04-05-2020 11:14

Diyanet Ba�kan� ve ona destek ��kan AKP iktidar� ne kadar samimi ve tutarl�d�r?

Mehmet Pamak yazd�: Zina ve E�cinselli�e Kar�� M�cadeleye �a��ran Diyanet Ba�kan� ve Ona Destek ��kan AKP �ktidar�, Ne Kadar Samimi ve Tutarl�d�r?

Diyanet Ba�kan� ve ona destek ��kan AKP iktidar� ne kadar samimi ve tutarl�d�r?

Zina ve E�cinselli�e Kar�� Mücadeleye Ça��ran Diyanet Ba�kan� ve Ona Destek Ç�kan AKP �ktidar�, Ne Kadar Samimi ve Tutarl�d�r?

Yaratmak da emretmek de O’na aittir.” (Â’raf, 7/54). Allah Evreni, f�trat� ve insan� yarat�p ba��bo� b�rakmam��, hepsine bir i�lev belirleyip yapmas� gerekenleri emretmi�tir. Evren ve evrendeki tüm varl�klar, Allah’�n kendileri için belirledi�i programa/dine uygun hareket etmekte ve Allah ne emretmi�se onu yapmaktad�rlar. Böylece sadece Allah’a secde/itaat ederek görevlerini yerine getirmekte, (Nahl, 16/49, 50) Allah’� tespih ederek O’na itaat etmektedirler. Yedi gök, yer ve bunlar�n içinde bulunanlar Allah’� tespih ederler. Her �ey O’nu hamd ile tespih eder. Ancak, siz onlar�n tespihlerini anlamazs�n�z…” (�sra, 17/44). ��te bu sebeple de, tek ilâh�n hükmetti�i evren ve f�trat�n (insan�n biyolojik yap�s�n�n) i�leyi�inde muhte�em bir düzen ve âhenk egemendir. Çünkü hepsi, yaln�z Allah’a secde etmek ve O’nu hamd ile tespih etmek suretiyle Allah’�n kendileri için belirledi�i programa harfiyen uyarlar, sadece O’na itaat ederler.

�nsan denen varl�k da, bir hikmetle yarat�ld� ve o asla ba��bo� b�rak�lacak de�ildir. Rabbimiz insan� onurland�rm��, ona di�er varl�klara vermedi�i ak�l ve irade nimetlerini verip, akletme, görme, i�itme ve anlama yetenekleriyle donatm��t�r. Üstelik uçsuz bucaks�z evren içindeki bu cirmine ra�men insan� yeryüzünde halife k�lmakla (Bakara, 2/30; En’am, 6/165) �ereflendirmi�, birçok bak�mdan di�er yarat�klar�n birço�undan üstün k�lm��t�r (�sra, 17/70). Evrendeki, göklerdeki ve yerdeki her �ey Allah’a teslim/�slam olup Allah’�n kendileri için takdir etti�i i�leyi� program�na/dine uyarken, kendisi için takdir edilmi� olan irade serbestisi ve imtihan sebebiyle insan ise, Allah’�n dininden ba�ka bir din aray���na girebilmekte, zulüm, zillet, ahlaks�zl�k ve adaletsizlik de bu sebeple ortaya ç�kmaktad�r.

Evrendeki bütün varl�klar, Allah’�n emirlerine uyarak i�levlerini yerine getirmekle Allah’a secde/itaat edip Allah’�n dinini, �slam’� kendi hayat programlar� yapm��ken ve hepsi Allah’�n takdir etti�i bu programa göre hareket ederken, ço�unluk insanlar bu dünyada O’nun dinine, emrine, yasalar�na, insanlar için belirledi�i hayat tarz�na teslim olmuyorlar. Ço�unluk insanlar göklerin ve yerin, göktekilerin ve yerdekile­rin boyun büktükleri Al­lah’�n dinine, �slam’a girecekleri, Müslüman olacaklar� yerde ba�kalar�n�n dinine, ba�kalar�n�n yoluna yöneliyorlar. Heva ve zanna tâbi olup vahye ayk�r� ba�ka hayat tarzlar�na yönelerek isyan ediyor, azg�nla��yorlar. �üphesiz ki bu, büyük bir sapma ve fesadd�r.

Âyette de ifade edildi�i üzere, göklerde ve yerde yer alan tüm varl�klar Allah’a teslim olduklar�na ve O’nun emirlerine itaat/secde hâlinde olduklar�na (Nahl, 16/49, 50; Hac, 22/18) göre, elbette ya­rat�­l�� bak�m�ndan onlardan farkl� olmayan insan da, kendisini yarat�p emreden Allah’a teslim ol­mal�, Allah’�n kanunlar�na boyun bükmeli, Allah’�n yasalar�na itaat et­melidir. Bütün evreni ve evrendekileri yarat�p hepsine emriyle bir kader belirleyen ve bir i�leyi� program� takdir eden Allah, insana da emretmi� ve ona da bir hayat program� takdir edip de�i�ik zamanlarda emrini tekrarlayarak elçilerine inzal etti�i vahiyle iletmi�tir. Bilinmelidir ki, “yaratmak da emretmek de Allah’a aittir.” Bu sebeple, insan zaten, f�traten Allah’�n yasalar�na boyun bükmektedir. Yâni insan f�traten, biyolojik, fizyolojik yap�s� ve i�leyi�i bak�m�ndan Allah’�n koydu�u yarat�l�� yasalar�n�n d���na ç�kamamaktad�r. Rabbimiz insan�n hayat� için de “emrinden olu�an bir �eriat gönderdi�ini ve bilmeyenlerin hevas�na de�il de vahiyle gönderdi�i bu �eriata uymas� gerekti�ini” bildirmi�tir. (Casiye, 45/18).

Kur’an’da, insan�n hayat�n�n f�trî i�leyi�inde Allah’�n yasalar�na boyun büktü�ü, Allah’a teslim/�slam oldu�u gibi, günlük hayat�nda da Allah’�n yasalar�na boyun bükmek, yâni O’na teslim/�slam olmak zorunda oldu�u beyan edilmi�tir. Aksi takdirde f�trî hayat�nda Allah’�n yasalar�na boyun büken bu insan, günlük hayat�nda ba�kalar�n�n yasalar�na boyun bükerse, ha­yat�n�n birinde Rabbinin �lâhî yasalar�na, öteki­sinde de kendi hevâ ve heveslerine, yahut be�er yasalar�na teslim olursa, yâni iki Rabbi, iki �lâh� olursa, onun f�trî hayat�yla günlük hayat� çat��ma içine girerse, o zaman bu ikisi aras�nda bocalayan in­san ezilip gidecektir. Çat��an bu iki hayat aras�nda insan mahvolacak, sürekli bir çat��ma ve kaos ortas�nda huzurunu kaybedecektir. Canl�s�yla-cans�z�yla tüm varl�klar Allah’�n dinine, Allah’�n istedi�i bir yola, O’na teslimiyet/�slamiyet yoluna giderken, insan ba�ka bir yola gidecek olursa evren ve insan hayat� aras�nda çat��ma, sava� olu�acak, sonuçta bu da, insana hem dünyada hem de ahirette kaybettirecektir.

Vahye sâd�k olup Allah’�n hükmüyle hükmedenlerin iktidara geldiklerinde �unlar� yapacaklar� ifade edilmi�tir: “Onlar ki, yeryüzünde kendilerini yerle�tirir, iktidar sahibi k�larsak, dosdo�ru namaz� k�larlar, zekât� verirler, ma’rûfu emrederler, münkerden sak�nd�r�rlar…” (Hac, 22/41). Böylece mâ’rûfun/iyili�in egemenli�inde evrenle uyumlu bir bar�� ve adalet düzeni ortaya ç�kar. Vahiyden uzakla��p isyan edenlerin ise bir �ekilde yönetimi ele geçirince �unlar� yapacaklar� bildirilmi�tir: “Yeryüzünde fesat ç�kar�p arz�n dengesini bozarlar, Allah’�n yeryü­zünde koydu�u düzeni bozup ekinleri ve nesilleri yok etmek ve bozmak için çaba sarf ederler.” (Bakara, 2/205).

Diyanet ��leri Ba�kan� Ali Erba�’�n Zina ve E�cinselli�e Kar�� Mücadele Ça�r�s� ve �lâhî Hükümler

�nsanl�k tarihi süresince, insan Rabbinin emrine uymay� terk edip hevas�na uyunca, hep esfele sâfiline/a�a��lar�n a�a��s�na (Tin, 95/5), hatta hayvanlardan bile a�a��ya dü�üp (Furkan, 25/44) zelil olmu�tur. ��te Hâl�k�m�z/Yarat�c�m�z ve hûlkun/ahlâk�n/hukukun nihâi kurallar�n�n tek ve nihai belirleyicisi olan Rabbimiz Allah Teâlâ, Kur’an’da, vahiy çizgisinden ayr�l�p hevas�n�, ta�utlar� ve �eytan� ilah edinen insanlar�n, ba�ta �irk olmak üzere zulüm, zina ve cinsel sapk�nl�klar benzeri günah ve pislikleri kolayca i�ler hale geleceklerini ve geldiklerini bildirmektedir. Hz. Lût’un (as) kavmi örne�inde ya�and��� gibi, Rabbimiz bu azg�n topluluklar� helâk etmi� ve bütün insanl��a ibret olsun, sak�n�ls�n diyerek de göndermi� oldu�u vahiylerinde uyar�larda bulunmu�tur. Bütün bu uyar�lara ra�men, hem de ölümün insanlara en yak�n oldu�u bu virüs salg�n� sürecinde bile ça�da� azg�nlar ve onlar�n destekçileri bu tür sapk�nl�klar� �srarla sürdürmekten ve savunmaktan geri durmamaktad�rlar.

Bir süre önce, Diyanet ��leri Ba�kan� Ali Erba� Cuma hutbesinde, “Ey insanlar. �slam, zinay� en büyük haramlardan kabul ediyor. Lutili�i, e�cinselli�i lanetliyor. Nedir bunun hikmeti? Hastal�klar� beraberinde getirmesi ve nesli çürütmesidir bunun hikmeti. Y�lda yüz binlerce insan gayrime�ru ve nikahs�z hayat�n �slami literatürdeki ismi zina olan bu büyük haram�n sebep oldu�u HIV virüsüne maruz kal�yor. Geliniz bu tür kötülüklerden insanlar� korumak için birlikte mücadele edelim” ifadelerini kullanm��t�.

Öncelikle, zina ve e�cinsellik uyar�lar�nda hakl� buldu�umuz Erba�’�n kurdu�u cümlelerdeki bir yanl�� konusunda da düzeltme yapmal�y�z. Erba� gibi D. �. Ba�kan� konumunda bulunan ve on y�llard�r ilahiyatç� akademisyen olan bir ki�i olarak kendisine yak��mayan biçimde, bunca kariyerine ra�men “e�cinsellik” gibi bir sapk�nl���, kasdî olmasa da Lût (as)’�n ad�na izafe ederek “Lûtîlik” kelimesiyle ifade etmesi, en az�ndan tevbe etmesi ve Müslümanlardan da özür dilemesi gereken büyük bir yanl�� olmu�tur. Bilindi�i gibi, lûtîlik demek, Lût’a ait, Lût’la ilgili demektir. Bu çirkin sapk�nl�kla mücadele eden Hz. Lût’un ad�n� bu çirkin fiilin ad� için kullanmak, tevbesi �art olan önemli bir suçtur.

Erba�’�n zina ve e�cinsellikle ilgili aç�klama ve uyar�lar� ise, Kur’an’�n hükümlerini yans�tmaktad�r. Toplumun en temel unsurunu, özünü olu�turan ve onun gelece�ini belirleyen aile kurumunu tehdit eden en büyük tehlikelerden biri �üphesiz ki zinad�r. Zina, toplumsal düzenin bozulmas�na, nesillerin bozulup fesada u�ramas�na, insana mahsus bir erdem olan hayâ duygusunun ve ahlâk�n yitirilmesine ve birçok hastal���n ortaya ç�kmas�na sebep olan büyük bir sapma ve günaht�r. Bu sebeple, zina hakk�nda Yüce Allah onun “son derece çirkin bir i� ve çok kötü bir yol” oldu�unu beyan edip, bu suçun i�lenmesi �öyle dursun, yan�na bile yakla��lmamas� talimat�n� vermi� (�srâ, 17/32; bk. Furkân 25/68; Mümtehine 60/12).

�slam, zinan�n yan� s�ra bütün çe�itleriyle e�cinselli�i de aç�kça yasaklam��t�r. Kur’an-� Kerim’de, e�cinsel ili�kinin “çok çirkin bir fiil oldu�u ve Allah’�n koydu�u s�n�rlar� çi�nemek, haddi a�mak anlam�na geldi�i” aç�k ve kesin bir �ekilde ortaya konmu�tur. Ve bu büyük günah� i�leyenlerin a��r azaba duçar olaca�� aç�klanm��t�r. Ayr�ca Rabbimiz, bu azg�nl�kta direnenlerin üzerine ise, “azap ya�muru ya�d�rd���n�” bildirmi�tir. (Nisâ 4/ 15-16; A’raf, 7/80-84; �uarâ 26/161-175).

Üstelik insanl��� ve nesli ifsad edecek birer günah olarak zina ve e�cinselli�i haram sayan ve tel’in edip yasaklayan hükümler, tahrif edilmi� Tevrat ve �ncil’de de vahyin tahrif edilmeyen parçalar� halinde var olmay� sürdürmektedir.

Bütün Rasûllere inzal edilen vahiylerde ve Kur’an’da yer alan bu tür haramlar ve ihdas edilen yasaklarla, insan�n yarat�l�� kodlar�na/f�trat�na uygun nezih ve me�ru bir cinsel hayat ya�amas� ve insan neslinin korunmas� ile sa�l�kl� bir �ekilde devam�n�n sa�lanmas� hikmeti gözetilmi�tir. Allah Teala, insan�n f�trat�na yani yarat�l�� gere�i sahip oldu�u bedensel ve ruhsal özüne ayk�r� her fiili yasaklam��t�r. Böylece, insan f�trat�n�n korunmas� ve vahyin yol göstericili�iyle, yani temiz f�trat ile vahyin birle�mesiyle (Bakara, 2/27) sa�l�kl� nesillerin, ahlakl�, adil ve emin �ahsiyetlerin yeti�mesi hedeflenerek, böylece arzda fesad ç�karacak azg�nlar�n de�il, ahlak�, hukuku ve adaleti hâkim k�lacak Müslimlerin, f�trat�n� koruyan erdemli insanlar�n ço�almas�na zemin haz�rlanm��t�r.

Erba�’�n hutbesinde, zinâ ve cinsel sapk�nl�klarla alakal� olarak yapt��� uyar�lara kar��, haddini bilmez kesimlerce �slâm’� ve Müslümanlar� karalay�c� aç�klamalar yap�ld��� görülmektedir. “Lût kavminin çocuklar�y�z” diye pankart ta��y�p Milattan önceki ça�lar�n sapk�nl�klar�n�n bugünkü temsilcileri konumundaki azg�n günahkârlar�n harekete geçip t�pk� binlerce as�r öncesi sapk�n atalar� gibi cüretkârca davrand�klar�, f�trata, insani erdemlere ve �slam’a uygun olan� savunanlar� neredeyse ülkeden sürüp ç�karmak istedikleri gözlemlenmektedir. Asl�nda nereye ait oldu�u ve nerelerden beslendi�i belli laik-Kemalist bir güruh, bu vesileyle yine tu�yan�n� ortaya koymu�, sapk�nl��� “onur” sayan bir edepsizli�i adeta kusmu�tur. Zinâkâr ve e�cinsel sapk�nlar�n ça�lar öncesinde Peygamber’i dinlemek, ö�üt al�p �slah olmak yerine onu ve diğer salih müminleri ülkelerinden kovmaya çal�şmalar� gibi bir durum, bugün de karş�m�za bir k�s�m dernekler, barolar ve kurumlar eliyle ayn� cehaletin ibretlik bir zihin kal�b� olarak ç�km�ş bulunmaktad�r.

Ali Erba�’�n Hutbede �fade Etti�i �lâhî Hükümlere ve �slam’a Kar�� Sald�r�ya Geçen Azg�nlar� Lanetliyoruz

Diyanet Ba�kan�n�n hutbesi üzerine, öncelikle Ankara, �stanbul, �zmir ve Diyarbak�r barolar�, ard�ndan da �nsan Haklar� Derne�i (�HD), CHP sözcüleri ve Atatürkçü Dü�ünce Derne�i ile baz� Alevi kurulu�lar� taraf�ndan �slâm’a ve de�erlerine insan ve hak kavram�na ihanet eden sapk�n Bat�n�n seküler “insan haklar�” anlay��� üzerinden sald�r�da bulunulmu�tur. Ankara Barosu hutbede yer alan zina ve e�cinsellikle ilgili Kur’an hükümleri için “ça�lar öncesine ait”  demi�. Vahye dayal� de�erlerimiz için “kutsal say�lan ve do�ma” ifadelerini kullanm��t�r. Ayn� zamanda, D�B’n�n “halk� ellerinde me�alelerle meydanlarda cad� diye kad�n yakmaya davet etmesi” ifadelerini kullanarak, kör taklitle pe�inden gittikleri Bat�n�n orta ça��ndaki bir ba�ka sapk�n uygulamas�n� �slam toplumuna iftira etmeye kalk��m��t�r. �stanbul Barosu da bu ayetlerin gündemle�tirilmesiyle “toplumsal nefreti te�vik etmekle, halk� LGBT+ ve e�cinsel bireylere kar�� k��k�rtmakla” suçlam�� ve acil olarak yapt�r�m uygulanmas�n� talep etmi�tir. Bunlar�n, 28 �ubat sürecinde de �slam dü�manl���yla ba�örtülü avukatlar� barolar�na kaydetmemelerini, “ordu göreve ve kahrolsun �eriat” sloganlar�n�n at�ld��� eylemlere cübbeleriyle kat�ld�klar�n� biliyoruz.

Bu ba�naz çevrelerin, “çağd�ş�, geri, barbar” iftiras�n� att�klar� İslam’� belli bir tarih aral�ğ�na s�k�şt�rarak İslam’�n evrenselliğine, bu topraklar�n kadim medeniyet unsurlar�n�n en önemli harc� olan İslâmi düşünceye her f�rsatta olduğu gibi yine savaş açmaya kalk��an dogmatik bir zihin dünyas� söz konusudur. Bu câhiller, evrensel hükümler vazeden Allah’�n, Adem’den (as) k�yamete kadar geçerli olan ça�lar üstü dini �slam’� ve ayetlerini “dogma” ve “ça�d���” olarak niteleyip hakaret ederken, gerçek dogmatik zihne ve dü�üncelere sahip olan zavall�lar�n kendileri olduklar�n� unutmaktad�rlar. Bunlar, Allah’�n yarat�p ya�att�ktan sonra öldürdü�ü ve hesaba çekece�i bir fâni olan önderlerini ilahla�t�r�p bu âciz fâninin ço�u sapk�n Bat�y� taklide dayal� fikir, uygulama ve ilkelerini tart���lmaz ve de�i�tirilmez k�larak dogmala�t�rd�klar�n� ve bu sebeple ne kadar geri ve a�a�� bir duruma dü�mü� olduklar�n� bile fark etmeyecek kadar cahil ve taassup ehlidirler.

Bu yüzden, söz konusu bât�l ideoloji sahipleri, önderlerini ve hevalar�n� ilah� edinmi� olanlar, Kur’an’�n, zina ve e�cinsel yozla�may�, günah ve sapk�nl�k olarak nitelendirip yasaklayan âyetlerini “nefret suçu” ba�lam�nda de�erlendirmekten utanm�yorlar. Bu durum, onlar�n �slâm’a, Müslümanlara ve de�erlerine yönelik her zamanki dü�manl�klar�n�, kin ve nefretlerini yans�tmaktad�r. Sapk�nl�ğ� “normalleştirmek ve yayg�nlaşt�rmak” amac�yla hareket eden bir k�s�m yap�lanmalar uluslararas� düzeyde de desteklenmektedir. Çocuklar�m�za, gençlerimize ve nesillerimize bir “insan hakk�” olarak sunulan cinsel sapk�nl�k, insanl�ğ�n ifsad�n�, toplumun çöküşü ve ailenin yok edilmesini hedefleyen büyük bir zulüm ve tu�yand�r.

Laik Kemalistlerin meselesi, Kemalist sistemin emrinde konumlanm�� laik Diyanet ve ba�kan�yla de�il, yüzy�ld�r dü�man bilip yok etmek istedikleri �slam iledir. Tahammül edemedikleri husus, Allah’�n hükmünün aç�kça ifade edilmesidir. Asl�nda bütün dü�manl�klar�, nefret ve kinleri, �slam’�n hükümlerine, Kur’an’�n “nuru”nad�r. Kendi azg�n zanlar�nca, kudurmu�ças�na a��zlar�ndan saç�lan salyalar�yla “Allah’�n nurunu söndürebileceklerini” san�rlar. Hâlbuki bu idraksiz “kâfirler istemese de Allah nurunu tamamlayacakt�r” (Tevbe, 9/32). Bilinmelidir ki, biz, onlar�n ilah edindikleri ve tapt�klar� önderlerini de yaratm��, ya�atm�� ve öldürmü� olup hesaba çekecek, kendilerini de yarat�p ya�atan ve sonra öldürüp hesaba çekecek olan bir Allah’a kulluk yapmaktay�z. “De ki: ‘Ey insanlar, e�er benim dinimden herhangi bir �üphede iseniz, bilin ki ben, Allah’� b�rak�p da sizin tapt�klar�n�za tapmam, fakat sizin hayat�n�za son verecek (sizi öldürecek) olan Allah’a kulluk ederim. Bana mü’minlerden olmam emrolundu.” (Yunus, 10/104).

Kendilerini yaratan, ya�atan ve hayat tarz� belirleyen Allah’a isyan ederek, zinay� ve e�cinsel ahlâks�zl��� savunan ve bu çirkinliklerin ele�tirilmesine bile tahammül edemeyen bu kesimleri �iddetle tel’in ediyor, lânetliyoruz. Kur’an hükümlerinin bir k�sm�n� ortaya koyup Hak olan� ifade eden uyar�lar� dolay�s�yla sald�r�ya u�rayan Ali Erba�’� sadece bu aç�klamas�yla s�n�rl� olarak destekliyoruz.

Hutbe Ba�lam�ndan Kalkarak, Erba�’a ve Temsil Etti�i Diyanet’e Sorular�m�z Var

Ali Erba�’a da diyoruz ki; laik Kemalist sistem, bask�c� seküler e�itim, kültür, politika ve programlar�yla, laik yasalar�, seküler hukuk sistemi ve kapitalist ekonomisiyle, pislik kusan TV dizileri ve programlar�yla bu tür sapk�nl�klar�n kolayca ve yayg�n biçimde yeti�mesi ve üremesi için çok müsait bir batakl�k olu�tururken, neden bu batakl��a dikkat çeken bir uyar�n�z, bütün yozla�man�n kayna�� olan laik Kemalist sisteme dair Hakk’� hayk�ran bir söylem ve duru�unuz söz konusu olmam��t�r, olmamaktad�r?

Peki Diyanet ��leri Ba�kan� neden böyle bir hutbe okumu�tur? �slam’�n ve Kur’an’�n hakikatlerini aç�klama, bu toplumsal sorunlar hakk�ndaki Allah’�n hükümlerini anlatma sorumlulu�u ile hareket etmi�se ya da bir ba�ka aç�klamas�nda ifade etti�i gibi “Rabbimizin ‘�çinizden hayra ça��ran, iyili�i emredip kötülü�ü meneden bir topluluk bulunsun.’ (Al-i �mran 104.) emrini yerine getirmeye” çal��m�� ise a�a��daki sorular�m�za ne cevap verecektir?

1. Ayn� sorumluluk gere�ince neden hevan�n ilahl��� ve �irk olan Kemalizm, Laiklik, ulusalc�l�k ve demokrasiye kar�� Allah’�n hükümlerini hat�rlatan tek bir beyan� yoktur? Üstelik bu resmi ideoloji, hevaya dayal� sistemler ile seküler hayat tarz�, cinsel sapk�nl�k ve zinaya da zemin haz�rlamaktad�rlar. Yani zina ve cinsel sapmadan daha geni� ve daha ku�at�c� bir ifsad�n kayna��d�rlar. Cahiliye dönemimde bulundu�um Dan��ma Meclisinde verdi�im önerge ve yapt���m çal��ma ile 1982 anayasas�n�n Dan��ma Meclisi genel kurulunda kabul edilen metninde yer alan Diyanet ��leri Ba�kanl��� ile ilgili 190. madde �u �ekildedir: “… Diyanet ��leri Ba�kanl���, �slam dininin gerçek kural ve ilkeleri do�rultusunda, …, özel kanununda gösterilen görevleri yerine getirir…”. Bu metin 5 ki�ilik genarak grubundan olu�an MG Konseyince de�i�tirilip “D�B’n�n laiklik ilkesi do�rultusunda… özel kanunundaki görevleri yerine getirir” �ekline dönü�türülmü� olup bugün bu madde geçerlidir. Peki neden, D.�. Ba�kanlar�n�n Diyanete biçilen bu laik anayasal konuma tek bir itirazlar� yoktur? Neden hâlâ laik bir kurum olma konumuna uygun davran�lmaya devam edilmektedir? Diyanet ��leri Ba�kanlar�ndan Nuri Y�maz’�n ifadesiyle “Laiklik bir i�bölümüdür, dünya i�leri TBMM’ne, din i�leri de Diyanet ��leri Ba�kanl���’na b�rak�lm��t�r.” diyebilecek kadar laikli�i içselle�tirmi� bulunmaktad�rlar. AKP Hükûmetinin 2003 y�l�nda atad��� ve 7 y�l Diyanet ��leri Ba�kanl��� yapan Prof. Ali Bardako�lu da, Star Gazetesi’nde yay�mlanan röportaj�nda, ayn� anlama gelen �u beyanda bulunuyor: “Biz din-devlet i�lerinin ayr� olmas�n� önemli bir imkân olarak görüyoruz; ama siyasete, yasama, yürütme ve yarg�ya kar��mad���m�z kadar, bize kar���lmas�n� da do�ru bulmuyoruz.”. Bu yakla��mlar�yla, benim cahiliye dönemimde anayasaya koydurdu�um metnin seviyesine bile ula�amam�� ve laikli�i içselle�tirmi� görünmektedirler.

Buna ra�men, AKP iktidar�na aktif destekçi olmakla maruf çevrenin Akit yazar� Kenan Alpay, “Diyanet ��leri’nin görevi, Kur’an� Kerim ve Sünnet-i Seniyye’de beyan edilen hakikatleri uygun bir üslub ve hikmetle topluma ta��makt�r” diyecek kadar gerçekle alakas� olmayan bir beyanda bulunabilmi�tir.

Çok aç�kt�r ki, laik rejimin Diyanete yükledi�i misyon, Müslümanlar�n �slam’la ili�kilerini, “namaz, hac, oruç” gibi bireysel ibadetlerle s�n�rl� tutmak ve dinin kamu alan�na müdahale etmesini engellemektir. Camilerde Kur’an’�n, laik rejimin kabul etmeyece�i ayetlerinin aç�klanmas�na f�rsat vermemek, Allah’�n ayetlerinin özellikle rejime ters gelen bir k�sm�n� ketmetmek/gizlemektir. Ve yeri geldi�inde laik rejimi övmek, camileri dolduran iyi niyetli fakat �slam �eriat�ndan habersiz insanlara laik rejimin ve ilkelerinin “güzelliklerini”(!) anlatmakt�r. Laik gayri �slami yönetime, �slami fetvalarla destek sa�lamakt�r. Camilerde toplumu (Allah’�n ad�n� kullan�p) Allah ile aldatarak laik projeleri, kabul ettirmeye çal��makt�r. Nitekim Atatürkçü Dü�ünce Derne�i, CHP �lçe Te�kilatlar� ve kimi Alevi-Bekta�i Dernekleri de yay�nlad�klar� bildiride Cumhuriyeti e�cinsellikle örtü�türürcesine Diyanet için “Cumhuriyet kurumu olmaktan uzakla�t��� ve Anayasal görevlerinin d���nda hareket etti�i görülmektedir… her konuda �er’an fetva veren bir kurum niteli�ine dönü�mü�tür… Laik hukuk sistemi kurallar�n� gözeterek görev yapmas� gereken Diyanet ��leri Ba�kanl���, din ve inanç özgürlü�ü sömürüsünü ileri noktalara ta��maktad�r.” ifadelerini kullanm��lar ve bu anayasal konumu hat�rlatm��lard�r. Bugüne kadar ve bugün hâlâ, Diyanet Ba�kanlar� taraf�ndan, �slam’a ayk�r� olan bu laik konuma neden itiraz edilmemektedir?

2. 2004 y�l�nda AB’den takdir almak u�runa zina suç olmaktan ç�kar�ld���nda Diyanet neden susmu�tur? 2011 ve 2014 y�llar�nda Aileyi ifsad edip e�cinsellik ile e�cinsel evlilikleri yasal güvenceye kavu�turan �stanbul sözle�mesi yap�l�rken, bu sapk�nl��� te�vik sözle�mesi TBMM’de hiç tart���lmadan yar�m saat süre içinde tüm partilerin oy birli�iyle onaylan�rken, 6284 say�l� yasa ç�kar�l�rken ve y�llard�r ve hâlâ yürürlükte iken neredeydiniz? Neden hâlâ bu temel sapt�r�c� sözle�me ve yasalara itiraz�n�z yoktur? Üstelik Erba�’a azg�nca sald�r�p suç duyurusunda bulunanlar, gerek laik Kemalist resmi ideolojinin gerekse uluslararas� anla�ma statüsündeki �stanbul Sözle�mesi ve 6284 say�l� kanununun bu tür sapk�nl�klara alan açan muhtevas�ndan ald�klar� destekle bu kadar cüretkâr davranabilmektedirler. Ankara Barosu bile yapt��� son aç�klamada Diyanet ��leri Ba�kanl���n�n hutbesine kar�� yapt�klar� aç�klaman�n temel dayana��n�n �stanbul sözle�mesi oldu�unu belirtip �stanbul Sözle�mesi’nin korunmas� gerekti�ini söylüyor. �HD genel merkezi �stanbul Sözle�mesini referans göstererek her türlü “cinsel yönelim” ve kimli�in do�al ve zorunlu oldu�unu ifade ediyor.

Hükûmet, �stanbul Sözle�mesi, Toplumsal Cinsiyet E�itli�i ve 6284 say�l� kanun gibi uygulamalar�n i�lerli�i için Diyanet imamlar�na hizmet içi e�itim verdi, MEB’in pilot okullar�nda ve üniversitelerde dersler konuldu ve ö�rencilerin o körpecik zihinleri kirletildi. Ayr�ca, �stanbul Sözle�mesi, 6284 say�l� kanun ve Toplumsal Cinsiyet E�itli�i gibi uygulamalar sadece cinsel sapk�nl�klar�n temelini olu�turmuyor, kad�n�n beyan� esast�r diyerek, e�ler aras�ndaki en ufak bir anla�mazl�kta e�lerin evlerinden uzakla�t�r�lmalar� ile âilelerin parçalanmas�, bo�anmalar�n rekor seviyede artmas� sa�land�, bu uygulamalar�n neticesinde be� y�lda 2 milyon erkek evden uzakla�t�r�ld�.

AKP iktidar�nda zinan�n suç olmaktan ç�kmas� ve ayn� iktidar�n imzalad��� bu sözle�me ve paralelinde ç�kard��� yasalarla, bütün ya�lar için oldu�u gibi 15-16 ya��nda da zina  serbest hale getirilirken, Allah’�n emrine uyarak bu ya�larda nikâhla evlenmek a��r cezal�k suç haline getirildi. Bu yüzden söz konusu ya�larda binlerce genç flört ve zinay� serbestçe ya�ar ve yayg�nla�t�r�rken, binlerce genç erkek evinden ailesinden kopar�l�p a��r cezalar verilerek zindanda çürütülmektedir. Bütün bu rezalet ve vah�eti seyredip müdahale etmeyen Diyanet ve iktidar, Allah’a, topluma ve mazlumlara nas�l hesap verecektir?

Bu Sözle�me’nin 4. maddesi LGBT haklar�n� güvence alt�na al�yor; 12. maddesi, “kad�na ve erke�e ili�kin al���lagelmi� rollerin bulundu�u dü�üncesine dayanan” örf, adet, gelenek ve her türlü uygulamay� “kökünden kaz�may�” amaçlad���n� söylüyor. Aileden Sorumlu Devlet Bakan� Selma Aliye Kavaf bir �eylerin yanl�� gitti�ini anlam�� ve 2009 Haziran�nda Viyana’da yap�lan Avrupa Konseyi Aileden Sorumlu Bakanlar Konferans�’na kat�lm�� ve “farkl� aile formlar�” diye bir kavram geçti�i için tavsiye karar metnini imzalamam��t�. Sebep, bu kavram�n e�cinsel aileleri de içeriyor olu�uydu. Yurda döndü�ünde niçin imzalamad���n� anlatt� ve �u ç�k��� yapt�: “E�cinselli�in bir hastal�k oldu�una inan�yorum.” Dönemin Sa�l�k Bakan� Recep Akda� “Bunlar� ki�isel özgürlük meselesi olarak ele almak laz�m” demi�ti. AK Parti Sivas Milletvekili Nursuna Memecan ise Kavaf’�n aç�klamalar� için “talihsiz sözler” aç�klamas�n� yapt�. O dönemde AB Ba�müzakerecisi olan ve Erdo�an’�n sürekli ba� tac� olan Egemen Ba��� ise Der Spiegel’e verdi�i demeçte, “Ben e�cinselli�i bir hastal�k olarak görmüyorum” dedi. Selma Aliye Kavaf 2011’den sonra siyaset alan�ndan silindi. 2011 seçimlerinden sonra Bakan da, Bakanl���n ad� da de�i�ti. Yeni Bakan, Erdo�an’�n sürekli bir makam vererek ba�tac� etmeyi sürdürdü�ü Fatma �ahin, 19 Eylül 2011’de Rixos Grand Hotel’de LGBT örgütlerin de bulundu�u bir toplant�da STK temsilcileriyle bir araya geldi. Bakan o toplant�da e�cinsel haklar�n�n anayasal güvence alt�na al�nmas�na “pozitif yakla�t���n�” ifade etti. Büyük ifsad kayna�� �stanbul Sözle�mesi de Fatma �ahin döneminde imzaland� ve bu yüzden KOÇ Toplulu�u, içinde LGBT’nin de yer ald��� Mor Çat� ve CHP’li Belediyeler taraf�ndan kendisine ödül de verildi.

��te âileyi da��tan, e� cinselli�i yayg�nla�t�ran, toplumu sekülerle�tirip yozla�t�ran bütün bu politikalar� ve uygulamalar�; AKP hükümeti, Bakanl�klar�, Kurumlar� ve yanda� STK’lar� gerçekle�tirmektedir. R. Tayyip Erdo�an’�n k�z� Sümeyye Erdo�an’�n da içinde yer ald��� AKP’li kad�nlar�n öncüsü oldu�u KADEM de, âileyi ifsâd edip aileyi te�kil eden e�leri birbirinin rakibi ve sözde “kad�n� koruma” ad� alt�nda gerçekle�tirilen adaletsiz uygulamalarla neredeyse birbirinin dü�man� haline getiren yasa ve sözle�melerin en tavizsiz savunucular� aras�nda yer almaktad�r. Aç�l�m� “Kad�n ve Demokrasi Vakf�” olan bir kurulu�tan bundan ba�kas� da beklenemez. Çünkü demokrasi hevan�n ilahla�t�r�lmas� ve insanl�k için tek huzur ve adalet kayna�� vahyin belirleyicili�ine ba�kald�r�d�r.

Bütün tepkilere ra�men AK Parti sözle�menin uygulanmas�nda �srar ediyor hatta daha etkin uygulanmas� için mecliste gruplar olu�turup çal��malar yap�l�yor. KADEM gibi hükümet yanl�s� bir dernekle, Mor Çat� gibi hükümet kar��t�, din dü�man�, LGBT destekçisi kad�n dernekleri bir araya gelip ayn� konuda uzla��yorlar. “Türk Kad�nlar Birli�i, Mor Çat� Kad�n S���na�� Vakf�, Kad�n Dayan��ma Vakf� ve KADEM’in de TBMM’deki komisyon toplant�s�nda yer ald���n� görüyoruz.

AKP’nin iradesi ve oylar�yla ç�kar�lan bu sözle�me ve mevzuata göre, asl�nda �stanbul Sözle�mesi tam olarak uygulansa Diyanet ��leri Ba�kan� da yarg�lan�r. Yine AB iste�iyle uygulanan “toplumsal cinsiyet e�itli�i” politikalar� da aileye ve yerli kültüre yönelik büyük bir tahrîbata ve yozla�maya yol açm��t�r. Nitekim sözle�menin ve LGBT+ haklar�n�n savunucular�ndan biri olan Kaos GL derne�i, “�stanbul Sözle�mesi silah, Grevio Raporu mermidir” diyerek sözle�meyi sahiplenmektedir. E�cinsel ve Feminist derneklerin çat� kurulu�lar�ndan biri olan Türkiye Kad�n Federasyonu ba�kan� Canan Güllü, “herhangi bir konuda sözle�menin delinmesi durumunda can�m�z pahas�na soka�a ç�kar�z” diyerek kararl�l���n� ortaya koymakta ve sözle�menin etkin uygulanmas� ça�r�s� yapmaktad�r. Bu sözle�me ve ona uyumlu mevzuat sonucunda, “Benim bedenim üzerinde kimsenin söz söyleme hakk� yok, istedi�imiz gibi hareket ederiz. ‘�…’yiz, var m� diyece�iniz?  ‘O…’ yuz, var m� diyece�iniz?’” yaz�l� pankartlarla büyük �ehirlerin meydan ve caddelerinde yüz binlerin gözü önünde ahlâks�zl�klar�n� sergileyenler AKP döneminde örgütlenip meydanlara daha cüretkarca ç�kabildiler. �stanbul ve Cedaw sözle�melerinin gölgesindeki bir hukuk sistemi sadece aile yap�m�z� parçalam�yor. Çocuklar�m�z�n da gittikçe özünden uzakla�mas�na neden oluyor. Son yap�lan anketlerde, “dindar” ailelerin çocuklar�nda sekülerle�menin zirveye ç�kt��� ve deizmin yayg�nla�t���, e�cinselli�e bile, �ahsi “bir tercih” olarak görüp sayg� duyduklar�n� ifade ettikleri gözlemleniyor.

Kemalist bir bakana b�rak�lan e�itim alan�nda, Kemalist dönü�türme ve sekülerle�tirmeye yönelik uygulamalar h�zla sürdürülüyor. Bu ülkenin çocuklar�, bu hale kendi kendine gelmediler, bahsedilen hükümet politikalar�n�n bu yozla�mada büyük etkisi oldu�u aç�kt�r. Hatta son 10 Kas�m günü birçok okulda, ilk ve ortaokul çocuklar� ö�retmenleri taraf�ndan Mustafa Kamal’�n büstü ya da posteri önünde secde ettirildiler. Bütün bunlar ya�an�rken, Diyanet Ba�kanlar� neden sustular? Körpe ruhlara yönelik bu sald�r�ya ve büyük vah�ete kar�� Ali Erba�’tan bir aç�klama ve itiraz yükseldi�ini neden duymad�k? Neden, secde yaln�z Allah’a yap�l�r, okullardaki bu uygulama çocuklar� putperestli�e, �irke zorlamakt�r ve büyük zulümdür diyemediler?

LGBTIQ+ yap�lanmas�, ismini lezbiyen, gey, biseksüel, transseksüel, interseksüel, queer kavramlar�n�n ba� harflerinden al�yor. Bu sapk�n hareket “+” sembolüyle de cinsel anlamda kendisini henüz tan�mlanmam�� kim varsa kabul etti�ini belirtiyor. K�saca homoseksüel hareket olarak adland�rabilecek bu ak�m, biyolojik cinsiyetle toplumsal cinsiyeti ba��ms�z olarak ele al�yor. Bu sapk�nlar, özgürlü�ü Allah’a kar�� ba�kald�r� ve azg�nl�k anlam�nda kulland�klar� için, art�k pedofilinin (çocuk sevicili�i) bile birer “insan hakk�” oldu�unu yüksek sesle söyleyebilmektedirler. Uluslararas� sözle�melerin dayatmas� ve ciddi lobicilik çal��malar�yla devletleri bask� alt�na al�p, bu çal��malar�na yasal zemin hatta yasal koruma sa�latabilmektedirler. LGBT aktivizmi ile toplumlarda as�rlard�r olu�mu�, onlar� bir arada tutan, emperyalist sömürüye kar�� adeta kalkan görevi yapan toplumsal de�erleri yok etmek, aileyi parçalay�p nesilleri bireyselle�tirerek sapk�n amaçlar� ve emperyalist projeleri do�rultusunda kolayca kullanmak istemektedirler. LGBT aktivistleri bu hedeflerine ula�mak için her türlü propaganda yöntemini ustaca kullanmaktad�rlar. Bu sapk�nl��� yayg�nla�t�rmay� “hak” mücadelesi kamuflaj� alt�nda masumla�t�rmak en büyük aldatma taktikleridir. CHP’li kimi ilçe belediyelerinin “Kent Konseyleri”, insan hakk� savunuculu�u ad� alt�nda “E�cinsel çocuklar, lezbiyen çocuklar, travesti çocuklar” diye pankart yapacak kadar ileri gittikleri görülmektedir. E�cinselli�i insan hakk� olarak göstermek, hatta bunu çocuklara kadar indirgemek, ABD ve AB’nin küreselle�me döneminde dünyaya dayatt���, toplumlar� ayakta tutan bütün de�erleri y�k�ma u�ratma giri�iminin sonuçlar�d�r.

Siyaset, hukuk, ekonomi, aile ve e�itim hayat� �stanbul Sözle�mesinin cinsiyetçi ve sapk�nl�klar� me�rula�t�ran ruhuyla yap�land�r�l�rken, barolar LGBT+ haklar� merkezi açarken, okullarda toplumsal cinsiyete dayal� e�itimler verilirken, hatta Diyanet görevlileri bile bu sözle�meye göre e�itilirken D�B ne yap�yordu?

3. Zinaya giden yollardan biri de TV dizileri ve benzeri programlar. Bunlar gözden geçirildi�inde Türkiye’nin ahlâks�z dizilerde dünyada öne ç�kt��� dikkati çekiyor. Hükümetin bunlar� belirli bir disiplin içerisine almak için hiçbir çaba göstermedi�i, ilgilenmeyip serbest b�rakt��� görülüyor. D�B’ndan neden bir itiraz ve �slah çabas� gelmiyor ve bu sapk�n gündeme müdahale etmiyor?

4. AKP döneminde alkol üretimi ve tüketimi de artm�� olup kimi AKP yetkilileri bunun ekonomik geli�meye katk�s�yla övünmü�lerdir. Binali Y�ld�r�m,14.3.2014 tarihinde yap�lan bir TV program�nda diyor ki; “Tekirda�’da 2 rak� fabrikas� vard�, bizim dönemimizde �imdi 18 tane oldu.”Mart.2019 seçimlerinde AKP �zmir Belediye Ba�kan aday� Nihat Zeybekçi  de, CNN Türk’te yay�nlanan programda “�zmir’de �arap üretimini destekleyece�im. Bu bir ekonomidir, ticarettir. Ben Diyanet ��leri Ba�kan� de�ilim. Oras� beni hiç ilgilendirmez.” diyor. AKP iktidar�nda rak� �arap fabrikalar� say�s� zirveye ç�kar�l�rken ba�bakan ve bakanlar bunu yapmakla övünürken neredeydiniz?

 5. Kumar da AKP döneminde t�rman��a geçmi� bulunmaktad�r. Devlet eliyle oynat�lan “Milli Kumar”�n çe�idi artt�r�lm��, “Milli Piyango” ve “�ans Topu, 10 Numara, Say�sal Loto”ya ilâveten “iddaa” diye yeni bir kumar çe�idi uygulamaya konmu�tur. “Yerli ve milli” Kumar olan piyangoya “iddia” gibi ilave kumar çe�itleri ilave edilirken nerede idiniz?

6. Laik Kemalist sistemin ba�bakan�, “lailklik ve demokrasi �slam ile ba�da��r”, “din bireyseldir”, “ekonominin, paran�n dini iman� omaz”, ““�slam’�n güncellenmesinin gerekti�ini bilmeyecek kadar da aciz bunlar. Siz �slam’� 14 as�r öncesi hükümleri ile bugün uygulayamazs�n�z.” aç�klamalar� s�k s�k yaparak aç�kça �slam’� tahrif etmeye kalk��t���nda ve kendisini �slam’a nispet eden kitleleri laikle�tirmeye çal��t���nda neden hiç sesiniz ç�kmad�? Neden Allah’�n hükmünü “zina ve e�cinsellik” konusunda yapt���n�z gibi aç�kça ortaya koymad�n�z, neden vahyin bu iddialar� yalanlad��� hakikatini söylemeyip susarak “dilsiz �eytan” konumuna dü�mekten hiç korkmad�n�z? Neden “emr-i bi’l ve maruf nehy-i ani’l münker” sorumlu�unuz akl�n�za hiç gelmedi? Hâlbuki “zina” da “e�cinsellik” de özellikle AKP iktidar� döneminde uygulanan bu tahrifat ve sekülerle�tirme, yozla�t�rma sürecinde daha bir art�p yayg�nla�t�.

7. Ülkeye zorbal�kla egemen k�l�nan laik Kemalist ideolojinin, Kemalizm dininin her resmi bayram�nda neden hutbeleri o bayramlara tahsis etmekten kaç�nmad�n�z? �slam’a sava� açan laik sistemin kurucular�n� ve ilahla�t�r�lan önderlerini neden hep yücelterek “rahmet ve minnetle anmak” ölçüsüzlü�üne göz yumdunuz?

8. Sizi göreve getiren bu iktidar da, yakla��k 20 y�lda daha önce sisteme direnen “dindar” kesimleri de sekülerle�tirip, Allah ile aldatarak sistemin içine çekip laiklik batakl���nda kirletirken, üstelik geç de olsa itiraz etti�iniz “zina” ve “e�cinsellik” de bu vasatta daha çok geli�ip yayg�nla�m��ken, neden i�in esas�na, yani batakl��a dair bir uyar�n�z, itiraz�n�z ve �slah çaban�z yoktur?

Bu Büyük Çeli�kiler Sebebiyle, Erba�’a ve Destekçisi �ktidara Soruyoruz: Yoksa Hutbe ve Sonras� Ya�ananlar Bir Mizansen mi?

Yoksa, bütün bunlar bir mizansen mi? Yani bir yandan ailenin ifsad edilmesi, zina ve e�cinsellik dâhil bütün yozla�malar�n kayna�� olan laik yasalar, zinan�n suç say�lmaktan ç�kar�lmas�, içki fabrikalar�n�n artt�r�lmas�, kumar�n yayg�nla�t�r�lmas� benzeri uygulamalar sürdürülürken, zina ve e�cinselli�i koruma alt�na alan �stanbul Sözle�mesi ve 6284 gibi yozla�t�r�c� sözle�me ve yasalar �srarla uygulamada tutulurken, böyle bir hutbe okunarak ve sald�r�ya u�ray�nca da en tepe yöneticisinden tek tek bakanlara kadar iktidar taraf�ndan sahip ç�k�larak, kamuya aç�k seri destekler verilerek, STK’lar destek için organize edilerek ne amaçlanm��t�r? Yoksa aç�klanan sebeplerle y�pranm�� olan iktidar�n “muhafazakâr kesimler” nezdinde imaj�n�n düzeltilmesini ve yeniden iktidar çevresinde toparlanmalar�n� temin etme amaçl� bir operasyon mu yap�lm��t�r?

E�er böyle de�il de Ali Erba� samimiyetle bu hutbeyi irad etmi�se, neden daha büyük sapmalara, en büyük zulüm olan laik Kemalist �irkle topluma hükmedilmesine, �slam’�n tahrif edilmesine ve Müslüman halk�n laikle�tirilmesine tek bir itiraz� ve Hakk’� ortaya koyan hutbesi ya da aç�klamas� söz konusu olmamaktad�r? �ktidar da, Ali Erba�’�n zina ve e�cinsellik konusundaki aç�klamas�n� do�ru ve hakl� bulup desteklemekte samimi ise, neden hâlâ zinaya ve e�cinselli�e koruma ve te�vik sa�layan �stanbul Sözle�mesi feshedilmemekte ya da bu uluslar aras� sözle�meden imza çekilmemekte, neden AKP döneminde suç say�lmaktan ç�kar�lan zina yeniden suç kapsam�na al�nmamaktad�r?

�nsanlar� aldatmaktan vazgeçip dürüst olun. Bu yozla�maya, zina ve e�cinselli�e samimiyetle kar�� ç�k�yorsan�z gerekli ad�mlar� at�n, üzerinize dü�en görevleri yerine getirin ve ikiyüzlülükten kurtulun. Yahut da yozla�man�n as�l sahibi olarak sebep oldu�unuz münkeri hem sürdürüp hem de halk� Allah ile aldatmaya, itibar ve imaj operasyonlar� yapmaya devam etti�iniz takdirde, biz Müslümanlar, ahmak yerine koydu�unuz topluma sizin bu çirkin siyasi atraksiyonlar�n�z� if�a etmeye devam edece�iz in�aAllah.

Mehmet PAMAK

YORUMLAR
Hen�z Yorum Yok !