H�k�met`e `Uludere`deki g�n�ha ortak olmay�n` �a�r�s�

Uludere'deki günâha ortak olmay�n

Hilal Kaplan / Yeni �afak

"Sizden evvelki toplumlar�n helâk olmalar�n�n ba�l�ca sebebi, aralar�nda itibarl� bir kimse suç i�ledi�i zaman ona dokunmamalar�; zay�f ve kimsesiz biri suç i�ledi�inde onu cezaland�rmalar� olmu�tur."

Hz. Muhammed (s.a.v.)

Otuz y�ld�r süren, hem psikolojik hem de ekonomik olarak bu ülkenin ili�ini kurutan bir �iddet döngüsü var. Devlet, bu döngü boyunca elinden geleni ard�na koymad�. S�kl�kla hukuk d���na ç�kt�, i�kence etti, insanlara b.k yedirdi, köy yakt�, cinayet i�ledi, bombalad�, ta� üstünde ta� koymad�. Anlayaca��n�z y�kmakta s�n�r tan�mad�.

Sonra o devlete, sivillerden olu�an bir iktidar hakim olmaya ba�lad�. Askerin üzerindeki gücü azald�kça vatanda�lar�n�n sorunlar�na yöneldi, k�r�lan kalpleri onarmaya çal��t�. Devletin de hatalar� oldu�unu, güçlü devletin hatas�n� kabul eden devlet oldu�unu, Türkiyeli olan herkesin e�it oldu�unu söyledi. Kar��l���nda halk�n teveccühünü kazand�.

Gelin görün ki, devletin Kürt meselesinde en yap�c� oldu�u zamanda, sava� teknolojilerinin en geli�ti�i dönemde; devletin en cüretkâr suçlar� i�ledi�i vakitlerde bile gerçekle�memi� bir sivil katliam� gerçekle�ti. Uludere, s�rf bu sebepten ötürü bile soru i�aretiyle yakla��lmay� hak etmekteydi.

Nitekim Ba�bakan Erdo�an, daha geçti�imiz Ocak ay�nda Uludere için "Ankara'n�n derin dehlizlerinde kaybolmaz. Türkiye art�k eski Türkiye de�il. Hiç kimsenin yapt��� yan�na kâr kalmaz. Hiçbir tezgah, hiçbir komplo, hiçbir provokasyon gizli kalamaz" dememi� miydi?

Kimsenin yan�na kâr kalmayaca�� sözü verilen provokasyon söyleminden nas�l oldu da "Hataysa hata, tazminatsa tazminat. TSK görevini samimiyetle yapm��t�r" noktas�na gelindi?

Ba�bakan, dört ay önce tezgâh oldu�una inand��� bir hadisenin, bir askerî hatadan ibaret oldu�una nas�l ikna edildi?

Yarg� süreci devam etti�i söylenen bir hadiseye ili�kin neden hüküm verdi?

�ki yakla��m aras�ndaki bu uçurumu nas�l anlamal�y�z?

Bu sorular�n cevab�n� bilmiyorum. Tek bildi�im, Uludere hakk�nda konu�ulmasa bile ne bölge halk� ne de Ak Parti'nin ad�ndaki 'Adalet'e inanm�� olanlar bu ac�y� failler cezaland�r�lmadan unutur.

Uludere'yi ziyaretimizde, bombalamada ortanca o�ullar� Adem'i kaybeden Ant ailesine misafir olmu�tuk. Sohbetimiz s�ras�nda iki o�lu askerde olan ama buna ra�men medyan�n kendilerini PKK'l� gibi lanse etti�inden yak�nan Adem'in babas�, Uludere'nin hükümete kar�� kurulan bir tuzak oldu�undan emin oldu�unu söyledi. Neden böyle dü�ündü�ünü sordu�umdaysa, Bülent Ar�nç'�n sald�r�dan bir hafta önce mecliste "Kürtlerin bütün haklar�n� verece�iz" diye ba�layan o tarihî konu�mas�n� hat�rlat�p 'misilleme' yap�ld���n� ima etmi�ti.

Ve eklemi�ti: "Ama hükümet suçlular� saklarsa, ba��m�za geleni onlardan biliriz."

Görebildi�im kadar�yla ili�kileri dengede tutmak, müttefik sayd�klar�n� korumak, vb. çabalar hükümeti adaleti tesis etmek hususunda zaafa u�rat�yor. Biliyorum siyaset zor ama Mahkeme-i Kübra daha da zor. Adem'in babas�n�n ve onun gibi dü�ünen milyonlar�n orada aleyhinizde �ahitlik yapmas�ndan çekiniyorsan�z, Uludere'deki günaha ortak olmaz, sorumlular�n cezaland�r�lmas�n� sa�lars�n�z. Aksi takdirde Uludere sadece askerin 'tecrübe hanesine' de�il, sizin de 'adalet hanenize' yaz�l�r.