“BAAS DARBES�NDEN PYD/PKK’YA SUR�YE KÜRTLER�” K�TABI ÜZER�NE
Yüce Allah’�n, kerim kitab� Kur’an’da, insanlar�; dillerine, �rklar�na, milliyetlerine göre de�il inanç ve itikatlar�na göre ele al�p de�erlendirdi�ini, Kur’an okuyan her akl-� selim bilir. Kullar�n�n, yüce Allah kat�ndaki de�eri, dil, �rk ve milliyetlerinden de�il takval� olmalar�ndan yani yaratana kar�� günah i�lemekten sak�nmalar�ndan, ona kar�� yanl�� yapmaktan korkmalar�ndan ve kulluklar�na, ibadetlerine titizlikle devam etmelerinden ölçülmektedir.[1]
Müslüman�n, �rkç�l��� esas alan bir rejimi ve bir ideolojiyi –ister Türkçülük, ister Kürtçülük, ister Arapç�l�k olsun- kabullenmesi mümkün de�ildir. Bir Müslüman; Türkçü de, Kürtçü de, Arapç� da olamaz! Yüce Allah’�n r�zas�n� uman, cennetine girmeyi arzulayan ve bunun için mümince bir hayat ya�ama gayretinin içinde olan bir kimsenin, asla ve asla �rkç�, kavmiyetçi ve milliyetçi olmas� dü�ünülemez ve kabul edinilemez!
K�ymetli ara�t�rmac� yazar Ali Kaçar, Suriye’deki �hvan hareketi ile ilgili okumalar yaparken Suriye’de ya�ayan Kürtlere yap�lan zulümler, onlar�n insan yerine bile konulmamalar� dikkatini çeker. Dr. Fehmi �innavi’nin 1997’de yay�mlanan “�slam Ümmetinin Yetimleri Kürtler” isimli kitab�, konuyla ilgili olarak merak�n� daha çok celp eder. Hatta �innavi’nin �u sözü kendisini çok etkiler: “Üzülerek belirtmek isterim ki say�lar� bir buçuk milyar� bulan Müslüman toplulu�u, Kürt sorunu kar��s�nda duyars�z ve suskun kalmaktad�r.”
Kaçar, Suriye’deki Kürtlerle ilgili olarak –ula�abildi�i kadar- yaz�lm�� kitap ve makaleleri okumaya ba�lar. Genç Birikim dergisinde, konuyla ilgili zaman zaman makaleler yazar. PKK, PYD, BAAS Rejimi ile ilgili konferans ve paneller haz�rlarlar. Türkiye’de, Suriye Kürtlerine ili�kin özel olarak yaz�lm�� ve tercüme edilmi� çok az çal��ma oldu�unu esefle fark eder. Bu durum muvacehesinde; uzun emekler sonucunda, nihayet Nisan 2025 tarihinde, Genç Birikim Yay�nlar� etiketiyle ilgilisinin dikkatine, “BAAS Darbesinden PYD/PKK’ya Suriye Kürtleri” adl� kitab�n� rikkatle sunar.
Kavmiyetçili�i, �rkç�l��� �slami referanslar (Kur’an ve Sünnet) çerçevesinde reddeden bir manifesto niteli�indeki Önsöz yaz�s�yla giri� yapt��� 325 sayfadan olu�an eserinde, Kaçar, ilgili konuyu üç bölümde incelemi�tir.
Birinci bölümde, Osmanl� Döneminde Kürtleri ele al�rken; ikinci bölümü ise tamamen Suriye Kürtlerine ay�rm��. Üçüncü bölüme gelindi�inde, PYD ve PKK’n�n KCK kurulu�u oldu�una dair detayl� ba�l�klar� ve aç�klamalar� okuyoruz.
Ali Kaçar, çal��mas�n�n sonuna, PKK’n�n Suriye kolu olan PYD’nin eski lideri Salih Müslim’in a�abeyi Prof. Dr. Mustafa Müslim[2] ile henüz hayattayken bizzat kendisinin gerçekle�tirdi�i -daha önce Genç Birikim dergisinde de yay�mlanan[3]- söyle�iyi, ek olarak okuyucunun istifadesine sunmu�tur.
Bir duyarl�l���n, gams�z olmaman�n ispat� niteli�indeki bu kitap çal��mas�, kendisini �slam’a nispet eden herkesin, gücü ve yetene�i nispetince mazlum ve ma�dur olanlar�n yan�nda olmas� gerekti�ini resmetmektedir.
K�ymetli yazar Ali Kaçar’a göre; Osmanl� �mparatorlu�u döneminde �slami uygulamalardaki bütün eksikliklere ra�men �rklar aras�nda bir ayr�m yap�lmam��, her �rk�n kendi dilini, kültürünü ya�amas�na engel olunmam��t�r. Bu denge, Cumhuriyetin kurulu�uyla birlikte bozulmu�, dil ve �rk farkl�l��� zulmün bir arac� haline dönü�türülmü�tür. Oysa Milli Mücadele denilen dönemde, din-i mübin-i �slam u�runa emperyalist kâfirlere kar�� mücadele edilirken, Mustafa Kemal dahi hiç kimse �rk, dil ve renk ayr�m�n� gündeme getirmemi�tir. Hatta Cumhuriyetin kurulu�undan itibaren ve Cumhuriyet dönemi boyunca “tu kaka” edilen Kürtler, Milli Mücadelenin ba�lang�c�ndan Lozan Antla�mas� imzalan�ncaya kadar ülkenin iki asli unsurundan biri olarak kabul edilmekteydi. Mustafa Kemal’in çe�itli vesilelerle ve Lozan görü�melerinde �nönü’nün konu�malar�na bak�ld���nda da bu, aç�kça görülecektir. Ancak her ne olduysa Lozan’�n imzalanmas� ile birlikte olmu�tur. Resmi ideoloji; bu imzadan sonra Kürtleri, da�da kar üzerinde yürürken ayaklar�n�n ç�kard��� “kart kurt” sesinden dolay� bu ismi ald�klar�n� oysa Kürtlerin de köken olarak Türk olduklar�n�n tezini resmi olarak en üst seviyede i�lemeye ve topluma dayatmaya ba�lam��t�r. Bu çerçevede rejim, �eyh Said’in tamamen �slami endi�elerle ba�latt��� k�yam�n; iç kamuoyuna “Kürtçü”, d�� kamuoyuna ise “irticai” bir kalk��ma oldu�u propagandas�n� yapm��t�r. Böylece bu konudaki çifte standartl���n� ve ikiyüzlülü�ünü ortaya koymu�tur. Bundan sa�lanmak istenen amaçsa bölgeye ve k�yama yönelik gerçekle�tirilecek katliam�, iç ve d�� destekten mahrum b�rakmakt�. Nitekim bunda, ba�ar�l� da olunmu�tu.[4]
Kaçar, �u hakikatleri dillendirmekten de çekinmez: Söz konusu �rkç� hastal�k, Araplar aras�nda da ba�lam��t�. Arap milliyetçili�i, dönemin emperyal ülkeleri taraf�ndan ka��nm��, yüzy�llard�r bir arada problemsiz ya�ayan toplumlar, birbirlerinin dü�man� haline getirilmi�ti. Bu, sadece Araplar�n ya�ad��� co�rafyalarda de�il Türklerin ve Kürtlerin ya�ad��� co�rafyalarda da olmu�tur. Oysa Müslüman aç�s�ndan Kürt de, Türk de, Arap da ve di�er �rklar da Allah’�n ayetlerindendir. Bir Müslüman, hiçbir zaman Allah’�n Rasulü’nün (sas) “ayaklar�m�n alt�ndad�r” dedi�i asabiyet duygusuyla di�er �rklara yakla�amaz. Dolay�s�yla Müslüman nezdinde her türlü milliyetçilik, �rkç�l�k; -bu, Kürtçülük olabilir, Türkçülük olabilir, Arapç�l�k olabilir- gayri �slami’dir! Bir ki�i, bu anlay��� kabullenmedikçe, içine sindirmedikçe gere�i gibi Müslüman olamaz! Çünkü Türk olmak, bir insan�n elinde olmad��� gibi Kürt olmak da, Çingene olmak da, Arnavut olmak da insan�n elinde de�ildir. Hiç kimse; do�aca�� yeri, co�rafyay�, anas�n�, babas�n�, �rk�n�, rengini, dilini do�madan önceden sipari� etme hakk�na sahip de�ildir. “Bir Türk dünyaya bedeldir!” diyen bir kimse, Afrika’n�n en geri kalm�� bir toplumuna mensup siyahî bir anadan ve babadan ya da Çingene, Ermeni veya bir ba�ka �rktan olan bir anadan ve babadan dünyaya gelebilirdi. Bu, onun için nas�l ki bir nak�sa/eksiklik de�ilse Türk olarak dünyaya gelmek de onun için bir üstünlük/fazilet vesilesi olmamal�d�r. O halde Müslüman aç�s�ndan; Müslüman olan bir Kürt Müslüman olmayan bir Türk’ten, Müslüman olan bir Çingene ya da Ermeni, Müslüman olmayan bir Türk’ten, bir Kürt’ten, bir Arap’tan daha üstündür. “Ben müslüman’�m!” diyen bir ki�i, bu anlay��� hazmetmedikçe, içine sindirmedikçe gere�i gibi Müslüman olamaz! �sterse be� vakit namaz�n� hiç kaç�rmas�n ve her sene de hacca gitsin![5]
Bu derin ümmet bak�� aç�s� ve de�erlendirme ile ara�t�rmalar�n� yap�p kitab�n� �ekillendiren Ali Kaçar, BAAS darbesinden PYD/PKK’ya kadar geni� bir yelpazede Suriye’deki Kürtleri özelde Müslümanlar�n genelde ise bütün insanlar�n gündemine getirmi�tir.
Zulümden, sürgünden, i�kenceden, zorluktan, yokluk ve yoksunluktan ba�ka bir kar��l�k ve davran�� bulamayan mazlum insanlar�n haklar�n� Müslümanlar korumayacak da ba�ka kim koruyacakt�? Bu noktada te�ekkürü, tebriki ve takdiri fazlas�yla hak eden muhterem Ali Kaçar’�n Müslümanca bak�� aç�s�yla zalimlere kar�� mazlumlar�n yan�nda oldu�unu gösteren ve insanlar� da buna �ahit k�lan nitelikli kitap çal��malar�n�n bereketle devam etmesini temenni ediyor ve yüce Allah’�n kendisinden raz� olmas�n� diliyorum.
Fatih Pala
09.05.2025 – Kayseri
[1] Hucurât, 13.
[2] 17 Nisan 2021’de vefat etti.
[3] Say�: 198, Kas�m 2015.
[4] A.g.e., 14. syf.
[5] A.g.e., 15. syf.