�ahin �ZDA�

25 Aral�k 2019

ENVER�LAND

Sar�kam�� �st�nde kar,

Kar alt�nda Mehmet yatar.

G�l�m donmu� kara d�nm��,

G�ren sanm�� yârin sarar.

Kimi Yemen kimi Harput,

�zerinde ince �aput,

Avut yi�it g�nl�n avut,

Yar sarmazsa Mevlam sarar.

(Anonim halk t�rk�s�)

�lkokul y�llar�m�n yaz tatillerinde �o�unlukla solu�u camilerde al�rd�m. Camideki m�ezzinlik g�revini �stlenerek kaamet getirmenin keyfine diyecek yoktu. Hatta �o�u g�nler camiden hi� ��kmazd�m. �zellikle namazdan sonra musalla ta��n�n �st�nde oturan ya�l� dedelerle sohbet etmek i�in buldu�um en esasl� yol buydu.

Dedelerin g�r�p duyduklar�, birebir ya�ad�klar� tarih olmu� hayat hikâyelerini a��zlar�ndan dinlemeye pek bay�l�rd�m. Yemen’in ��l ate�i s�cakl���n� ya�ayanlardan, Erzurum’un K�pr�k�y ayaz�n� iliklerinde duyup ya�ayanlara kadar. Bazen de yukar�daki “Sar�kam�� T�rk�’s�n�” ninelerin oturdu�u yerde sa�a sola sallanarak ac�yla, g�zya��yla a��tlar yakarak s�yledi�ini duyar bir anlam veremez, “Ah! Saf ninem, yine akl�na ne geldiyse” der, umursamadan ge�ip giderdim.

Bunlar zihnimde yer etmi� �ncelikli sebepler olsa bile, oldum olas� resmi tarihi do�ru kabul etmedi�im gibi pek de sevmem. Hele bu “resmi tarih” militarist zihniyetin �r�n� ise kabul etmem asla m�mk�n olamaz. Bir bakars�n�z ki resmi tarihin “kahraman” ilan etti�i nice “s�nepeler” ger�ek tarihte tu kaka ilan edilmi�, korkakl�klar� g�n y�z�ne ��km�� rezil r�sva olmu�lard�r. Ara�t�rmalar�m ve bizzat tarihi ya�ayanlardan duyup i�ittiklerim haf�zamda hep “ger�ek tarih” olarak yer etmi�tir.

Ancak �lkede sahte tarihin beyanlar� Kemalizm dininde esas ilan edilirken, ger�ek tarihin beyanlar� izhar edilmesin diye ne menem kanunlarla �n� kapat�lm��t�r. Tamam, esas da peki kime, kimlere, neye g�re esas? Hele tarihsiz! bir esas var ki bu da “KISSA” da olan “GER�EK” esast�r. �imdilerde �yle de�il mi? Yok, kad�n�n beyan� esast�r! Yok, erke�in beyan� esast�r! Onun bunun kasas�n�, esas�n�, yasas�n� bilmem ben! Elhamd�lillah M�sl�manlar i�in sadece ve sadece Allah’�n beyan� esast�r. Arkada� ben bunu bilir, bunu s�ylerim, gerisi laf� g�zaf. Hepsi bu kadar.

Buradaki amac�m, da�arc���mda ger�ek tarihten bir par�a k�r�nt� kalm��sa -ki kalm��t�r- onu ve Sar�kam�� harekât�n�n ba�lad��� K�pr�k�y’de bizzat ya�ad�klar�m� okuyucular�mla payla�makt�r. Evet, Sar�kam��’ta ve hi� de uzak olmayan bir zamanda sadece bir hayalperestin ki�isel ihtiras� u�runa askerlerimizi karlara g�md�k, �stelik tek kur�un atamadan. Kimi kendi ebediyetini ihtiras ate�iyle yak�p k�l ederken, kimileri de koca memleketi me�ale ate�leriyle harabeye d�nd�rebiliyor.

Sar�kam�� facias�, tamamen cehalet ve ihmalkârl�k sonucu bu vatanda ya�ayan muhtemelen 68.000 le 90.000 aras�nda ana evlad�n�n so�uktan donarak �ld��� ve d��mana bir tek kur�un bile s�kamad��� �ok vahim bir olayd�r. Ayn� zamanda eldeki imkanlarla en iyisini yapmak yerine birtak�m hayallerin k�r etti�i g�zlerle sava�man�n sonucuna da bir �rnektir.

Geceleri –20,30,45 dereceye kadar varan so�uklarda askeri iki metre kar�n i�erisinde y�r�tmek pek de ak�l i�i olmasa gerek. Hem do�ulu olmam ve hem de Sar�kam�� harekât�na kat�lan 9. Kolordu birli�inin bulundu�u Erzurum’da 4 y�l g�rev yapmam ve de Aral�k ay�nda Sar�kam�� harekât�n�n ba�lad��� yer olan K�pr�k�y’de tatbikatlara kat�lmamdan dolay� kar�n ve so�u�un ne demek oldu�unu �ok iyi bilirim. Ayaklar�n�zdan ba�layan donman�n yava� yava� t�m v�cudunuza yay�ld���n� ac� ile hissedersiniz. Yap�lacak tek yol, oldu�unuz yerde durmamak ve her daim hareket halinde olmakt�r. (Tabi ki donan aya��n�zla hareket edebilirseniz!)

Y�l 1985; yine bir tatbikat s�ras�nda g�nd�z giymi� oldu�um postal, gece bir mengene gibi ayaklar�m� s�kmaya ba�lam��t�. O g�n de n�bet�i subay� idim. N�bet�i askerleri gece mevzilerinde kontrol ederken, donacak duruma gelen ve postal taraf�ndan s�k�lan ayaklar�m�n ac�s�na dayanamayarak, ezikli�imi ve zay�fl���m� askerlere belli etmeden “Ah! Vah!” inlemelerimle sabaha kadar k�vranm��t�m. Ad�m atmam bile neredeyse imkâns�z hale gelmi�ti. N�bet�i Askerler ise oldu�u yerde z�pl�yor, atl�yor ve kendilerini karlar�n i�ine vuruyorlard�. �afak s�kmeden can havliyle ayaklar�mdan postallar� ��karm�� uyku tulumunun i�ine girmi�tim. Bir saat sonra sabah�n ayaz�nda postallar�m d�rde be�e katlanm��, patlak bir top gibi olurken ben de solu�u hastanede alm��t�m. Nice gariban askerlerin ise ayaklar� donmu�tu. Benim gibi askerler uyku tulumunun i�inde ger�ekten donma tehlikesi ge�irip ordudan at�l�rken, ba� tac� ilan edilenler uyku tulumu i�inde sahte pozlu bir foto�raf veya resimle ba�komutan ilan edildiler.

D�zenin “ger�ek tarihini” inceledi�inizde say�s�z korkun� facialarla dolu oldu�unu g�r�rs�n�z. Oysa “resmi tarih” sonradan ortaya ��kan uyduruk, sahte zaferlerle �v�nd��� kadar, ya�ad��� hezimetlerden dersler ��karmak zorunda hissetmez kendisini. Bunu yapamad��� s�rece de T�rkiye tarihi insanlar i�in hi�bir anlam ifade etmez. Bizlere ��retilen tarihin i�inde facialardan pek s�z edilmemi�tir. S�z edilse bile �zellikle “Sar�kam�� facias�” kahramanl�k diye k�t���ne kaydedilmi�tir. Enver'in g�nah�n� azaltmaya �al��an “resmi tarih” goygoycular� Sar�kam�� katliam�n� hem kahramanl�k diye kaydetmi� ve hem de utanmadan Sar�kam��’ta sava� s�ras�nda, tif�sten ve donarak �lenler ile esaret alt�nda �lenlerin toplam say�s�n�n 138.000 oldu�unu yazm��lard�r. Nas�l bir kahramanl�ksa?

Ba�kumandan ve padi�ah damad� olarak bir�ok yetkiyi elinde tutan Enver pa�a d�nya T�rklerinin birle�mesi anlam�na gelen ve benim de uzun y�llar pe�inde ko�tu�um (K�rt ana babadan olma T�rk�� �ocuk, g�lerler adama!) “Turanc�l�k” ad�nda bir fikir ortaya atm�� ve “Turan Fatihi” olman�n hayali ile yan�p tutu�mu�tur. “D��man �lkesi viran olacak, T�rkiye b�y�y�p Turan olacak!” diyerek, 12 milyonu bile birle�tiremedi�i halde t�m d�nya T�rklerini birle�tirmeye kalkm��t�r.

Etraf�nda bulunan subaylar da ihtiras ve hayalcilikte ondan geri kalmam��lard�. �etecilikleriyle me�hur Dr. Bahaeddin �akir ve arkada�lar� Erzurum’a gelirlerken, yol kav�aklar�na “Turan’a buradan gidilir!” diye i�aret levhalar� bile koydurmu�lard�. Sar�kam�� harekât� sonras� bu b�y�k hezimet ve k�y�ma s�ylenebilecek anlaml� bir c�mle bulamayan, metni haz�rlayan Enver pa�an�n yaveri taraf�ndan acayip bir �ekilde “vatan fikrini belleklere yerle�tiren yer” diye de uydurulmu� bir tan�m yap�lm��, tarihe kayd� d���lm��t�. Almanlar ise T�rkiye’ye giden trenlerin �zerine bile “ENVERLAND’a (Enver’in �lkesi’ne) gider” yazm��lard�r. “Devlet-i Ebed M�ddet’ten Enverland’a!” Kibir ve ihtiras demi�tik ya! Pa�a’n�n �u ifadelerine bak�n�z: “Beni Napolyon’a benzetmi�lerdi, kabul etmem, ��nk� ben ikinci adam olamam.”

I�d�rl� Ali �avu� yazl�k giysiler i�erisinde titreye titreye yazd��� mektubunda halini ��yle anlat�yordu: “Ak�am yakla��nca K�pr�k�y’e civar da�lardan tipi bo�an�r. Kumandan�m�z, gelecek cuma Ba�kumandan Enver Pa�a Hazretleri’nin tefti� ve h�cum i�in gelece�ini m�jdeledi. O gelince de y�n i�lik, �orap ve paltolar�n verilece�ini ve Yemen ��l�nde giydi�imiz yazl�klar� �zerimizden ataca��m�z� m�jdeledi. Gece bast�rd���nda, tepelerdeki Moskof ocaklar�n�n ate�i g�zlerimizdeki ayaz� tand�r k�z�ne tebdil eyler. Ba�kumandan Pa�a Hazretleri acele gelse ki ate�e kavu�sak.”

�stanbul’dan gelecek olan k��l�k giysileri beklerken, Karadeniz’de ba�ka bir facia ya�an�yordu. Ruslar Osmanl� ordusuna erzak, m�himmat ve giyecek getirmekte olan gemileri sulara g�mm��lerdi. Bunu bildi�i halde ihtiras�ndan vazge�meyen Enver Pa�a, Sar�kam��’a tefti� i�in gitti�inde, askerin a� ve peri�an halini g�r�nce askeri birliklere �ektirdi�i telgraflarda “Askerler! Hepinizi ziyaret ettim, aya��n�zda �ar�k, s�rt�n�zda paltonuzun olmad���n� g�rd�m. Lakin kar��n�zdaki d��man sizden korkuyor. Biraz sabredin, zaten d��man �ekilmekte. Siz bu iman�n�zla karlar� bile eritirsiniz. Yak�n zamanda Kafkasya’ya girece�iz. Orada her t�rl� nimete kavu�acaks�n�z.” diye belirtirken, �stanbul’a �ektirdi�i telgraflarda ise “Kafkasya da�lar� ve tepeleri beyaz bir �rt�yle �rt�l�d�r. Kar hemen hemen bir metreyi ge�mi�tir. Harekâttaki sessizlik bundand�r. Kahraman askerlerimizde ilerleme iste�i o kadar �oktur ki, ellerinden gelse soluklar�yla karlar� eritip yol a�acaklard�r. Kar� daha az olan kesimlerde kahramanlar�m�z ba�ar�lar elde ediyorlar. D�n s�ng� sald�r�s�yla d��mandan iki mevzi ele ge�irilmi�tir.” Gibi inan�lmaz yalan ifadeler kullanm��t�.

Tarih, 16 Aral�k 1914. So�uk bir k�� g�n�d�r. Haf�z Hasan �zzet Pa�a askeri okuldan talebesi olan Enver pa�ay� “Karak�� ba�lam��t�r, her yerde kar var, bu mevsimde ve bu �artlar alt�nda harekât bir faciaya d�n��ebilir. K�� �iddetini kaybetsin, yollar a��ls�n, d��mana haddini bildiririz” diyerek ikaz etmesine kar��l�k, her verdi�i emrin hemen yerine getirilmesine al��k�n padi�ah damad� ve ordular�n ba�komutan� 34 ya��ndaki Enver Pa�a, asabile�erek “E�er hocam olmasayd�n�z, sizi idam ettirirdim!” tehdidini savurur. Haf�z Hasan �zzet Pa�a ise istifa ederek ordudaki g�revinden ayr�l�r. Nihayetinde Erzurum’da tif�s hastal���ndan �l�r.

B�lge �o�u sene boyunca karlarla �rt�l�d�r. Kar y�kseklikleri kimi yerlerde bir metreyi ge�er bile. S�f�r�n alt�nda -45 dereceye kadar d��en so�uk d��mandan daha d��mand�r. Zemheriler diye bilinen en so�uk g�nlerdi. Yap�lan harekât plân�na g�re 9. Kolordu Sar�kam�� Da�lar�’n�, 10. Kolordu ise Allah’u Ekber Da�lar�’n� a�arak Ruslar� ku�at�p imha edecekti. Tarih b�yle bir faciay� ne yazm��, nede g�rm��t�. Sar�kam�� harekât�nda 43. Alay 1. Piyade taburuna ait yemek listesi beni duyguland�rd� ve bu g�n bu listeyi yazarken bile �rperiyorum:

Birinci g�n; Sabah �z�m ho�af�, ��le yok, ak�am ya�l� bu�day �orbas� ve ekmek.

�kinci g�n; Sabah yok, ��le yok, ak�am �z�m ho�af� ve ekmek.

���nc� g�n; Sabah �z�m ho�af�, ��le yok, ak�am yok sadece yar�m ekmek.

D�rd�nc� g�n; Sabah yar�m ekmek, ��le yok, ak�am �ekersiz �z�m ho�af�.

�ok ge�meden, tarihler Aral�k ay�n�n 21’ini g�sterirken, “Sar�kam�� Facias�” olarak bildi�imiz harekât ba�lat�l�r. Dondurucu so�u�a ra�men k�� k�yamette paltosuz, postals�z, a�, bir lokma ekme�e hasret, �ar�k ve yazl�k g�mlekle binlerce insan deh�etli bir tipinin ortas�na “can pazar�na” s�r�l�rler. D��eni kald�rmamak i�in emir vard�r. Zaten kimsede de kimseyi kald�racak g��te kalmam��t�r. Son bir gayretle Sar�kam��’a y�klenmek isteyen Enver Pa�a inad�ndan d�nmemi�tir. Ac�mas�z emrini hemen verir: “Sald�r� s�ras�nda her �st, bir ad�m geri atan� derhal tabancas� ile �ld�recektir.”

Askerler ordunun i�aret ta�lar� gibi yollara dizilirler. Ayr�ca a�l�k da son haddine ula�m��t�r. Politika ile r�tbe alan bu komutanlar arazi ve yol incelemesini yanl�� yapm�� ve sonu�ta “tekerlekli ara�lar�n ge�mesine uygundur” raporu verilen yollardan askerler yaya olarak zor ge�mi�lerdi. Tekerlekli ara�lar ve k�s�tl� m�himmat karlara saplan�p kalm��, tek tek birerli s�ralarla y�r�yen askerlerin g��leri t�kenmi�, hasta ve mecalsiz olarak Ruslar�n kars�s�na dikilmi�ler ama ne yaz�k ki �o�u kur�un bile atamadan donarak �l�p gitmi�lerdi. Sadece bir gecede on binlerce asker beyaz karlar�n �zerine cans�z serpilmi�ti. Bunun yan�nda kimi ��melmi�, kimi oturmu�, kimi yuvarlanm��, kimi bir a�ac�n g�vdesine dayanm�� kardan heykellere d�n��m��lerdi. T�pk� “buzdan a�a� olmu� askerler orman�” gibi.

Hatta bir k�y evinin �n�nde yatan �stleri karla �rt�lm�� cesetler g�r�l�yor. Hilmi Bey, evin kap�s�n� a�t�r�yor. ��eride odun tomruklar� gibi �st �ste dizilmi� cesetler var. So�uktan bronz heykeller gibi duruyorlar, hi� bozulmam��lar. Yarbay Aziz duygular�n� gizleyerek: “bunlar� ni�in defnetmediniz?” diye soruyor. Hilmi Bey, �aresizce ba��n� �ne e�iyor: “Toprak donmu�tur. Kazma i�lemez” diyor. (A. M�derriso�lu, Sar�kam�� Dram�, s.196)

Karlar erimeye ba�lad�ktan d�rt be� ay sonras�nda binlerce asker cesedinin a�a� dallar�nda as�l� kald��� ortaya ��km��t�. Y�re k�yl�leri, a�a�lar�n �st�nde at, kat�r ya da insan iskeletleri g�r�p deh�et i�inde �rperiyorlard�; “O iskeletler nas�l ��kt� oraya?” diye. Oysa a�a�lar�n �st�ne ��kan “iskeletler” de�ildi. A�a�lar�n boyunu a�an karlar�n �zerinde yol almaya ve da�� ge�meye �al��an askerler bast�klar� a�a� dallar� �zerinde donup kalm��lard�! Cesetlerini �nce vah�i hayvanlar par�alam��, bir�ok cesedin g�zlerini ise ku�lar didikleyerek oymu�tu. A��k�as� o y�l yabani da� hayvanlar�, �akallar, kurtlar, ku�lar, kargalar insan etine doymu�tu. Etlerinden s�yr�lan iskeletlerde karlar�n erimesiyle a�a�lar�n tepesinde kalm��lard�.

Y�re k�yl�s�nden bir ihtiyar dede ��yle anlatm��t�: “Buradan o da�lara bakt���m�zda, �zerlerine kar d��m�� �al�l�klar g�r�rd�k. O �al�l�klar�n, kurda ku�a yem olmu� askerlerimizin kemikleri oldu�unu ancak yanlar�na gidince anlad�k.” Bilmiyorum ben g�zya�lar�na bo�ulurken sizleri daha fazla a�latmaya ne hacet? �st�nde ince bir g�mlekle -45 derece, iki metre kar�n ve dondurucu tipinin �st�ne at�lan askerlerin ard�ndan a�lay�n a�layabildi�iniz kadar. �nan�yorum hi� g�rmedi�iniz ve ad�n� birka� sefer duydu�unuz T�rk dedenizle benim K�rt dedemin iskeletleri de orada a�a� dallar�nda as�l� kalm��t�r.

Enver Pa�a hi�bir �ey olmam�� gibi �stanbul’a d�ner. Arkas�nda binlerce kefensiz kar �i�e�i b�rakarak. Facia i�in Enver Pa�a ��yle der: “Bunlar nas�l olsa bir g�n �lecek de�iller miydi?” ��te, as�l vebali y�klenenler, o generalleri o makama getirenlerdir. Bilerek onlar�n su�lar�na ortak olmu�lard�r. ��g�zarl�k yapmay� komutanl�k sayanlar, hak etmedi�i makama u�arak oturanlar, bu milletin can�n� daha �ok yakar. S�yleyece�imi abart�l� bulabilirsiniz, ama �unu iyi biliniz ki, gerek �anakkale’de gerekse de Sar�kam��’taki k�y�m M�sl�man evlatlar�n� ve m�nevverlerini azaltmaktan ba�ka hi�bir i�e yaramad�. �u da anla��ld� ki; “�rk� kutsamaya” kilitlenmi� yamuk kafalar, kafatas��lar, �ahlar, ��hlar, pa�alar, kaya gibi adamlar adeta Allah’�n azap kam��s�na m�stahak Semud kavmi misali, elleriyle yonttuklar� putlara, kayalara toslayacak. Toslamas�na toslarda duay� fiiliyatta arayan biz M�sl�manlar ise dimdik ayakta kalacak, Allah’�n yard�m�yla; “T�rk milliyet�ili�i de, K�rt milliyet�ili�i ezilip gidecektir.”

Bana gelince, iki Enver’e de hakk�m� helal etmiyorum. Biri 90 bin ki�inin katili, di�eri 70 bin ki�inin. Biri kar arad�, di�eri kâr arad�. Biri buzlar�n i�inde, di�eri a�l���n i�inde dondurdu insan�m�z�. Birisi saray�n damad�, di�eri Albay’�n damad�. Biri Turanc�, di�eri ihlas��. Hadi �imdi ��k�n i�in i�inden…