�mide Feda Edilen Canlar

Geçti�imiz günlerde yine Akdeniz’de Tunus’un Sefakes �ehri aç�klar�nda yürekleri yakan bir tekne facias� ya�and�. Avrupa’ya düzensiz göçmen ta��yan ve içinde 110 ki�i bulunan bir tekne batt�. Verilen haberlere göre yolculardan en az 25 ki�i hayat�n� kaybetti. Yay�nlanan son haberlerde 76 ki�inin kurtar�ld���, 9 ki�inin ise kay�p oldu�u dile getirildi.

Uluslararas� Göç Örgütü’nün yay�nlad��� son rapora göre 2023 y�l�n�n ilk üç ay� içinde kaçak yollarla, deniz üzerinden Avrupa’ya ula�mak için yola ç�kanlardan 441 ki�i tekne facialar� yüzünden hayat�n� kaybetti. Rapora göre bu y�l�n ilk üç ay�, son 6 y�l�n ayn� dönemlerine nispetle, Akdeniz’deki tekne facialar� yüzünden en fazla can kayb�n�n ya�and��� dönem oldu.

Raporda ölüm oranlar�ndaki art��ta Akdeniz’e k�y�s� olan ülkelerin sahil güvenlik ekiplerinin tekne facialar�na müdahalede ve kurtarma çal��malar�n� ba�latmakta geç kalmalar�n�n büyük bir rolü oldu�una dikkat çekildi. Anla��ld��� kadar�yla Avrupa ülkeleri tekne facialar�na müdahaleyi ve arama kurtarma çal��malar�n� ihmali, kaçak göç sorununun önüne geçmenin bir yöntemi olarak benimsemi� durumda. Raporda bazen imdat taleplerinin hiçbir kar��l�k bulmad���na ve teknelerin batmas� yüzünden denizin içine savrulan insanlar�n epey bir süre ihmal edildi�ine dikkat çekildi.

Uluslararas� Göç Örgütü Genel Sekreteri Antonio Vitorino 2014 y�l�ndan bu yana söz konusu tekne facialar� yüzünden hayatlar�n� kaybedenlerin say�s�n�n 20 bine ula�t���n� dile getirirken, say�n�n bu kadar yüksek olmas�nda kurtarma çal��malar�n�n geciktirilmesinin ve ihmallerin önemli bir pay� oldu�una dikkat çekti.

Biz de daha önce de�i�ik vesilelerle düzensiz göç olay�ndan, baz�lar�n�n ümit ticareti yaparak insanlar� felakete sürüklemelerinden, bu yüzden ya�anan facialardan ve can kay�plar�ndan söz etmi�tik.

Bu bir ümit ticaretidir. Bu ticaretten gelir elde etmek için insan�n hayat�n� ciddi �ekilde tehlikeye sokan yöntemlere ba�vuranlar da insan hayat�n� tamamen de�ersiz say�yorlar. Ne yaz�k ki, insana de�er verdi�i iddias�ndaki modern dünya da bunun sebeplerini ortadan kald�rmak ve ümit ticaretiyle insanlar�n hayatlar�n� tehlikeye atanlar�n a�lar�n� da��tmak yerine onlar�n denize savurduklar�n� ihmal ederek sorunu çözmek istiyor.

Ümit ticareti yapanlar�n a��na dü�enler genelde iki kesimden olu�uyor.

 

Birincisi kendi ülkelerinde çok kötü hayat �artlar�nda ya�amalar�, fakirlik ve sefalet içinde olmalar� sebebiyle Avrupa’y� bir ümit kap�s� olarak görenler. Tehlikeleri göze almalar�nda tabii ki duyduklar� Avrupa masallar�n�n önemli tesiri oluyor.

 

Bunlardan imkan bulanlar yasal yollarla Avrupa’ya yerle�meye çal���yor. Ancak bu imkan� bulabilenlerin say�s� çok az. Avrupa ülkeleri sadece vas�fl� elemanlara kap�lar�n� aç�yor. Bu yolla dünyan�n tüm kabiliyetli ve gayretli insanlar�n� ülkelerine çekerek potansiyellerinden yararlanmaya çal���yorlar. Zaten, yoksullu�un ve sefaletin yüksek düzeyde oldu�u toplumlarda Avrupa masallar� da bu �ekilde gidenlerin elde etti�i imkanlar üzerinden yay�l�yor. Di�erleri de gittiklerinde kendilerinin de ayn� imkanlara kavu�acaklar�n� san�yorlar. Oysa Avrupa vas�fs�z ki�ileri s�rt�nda bir yük olarak görüyor ve onlar� gerçekte sefalete mahkum ediyor. Ama onlar en az�ndan çocuklar�n�n geleceklerini kurtarma ümidi ta��yorlar.

 

Ne var ki Avrupa ülkeleri bu gibilere hiçbir �ekilde vize vermedi�inden onlar da kaçak yollarla gitmeye çal���yor.

 

�kinci kesimi ise iç sava�lardan, çat��malardan, çalkant�lardan kaçanlar olu�turuyor. Onlar hayatlar�n� zaten tehlikede gördüklerinden ve çat��ma ortamlar�nda sürekli s�k�nt�, sefalet ya�ad�klar�ndan, her an ölüm tehdidiyle kar�� kar��ya olduklar�n� dü�ündüklerinden büyük riskleri göze alarak ümit ticareti yapanlar�n a�lar�na dü�ebiliyorlar.

Ümit ticareti yapanlar aç�s�ndan önemli olan ise elde edecekleri gelir. O yüzden ço�u zaman Akdeniz’in dalgalar�n� a�mas� son derece �üpheli teknelerine, kapasitelerinin de üzerinde insan doldurarak ümit yolculu�una ç�kar�yorlar.

Ahmet Varol/Yeni Akit