`İslam`a Göre Alim ve Bel`am` (VİDEO)

kemal songür   27-01-2015 14:46

Hocamızın ''mücahid alim ve saray mollası'' başlığı ile dile getirdiği genel yaklaşımlarına katılmakla beraber soru soslu eleştirilerde bulunmak istiyorum. 1- Ne kadar zulüm ederlerse etsinler sultanlar müslümandı, islam şeriatine saygılıydı, Kur'an ve sünnete gayret ediyordu (istisnalar yapılmadığına göre, onbinlerce müslümanın buna Medineli sahabeler de dahil katilleri olan yezid'ler haccac'lar da bu yöneticilerin içindedir) denilmekte, fakat sultanların/devletin kenarında-çevresinde dahi görünen kim varsa ''ilim sahibi'''ne hem hırsız denilebilir hem de hadislerden hareketle ''cennetin kokusunu bile duyamayacak ve ateşin halkı olacaklar'' denilmektedir, yani cennetin kokusunu bile duyamayacak insana müslüman denilemeyeceğine göre ''zımnen'' tekfir edilmekte, fakat zalim sultanlar ne kadar zulüm ederse etsin -ister yüzlerce sahabeyi katletsin ister kabe'yi taşa tutsun- müslüman kabul edilmektedir. İşin trajik tarafı Hanefi cenahında imameyn olarak anılan İmamı Azamın talebeleri Yusuf ve Muhammed hocalarının aksine sultanın çevresinde değil bilakis kadılık yaptıkları gerçeği ortada olduğu halde. Sizce burada yaman çelişkiler yok mudur? 2- İslama aykırı olan rejimleri öven/tanıtan kitapları okumak HARAM'dır denilmektedir. Hocaya soruyorum? liberalizmi-sosyalizmi-sekülerizmi-demokrasiyi, tarihlerini ve onları öven yazarların kitaplarını (argümanlarını öğrenmek ve çürütmek için) okumaktayız, acep harama mı bulaşmaktayız? 3- Merhum Said Havva'dan alıntı yapan hocamıza soruyorum? Said Havva'nın Zalim Saddam Hüseyin'i desteklemesi ve bunun da daha çok mezhebi reflekslerle/asabiyeyle İran'a/şia'ya olan hışmından kaynaklanmasına ne söylerler acaba? Hani zalim kralların kenarında yer alanlara soru sorulmaz ve onlardan yararlanılmaz idi. 4- İmam Ahmed'in hastalığına şifa olacak kellepaça çorbasının sultanın yanında olan/çalışan akrabasının fırınında pişmesi (pişirme ücretini ödeyip içemezmiydi?) nedeniyle reddetmesinden hareketle, devletten emekli ya da memuriyetinden dolayı maaş alanların hali nicedir acep!! 5- Hakiki müslümanlık/selefi salihin olarak görülmesi ve ilk üçyüzyıl'a hasredilmesi ve de adeta bu zaman diliminin kutsanmasını abartılı yaklaşımlar olduğunu düşünmekteyim. Hadisçilerin ve bu yaklaşımı abartarak rivayet sultacısı konumuna gelenlerin İmam-ı Azam gibi reycilere hakaretamiz yaklaşımlarını nereye oturtacağız, Gazali'nin son dönemlerindeki sufizme evrilen yaklaşımlarına ne diyeceğiz. Özetle; seleflerimizden yararlanacağız, tarihi yaşanmışlıkları ve düşünsel üretimleri (ekol ya da şahıs) tortularıyla değil ondan arındırarak buradaya taşımalıyız diye düşünmekteyim. selam ve dua ile.