç�kmamaya ba�lad�. Bu önemli bir siyasi e�iktir. Yar�n �srail i�gal devleti Birle�mi� Milletler nezdinde bugüne kadar belki ç�kartmad��� kararlar� sundu�unda ve baz� Arap ülkeleri biz destekliyoruz dedi�inde, �u anda tereddütte olan birçok Bat� ülkeleri, Araplar destekliyorsa biz de destekleyelim diyerek �srail’in kararlar�n� destekleyebilecektir. Yani �srail kurulu�undan bugüne kadar Filistin aleyhine hiçbir karar geçirememi�ken, bugün art�k o risk de ortaya ç�km�� oldu. Bu normalle�me anla�malar�, siyonist i�gal rejimini Filistin aleyhine uluslararas� camiada karar alabilecek bir konuma getirmi� oldu.

Üçüncü ve en önemlisi; Filistin destek yollar�n�n, özellikle az önce bahsetti�im gibi Sudan, Libya, Yemen gibi alanlarda bu anla�madan sonra art�k kar��t operasyonlarla daha da zay�flat�lmas� söz konusudur.

Bu “ihanet anla�malar�n�n” arkas� gelecek mi sizce?

Kesinlikle gelecek. Ben Arap Emirlikleri’nin, biz halklar de�il da rejimler üzerine konuluyoruz, çünkü halk böyle bir �ey yapmad�, rejim yapt�. Bu rejimin yapt��� anla�ma üzerine birkaç defa �unu söyledim; Bu ba�lang�çt�r, arkas�ndan Bahreyn gelecek diye. Direkt ismini de söyledim, Umman da gelecek, Sudan da gelecek. Maalesef Moritanya ve Suudi Arabistan da opsiyon olarak duruyorlar. �u an en az bu alt� ülke s�raya al�nm�� durumda. Zaten geçen hafta alt� Arap ülkesi s�rada bekliyor diyordu siyonist i�gal yönetimi. Suudi Arabistan’da bir tart��ma oldu�unu duyuyoruz, halen sistemde net bir karar al�nmam��. Ama benim endi�em �udur: Suudi Arabistan’�n ABD seçimlerinden önceki son perde olarak aç�labilece�ini dü�ünüyorum.

Sudan �u anda görü�üyor. Umman da haz�r, Umman zaten �srail’le i�birli�i yapan ülkelerden biri y�llard�r. Netanyahu, Sultan Kâbus ölmeden önceki son görü�tü�ü yabanc� konuktu. Öyle görünüyor ki arkas� gelecek. Ama arkas� gelse de, bu rejimlerin art�k yüzlerinin alenen ortaya ç�kmas� bir kazançt�r. Filistin davas� konusunda saflar�n, tav�rlar�n net olmas� gerekiyor.

Bu noktada tabii yani Suud’un konumunu da konu�mak laz�m, hani Suud geriden mi geliyor, yoksa asl�nda önden gidiyor da perde gerisinde mi duruyor…

Hay�r kesinlikle, bu konuda takip etti�im kadar�yla kanaatim �udur: Suudi Arabistan asl�nda Arap Emirlikleri’nin arkas�ndan gidiyor. �u anda Muhammed bin Selman, Muhammed bin Zayid’in yönlendirmesiyle hareket etmektedir. Hatta ve hatta Muhammed bin Selman, Muhammed bin Zayid’in bask�s�yla ve oyunlar�yla veliaht olmu�tur. Dolay�s�yla bunun kar��l��� Muhammed bin Zayid’in emrinden ç�kmaz. Bugün Suudi Arabistanl� kimi siyasetçiler dahil, muhalifler diyor ki; Arkada� biz nas�l olur da Arap Emirlikleri’nin güdümünde hareket ediyoruz? �u anda bu yönde ciddi bir itiraz var. Yani bugün Suud’da �srail i�gal devletiyle anla�maya kar�� ç�kanlar�n bir k�sm� da anla�maya kar�� olduklar�ndan dolay� de�il, Arap Emirlikleri’nin arkas�ndan gitmekten �ikayetçi olduklar� için bu itiraz� yap�yor,  “Bu kadar zay�f olmamam�z laz�m. Suudi Arabistan, Körfez ülkelerinin lideridir, ikinci ülke olamaz, o konumda olmam�z gerekir” diye kar�� ç�k�yorlar. Ve �u anda bu tart��ma halen ya�an�yor.

Peki, “Arap soka��” dedi�imiz bir faktör var. Yani devletler, rejimler baz�nda “ihanet anla�malar�” gündeme gelse de, halklar nezdinde farkl� bir tablo söz konusu. Arap soka�� olan-bitene nas�l bak�yor ve etkili olabilecek bir ç�k�� yapabilir mi bu süreçte?

�imdi Arap soka�� dedi�inizde tek bir tipten bahsetmiyoruz. Birçok çe�it Arap soka�� var. Ülkelerin, kültürün, devletin yap�s�na ba�l� olarak, toplum yap�s�na ba�l� olarak farkl� Arap sokaklar� var. Siyasal dü�ünce tarz�n�, siyasal ve toplumsal özgürlükleri göz önünde bulundurarak Arap soka��n� üçe bölebiliriz.

Birincisi; Körfez ülkelerinde Arap soka�� ikiye ayr�l�yor, soka��n olmad��� ülkeler var ya da soka�� çok zay�f ve bast�r�lm�� ülkeler var. Örne�in Arap Emirlikleri’nde halk�n bizatihi bu ülkeden olanlar�n�n oran� ancak yüzde 10, 11’i te�kil ediyor. Yani sokak Arap Emirlikleri’nin halk� de�ilki itiraz edebilsin. �kincisi; Arap Emirlikleri’nde muhalif olabilecek isimler zaten son 10 y�l içerisinde ya hapsedildi, ya bir �ekilde idam edildi ya da sürgüne kaçt�, sürgüne gitmek zorunda kald�lar, yoksa öldürüleceklerdi. Onun için Arap Emirlikleri’nden biz ses ç�kmas�n� beklemiyoruz. Ancak d��ar�da kalan, kendini kurtarabilen birkaç siyasetçi muhalif, bunlar halk�n sesi olarak konu�uyorlar. Biz kendimiz direkt ileti�im kurdu�umuzda, zor olmas�na ra�men ileti�im kurdu�umuzda toplumda-sokakta gerçekten tepki var, ama o tepkiyi veremiyorlar. Çünkü hem say� olarak az, hem de devletin yap�s� farkl�.

Bahreyn’e gelecek olursak; orada durum farkl�. Bahreyn anla�ma imzalad��� günden itibaren, bu anla�may� yapt�ktan sonra, bu kararlara muhalif olmak devlete kar�� bir suçtur diye bir genelge yay�nlam�� olmas�na ra�men, geceleri yüzlerce Bahreyn vatanda�� yüzlerini saklay�p, çekimleri farkl� bir yöntemle yap�yorlar ve bu anla�maya kar�� sokak yürüyü�leri yap�yor. Tabii ki bask�c� rejim, dikta bir yönetim var ve bu itirazlar� bast�rmaya çal���yor. Tepki o kadar büyüyemiyor bundan dolay�.

Suudi Arabistan’a gelecek olursak; Suudi Arabistan daha farkl�. Kabile ve a�iret yap�s�ndan dolay� oradaki sokak yap�s� çok farkl�. Orada sokak tepki verince hem güvenlikçi zihniyet devleti yönetti�inden dolay� tepkisi çok a��r olacakt�r. �kincisi; toplumun yap�s� bir �ehir vatanda�� de�il bir a�iret vatanda��, kabile vatanda�� oldu�undan dolay� biraz farkl�. Ha muhalifler var, yurt d���nda özellikle muhalifler ciddi bir �ekilde a��r ele�tiriler yap�yorlar, ama içeride ele�tiri yapmak mümkün de�il. Bir tweet, bir yaz� yazars�n, içeride 10 sene mahkemesiz-yarg�s�z kalabilirsin Suudi Arabistan’da.

S�rada gelebilecek iki ülkeden bahsettik; bir Sudan, bir de Moritanya var. Onlar gelirlerse, orada sokak hareketleri olabilir. Özellikle Sudan, ondan sonra Moritanya. Ciddi bir tepki, ciddi çat��ma, hatta sokak çat��mas�na dönü�ecek kadar bir tepki olabilir. Özellikle Sudan’da. Bugün mesela Sudan anla�ma yapmad�, ama medyada bir haber ç�kt�; �srail i�gal devleti Sudan’a sel felaketinden dolay� yard�m gönderecek. Aktivistler, o yard�mlar�n havaalan�ndan ç�kmamas� için elimizden geleni yapaca��z diyorlar. Ölürüz de �srail’den gelen yard�m� almay�z diye net bir �ekilde tav�r ald�lar. Ve �u anda Sudan’daki birçok siyasi parti ve olu�um bu anla�maya gitmeyin diye cuntay� zorluyor.

Bahreyn’de bu arada dört-be� siyasi parti anla�maya kar�� bir imza, bir bildiri yay�nlad�. Arap Emirlikleri’nde öyle bir �ey yapmak mümkün de�il.

Peki, M�s�r’�n buradaki durumu nedir… Normalle�meyi zaten ta 79’da yapt�, bugünkü geli�melerdeki rolü ne?

 

�unu söyleyeyim: M�s�r’da zaten �srail güdümünde giden, �srail i�gal devletinin bir �ekilde yönetmekte oldu�u bir rejim var; bu bir. Dedi�iniz gibi M�s�r’�n zaten 79’dan beri var olan bir anla�mas� var.

�kincisi; M�s�r �u anda özellikle darbeden sonra, ekonomik olarak da çökü�te. Eskiden Araplar�n siyasi lideri M�s�r’d�, bugün art�k o konumu kaybetti. Hatta bundan dolay� M�s�r derin devletinin Arap Emirlikleri’ne kar�� ciddi bir tepki ald���n� hissediyoruz. “Tamam, Arap Emirlikleri bizi destekliyor, ama biz M�s�r olarak Arap ülkelerinin lideriyiz, böyle bir arkas�ndan gitmek olamaz” diyor. Hatta M�s�r’�n Hamas’la irtibat kurmas�n�n sebeplerinden bir tanesi de budur. M�s�r diyor ki; Filistin’deki çat��man�n kilit ismi Hamas’t�r ve Hamas’la ili�kisi iyi olan orada rol alabilir. Sadece Araplar nezdinde de�il dünya nezdinde Filistin davas�nda yer alabilir. M�s�rl� baz� makamlar �u anda Hamas’la direkt ileti�im halindedir.

M�s�r �u anda maalesef siyasi olarak ciddi bir kayba u�ram�� durumda. �srail’in ve Arap Emirlikleri’nin emrinden ç�kma �ans� yok. Ve bu konuda çok etkili de�il. Yani M�s�r öyle yönlendirme yapabilecek konymda de�il, M�s�r’�n deste�iyle olmuyor bu i�ler. M�s�r zaten kendini yönetecek durumda de�il; �u anda ekonomik olarak çözülmü�tür, siyasi olarak felç olmu�tur, onun için M�s�r ciddi kayba u�ram��t�r.

Ciddi bir aktör de�il yani…

Tam tersi, uluslararas� camiada M�s�r eskiden �srail’e en yak�n Arap ülkesi, ileti�imde-ili�kide olan ülke olarak an�ld���ndan dolay� �srail-M�s�r ekseni üzerinden giriliyordu ileti�ime. Bugün art�k M�s�r’�n çok alternatifi olu�tu ve M�s�r bu konuda geri planda kald�.

�u anda ciddi bir ku�atma ya�an�yor Filistin’e yönelik. Belki 48’den beri en a��r ku�atma diyebilece�imiz bir ku�atma. Daha önce tekil örnekler vard�, M�s�r, Ürdün gibi. Fakat �imdi bir furya halinde bir normalle�me süreci… Dedi�iniz gibi, Arap Birli�i’nin bile art�k k�nama karar� ç�karamad��� bir süreç. Bu durumda Filistin içinde bir birliktelik olu�turulup i�gale ve ku�atmaya kar�� etkili bir direni� ortaya koymak tek ç�k�� noktas� olarak görünüyor. Bu konuda bir aray�� var, taraflar aras�nda bir mutabakat sa�lanabilecek mi?

Benim bu konuda Filistin d���ndaki birçok Filistin gönüllüsüne bir ele�tirim olacak. Birincisi; sanki bu Filistinliler 70 y�ld�r, 74 y�ld�r ayr� duruyorlar da Filistin ondan dolay� kurtulmam�� gibi. Filistin’de son 10 y�l içerisinde bir ayr� dü�me meselesi ya�and�. Bu ayr� dü�me meselesi, yine Arap Emirlikleri’nin, bu tür rejimlerinin, bölgedeki birçok rejimin Filistin’de ya�anan seçimleri desteklememesinden kaynakland�. Yani sorunun kayna�� Hamas diyorlar, fakat öyle de�il. Asl�nda son seçilmi� parti Hamas’t�r, ama bu seçilmi� Hükümeti kabul etmeyen dünya söz konusu. Birçok ülke “Biz dünyan�n me�ru gördü�ü rejimlerle ileti�im kurabiliyoruz” noktas�nda. Ya arkada�, dünyan�n me�ru gördü�ü rejimler darbeci rejimdir, bugün dünyan�n me�ru gördü�ü rejim Sisi’dir. Sisi’yi mi kabul edece�iz. Bu bir. 

�kincisi; ihtilaf, 10 y�ll�k bir ihtilaf, fakat ihtilaftan önce Filistin kurtuldu da bugün mü yine i�gal edildi? Filistinliler bir iken de i�gal alt�ndayd�, 103 y�ld�r Filistin i�gal alt�nda zaten. Bu son 10 y�ld�r ihtilafa dü�tüler, deniliyor. Do�rudur, bu Filistin davas�n� zay�flatm��t�r. Ama bu Filistin’in i�galden kurtulamamas�n�n ana sebebi de�ildir. Sadece baz�lar�n�n Filistin’e destek vermemesinin bir bahanesi olarak görüyorum ben bunu. Filistin’de birle�me olursa Filistin halk� daha m� güçlenir? Kesinlikle güçlenir.

�kincisi; Filistin içindeki ç�kmaz�n en önemli sebebi, Arap Emirlikleri ve onun güdümünden giden baz� ülkelerin bask�s�d�r. Niçin? Çünkü Hamas ile Fetih üç-dört defa anla�maya varmak üzereydi, hatta baz�lar�nda anla�may� da imzalad�. Ama ne oldu? Amerika’n�n, �srail’in ve Arap Emirlikleri’nin telkinleriyle El Fetih elini çekti anla�malardan. Ben kar��mam, ben uygulamam, önce bana silah teslim et; bu El Fetih’in a�z�ndan de�ildi, asl�nda gelen emirlerdi. Silah teslim etmezlerse anla�maya varmay�n, direni� silah�n� teslim etmezse ortak hükümet kurmay�n, Hamas silahs�zlanmazsa. Nitekim bu taleplerin hepsi �srail’in Hamas’tan talebidir. Diyor ki; biz size ku�atmay� kald�r�r�z, ama silahlar� teslim edeceksiniz. Hatta en son, siz a��r silahlar� teslim edin, i�te füzeler varsa, roketler onlar� teslim edin diyor. �srail’in talepleri Mahmud Abbas yönetimi üzerinden, tabi onun bask�s�yla, i�te sen bunu söylemezsen yönetimine para gelmez, maa�lar da ödenmez, hizmet de yapamazs�n. O da bir �ekilde, ben burada onu aklamak için söylemiyorum, ama eli mahkûm.

Bu “siyasal para” dedi�imiz �ey; karde�im bu paray� istiyorsan bunu yapacaks�n, yapmazsan bu para yok diyorlar. Mahmud Abbas üzerinde uygulanan budur. Ama bence bu anla�malar�n bir faydas� da bu oldu; art�k Mahmud Abbas bu rejimlerden umudunu kesti. Art�k Arap Emirlikleri’nden, Suudi Arabistan’dan destek gelmeyece�ini ö�rendikten sonra bugün bak�yoruz, �stanbul’da ba�lam�� Fetih-Hamas görü�meleri var. Belki birkaç gün daha devam eder. Görü�meler var ve art�k hem ba�kanl�k, hem parlamento seçimi yap�lmas� için çal��malar yap�l�yor, hem de ortak hareket komitesi kurulmaya çal���l�yor. Bu Filistin’de belki son 15 y�lda olan en güzel geli�me olabilir ve bundan sonra e�er Filistinliler ortak hareket etmeye ba�larsa �srail korksun gerçekten. Özellikle Bat� �eria’da, Hamas’�n ana omurgas�n� olu�turdu�u Filistin direni�inin serbest kalmas� çok etkili olur, çünkü maalesef Mahmud Abbas 15 y�ld�r direni�in belini k�rm�� durumda. Bugün bu direni�in yeniden canlan�p harekete geçmesi durumunda emin olun ki �srail’in durumu çok farkl� olacak.

Burada Dahlan diye bir faktör var, Filistin’de yönetimi ele geçirmesi mümkün mü?

Mahmud Abbas öldürülebilir veya diskalifiye edilebilir. Onun yerine ABD’nin �srail i�gal devletindeki Büyükelçisi Friedman’�n, “Amerika’n�n Filistin’in ba��na getirmeyi dü�ündü�ü adam Muhammed Dahlan’d�r” diyecek cesareti buldu�u �u anda bu adam kesinlikle hüsrana u�ramaya mahkûmdur. Dahlan gibi bir hainin, Filistin’i yönetmesini b�rak�n Filistin’e girmesi bile art�k imkâns�z. Ancak �srail i�gal devletinin tanklar� üzerinde girebilir, o da girerse tanklar ne görüyorsa o da görecektir, �ekerlemelerle kar��lanmayacakt�r.

Merkezi Yönetim Kurulu ve Fetih yönetiminde hemen hemen hiçbir adam� kalmad� Dahlan’�n. Onun elindeki güç nedir? Parad�r. Arap Emirli�i’nin verdi�i para. Dahlan �u anda bu normalle�me anla�malar�na destek vererek Arap Emirlikleri’nin adam� oldu�unu Filistin halk� nezdinde tescillemi� oldu. Dolay�s�yla Filistin’de etkili olabilecek bir kitlesi kalmam��t�r. Birgiri�imde bulunursa kar�� tepki �l�ml� bir tepki olmayacakt�r, ciddi hiddetli bir tepkiyle kar��la�acakt�r.

Birle�ik Arap Emirlikleri, Suud vs diyoruz fakat asl�nda daha arka planda, ki art�k arka planda da kalm�yor art�k alenen ön plana ç�k�yor, ABD diye bir faktör var. Daha önce Filistin meselesinde sözde arabulucu rolü oynuyordu. �imdi ise do�rudan do�ruya Siyonist i�gal rejiminin D��i�leri Bakanl��� gibi hareket ediyor. Bu konudaki yorumunuz nedir?

Bunu biz y�llard�r söylüyoruz zaten; Amerika arabulucu olamaz, olmas� mümkün de�il, çünkü Amerika taraft�r. Taraf oldu�u bir yerde arabulucu olmas� mümkün de�il; bir.

�kincisi, ABD bugün art�k Trump’la birlikte, Arap Emirlikleri gibi ülkeler nas�l masan�n alt�nda çal���yordu ve �imdi masa üstüne ç�kt�, ABD de eskiden masa alt�nda ya da daha do�rusu gayri resmi olarak �srail lehine çal���yordu, ama resmiyette arabuluculuk yapmaya çal���yor görünüyordu. Bugün art�k bu k�l�ftan, bu maskeden s�yr�ld�. Yani bu anla�ma hepsinin maskesini dü�ürdü. Trump, ABD’nin gerçek yüzünü alenile�tirmi� oldu. Yani birisinin demir yumru�u var, birisinin demirin üstünde ipek eldiveni var. �pek eldivenin alt�ndan demir yemek biraz aldat�c� olur. Ama öbürü demir, sava�t���n�z� bilirsiniz, dü�man�n ne oldu�unu bilirsiniz.

Benim �öyle bir tan�mlamam var bu konuda “United Sionists of America” diye. Kat�l�r m�s�n�z?

Evet, bugün bu aç�k bir �ekilde görülmektedir.

Normalle�me anla�malar�n�n stratejik hedefi nedir sizce?

Bu anla�malar�n en önemli hedefi, stratejik hedefi; bölgenin dü�man eksenini de�i�tirmektir. �u anda bölgenin dü�man� �srail’dir, ama bu anla�ma konseptiyle yap�lmak istenen net bir �ekilde �udur: “Bölgede en önemli tehdit Türkiye’dir, �ran’d�r; bu konseptte yeni dü�man Türkiye ve �ran’d�r.” Bölgedeki güçler ortak hareket etmez ise maalesef hepsi kaybedecektir.

Olup-bitenlerin hepsi “Yüzy�l�n Anla�mas�” denen bir dayatma çerçevesinde oluyor, yani o dayatmay� hayata geçirmek için bütün bunlar ya�an�yor. Tabi burada as�l hedef de Kudüs, Kudüs’ün statüsü. ABD ilk olarak büyükelçili�ini Kudüs’e ta��d�. �u an Kudüs’teki durum nedir, Kudüs’ün gelece�ini nas�l görüyorsunuz?

Bak�n bir hakk�n arkas�nda sahibi varsa o hak hep kal�r. Filistin halk�n�n imzalamad���, kabul etmedi�i hiçbir anla�man�n uygulanma �ans� yok. Zorla uygulanabilir, ama o uygulama s�ras�nda kar�� tepki, direni� görünce emin olun ki neticede kaybederler. Geçen ay, Gazze’nin Siyonist i�galden ar�nd�r�lma y�ldönümünü ya�ad�k. �aron “Gazze’deki Yahudi yerle�im bölgesi benim için Tel Aviv gibidir. Tel Aviv’den nas�l ç�kmayacaksak oradan da ç�kmayaca��z” diyordu. Bu sözden 1,5 sene sonra, Filistin’le anla�arak da de�il, kendi elleriyle yerle�imlerini harabeye çevirip ç�kmak zorunda kald�lar. Asker-sivil hiçbir Siyonist i�galci kimse kalmad� orada. Bu nas�l oldu? Direni�in bask�s�yla oldu. Bugün Kudüs’te �srail Mescid-i Aksa’y� kapat�p y�kmak istemiyor mu? Niçin yapam�yor? Arap rejimlerinden, �u rejimden-bu rejimden de�il, Ümmetin tepkisinden ve özellikle Filistinlilerin tepkisinden korkuyor. Hat�rlay�n 1.5 sene önce Aksa’n�n giri�lerine dedektörler koydu, herkes buradan geçecek dedi. �ki-üç hafta sürmeden toplay�p gitmek zorunda kald�. Niçin? Direni� neticesinde. �srail’in en büyük korkusu Filistinlilerin yeniden canlan�p topyekün direni�e geçmesidir.

Yeni bir intifada…

Evet yeni bir intifadan�n ba�lamas�ndan korkuyor. Çünkü intifadada a��r bedel öderler. Hem Filistin’de, hem s�n�rda tehditler olu�ursa �srail’in varl��� tehlikeye girer. Mursi yönetimi geldi�inde �srail i�gal devleti direkt senaryo yazmaya ba�lad�, �srail’i yok etme senaryolar�n� yazmaya ba�lad�lar, o kadar korkuyorlar. Demek ki Kudüs ne olacak? Kudüs Filistinlilerin ve Ümmetin deste�iyle ayakta kalacakt�r Allah’�n izniyle.

�n�allah…

Fakat direni�i yaln�z b�rakmamak laz�m. Kudüs’te bir kad�n yasak sebebiyle tek ba��na Mescid-i Aksa’ya giremedi�inden dolay�, 6 ay boyunca Mescid-i Aksa’ya en yak�n noktada namaz�n� k�labiliyorsa, o direni�çi han�mefendiye sahip ç�kmak laz�m. 12 ya��nda, 13 ya��nda bir çocuk Mescid-i Aksa’ya 6 ay girmeme cezas� yiyorsa, bu çocuk buna ra�men sabah namaz� dahil sokaklarda k�l�yorsa, o çocu�a sahip ç�kmak laz�m. Bu çocuk kendi görevi olan direni�i yap�yorsa, biz Ümmet olarak Kudüs’ün sahipli�ini yapmam�z gerekiyor. Kudüs, Ümmetin mülkiyetidir, ümmetin miras�d�r, o mirasa sahip ç�kmak zorunday�z. Burada bunu bir Filistinli olarak söylemiyorum ben, bir Müslüman olarak söylüyorum. Bu Ümmetin miras�d�r, Ümmetin hakk�d�r, o hakka sahip ç�kmak herkesin görevidir. Art�k farz-� ayn meselesidir Mescid-i Aksa’ya sahip ç�kmak. Farz-� kifaye de�il, çünkü kifaye edemiyoruz. Filistinliler kâfi gelmiyor. Farz-� kifaye ile çözmedi�imiz bu sorunu farz-� aynla çözmek zorunday�z.

Son olarak Filistin davas�n�n mahiyeti üzerinde dural�m. Filistin meselesi do�ru anla��l�yor mu, do�ru konumland�r�l�yor mu, bu konudaki yorumlar�n�z� alabilir miyiz?

Bence Filistin davas� hala çok yanl�� anla��l�yor ve anlat�l�yor birçok kesimlerde. �u �ekilde; Salt bir insani dava olarak bak�l�yor, i�te Filistinliler mazlum insanlar, Müslümanlara zulüm ediliyor diye bak�l�yor. Sadece bu boyutuyla, insani bir konu olarak bak�l�yor. Bak�n Kudüs meselesi olmasayd�, bu insanlar zulme maruz kalmayacakt�. Filistinliler Kudüs’ü teslim etsinler, “Biz �srail’in varl���n� kabul ediyoruz, �srail’le birlikte ya�amak istiyoruz” desinler, inan�n ki birçok �slam ülkesindeki Müslümanlardan daha rahat ya�arlar.

Örnek vereyim; birinci intifadadan önce Gazze’deki �srail �irketlerinde çal��an i�çiler günde 80-100 dolar kadar para al�yorlard�. Ama bu insanlar, �ntifada’yla birlikte bu i�lerinden ç�k�p art�k çal��mayaca��z dediler, i�siz kald�lar. Bu insanlar g�daya, giyim, ev meselesine bakacak olsayd� bu i� çoktan biterdi. Ve mülteciler gidip dese ki ben hakk�mdan vazgeçiyorum, bana para verin ben art�k dönmem gereken eve dönmek istemiyorum, hemen gelir o para. Ve �u anda Arap Emirlikleri dahil birçok Arap ülkesi ve Bat� ülkesi diyor ki; Bu Filistin mültecilerinin sorununu çözelim. Nas�l çözelim? Diyor ki; Kendi ülkemize alabilece�imiz mülteciler ne kadarsa alal�m, kalanlar� parayla haklar�ndan vazgeçirelim, bu meseleyi bitirelim.

Filistin davas�n� anlamak için, davan�n iki dire�i var bunu bilmek laz�m. Mülteci konusu asl�nda Filistin davas�n�n siyasi ve tarihi dire�idir, ondan vazgeçmemek laz�m. Filistin’e dönü�ten ba�ka bir çözümü kabul etmememiz laz�m. �kincisi Kudüs meselesi; Kudüs meselesi çok temel �slami bir mesele. Filistin davas�n� ya�atmak istiyorsak, bu iki konuyu sürekli gündemde tutmam�z laz�m.

Filistin davas� tabii ki bu iki meselenin de fevkinde kapsaml� bir mesele ve davad�r. �srail i�gal devletinin 27 bin metrekarelik bir topra�a m� ihtiyac� vard�r? Almanya’da 5 kat� da verseler Almanya’n�n �u kadarc��� bile azalmam�� olurdu. Ne bileyim Latin Amerika’da bir toprak verseydiler, Filistin’in 10 kat� olurdu. Niçin bu çözüm olarak kabul edilmedi y�llar boyunca, 100 y�l önce, 200 y�l önce? Çünkü Haçl�lardan beri Bat� bu bölgede, �slam bölgesinin merkezinde bir karakol kurmak pe�indeydi. Emperyalist Bat� �srail’i kurarken dini boyutu gözetmedi. Asl�nda Yahudilik, siyonist hareket için bir payandadan ibarettir. Yahudili�i bir k�l�f olarak kulland�lar. Siyonizm emperyalist bir harekettir, emperyalizm hareket Yahudili�i kullanarak Filistin meselesini, Filistin i�galini ba�latm��t�r.

Türkiye’de ya�ayan bir Müslüman için belki Filistin uzak bir dava olarak görülüyor. Ama emin olun ki Filistin davas� kaybederse Türkiye de kaybeder, Irak da kaybeder, �ran da kaybeder, Mali de kaybeder.

Siyonist hareketin hedefi nedir? “Büyük �srail”. Büyük �srail ne demek? �slam aleminin birçok ülkesinden toprak gasbetmek demek.

Filistin direni�i bu hedefin önündeki en önemli engel…

Tabii ki. Siyonistler 120 y�ld�r bu hedefi gerçekle�tiremiyorlarsa, o da Filistin’deki Müslümanlar�n direni�i sayesindedir. Filistinliler, �srail i�gal devletinin rüyas�n� Filistin’e hapsettiler. O kadar kararl� �ekilde direndiler, o kadar bedel ödediler ki �srail geni�leme imkan� bulamad�. Bugün yap�lan anla�malar�n amaçlar�ndan bir tanesi de, askeri yollarla yapamad�klar� geni�lemeyi siyasi yollarla yapmaya çal���yorlar.

Filistin davas� Ümmetin merkezi bir davas� konumunda görülmelidir. Onun sadece insani de�il siyasi ve askeri bir dava oldu�u, �slam co�rafyas�na yönelik emperyalist bir i�gale kar�� direni� davas� oldu�u kavran�rsa, konu do�ru anla��lm�� olur.

YORUMLAR
Hen�z Yorum Yok !