
Mehmed MAKSUT
D�N ADINA D�N �RETME SORUNU
Müslümanlar zihinsel, fikirsel ve bedensel olarak ciddi ku�atmalar�n oldu�u bir dönemi ya��yor. Afakî ve enfüsi sald�r�lar�n alt�nda ku�at�c� ve diriltici bir mesajla tan��mam�� olanlar bu durumlar kar��s�nda ciddi tramvalar ya�ay�p kimlik bunal�m�na sürüklenmektedirler. Küfrün e�itimle, okulla, televizyonla, teknolojiyle, kavramlar�yla Müslüman dünyas�na kar�� ba�latt��� sava��n sonuçlar� top ve tüfekle yap�lan sava�lardan daha kal�c� olmaktad�r.
Öldürmeden etkisiz k�lmak, pasifize etmek �slam kar��t� güçlerin son model dü�ünceleridir. Bundan dolay� kurum, kurulu�, parti ve uyumlu cemaatleriyle pasifize edilmi� bir din, �slam diye topluma sunulmaktad�r. Sahih ve sa�l�kl� bir �slam’la yüzy�llardan beri tan��amam�� olan halk; özellikle baz� siyasi liderlerin, ayd�n, akademisyen diye tan�mlanan �ah�slar�n yayd�klar� fikirler ekseninde yanl�� ve eksik bilgilerden dolay�, do�ru zannedilen yanl��lardan yana tercihler ortaya koymakta. Hatta bunu inanc�na yans�tarak “�ah�s eksenli din” alg�lar�yla hayat�n� idame etmektedir.
Sorgusuz, sualsiz �ah�s eksenli din alg�s�n�n yo�un olarak olu�turuldu�u ülkemizde art�k neredeyse Kur'an, Kur'an’�n kavramlar�, ilkeleri, Nebevi Yöntem, Sünnet, Hadis, dava ve mücadele �uuru kald�r�lm��, bunun yerine cemaat önderlerinin eserleri, �ah�slar, kurumlar, kavramlar ve yöntemler yerle�tirilmi�tir. Bu gerçe�in, iyi niyete dayal� sözüm ona baz� dini hassasiyetlerin arkas�na gizlenilerek görülmemesi Müslüman zihinler için ciddi bir s�k�nt�d�r. Bundan dolay� bizle rde bu s�k�nt�n�n bir nebze olsun görülmesi ve sorgulanmas� için gözleme dayal� olarak ifade etti�imiz ”Bir Risale-i Nur Dersi �zlenimi” adl� yaz�y� yazd�k. Olumlu tepkiler ald���m�z gibi olumsuz ele�tiriler de ald�k. Fakat yap�lan yorumlar, meselenin biraz daha iyi görülmesine vesile oldu.
Yazd���m�z yaz�ya yönelik arkada�lar�n bize yöneltti�i ithamlar ve yorumlar, gerçekten i�in vahametini daha da ayr�nt�l� gösteriyordu. “�nsanlar�n kafas�n� buland�r�yorsunuz, körsünüz, göreceksiniz, okuyacaks�n�z, tevbe etmelisiniz, hidayetten sap�yorsunuz, uçuruma gidiyorsunuz, âlimlere dü�manl�k ediyorsunuz, ihtilaf ç�kar�yorsunuz, yap�lanlar� k�skan�yorsunuz" gibi sözcükleri bolca okuduk. Fakat k�nayanlar�n k�namas�ndan çekinmeden sadece ve sadece Rabbimizin r�zas�n� gözeterek bir �eyler yapmaya çal��t���m�z için, bu söylenen sözlere tak�lmaman�n gereklili�ini daha da iyi anlad�k. �ahs�m�za yönelik varsa eksikliklerimiz pay�m�z� ç�kard�k. Fakat ben özellikle yaz�ya gelen yorumlardan, ele�tirilerimize gelen cevaplardan �öyle bir tablo ç�kard�m.
Bugün, Kur'an ve ondan ne�et eden sahih bilgi üzerinden de�il de menk�be, hikâye, çe�itli kültürler, �ah�slar ve kitaplar arac�l���yla, kendisini Müslüman olarak de�erlendiren insanlar aras�nda birçok yanl�� durum ve hata kan�ksanm�� durumda. Bu hata ve yanl��lar�n yaz�l� kültür haline getirilmesi, bu yanl��lar� yayg�nla�t�rmaktad�r. Her okudu�una inanan, kitaplarda yaz�l�nca do�rudur alg�s�yla hareket eden insanlar için bu yanl��lar inanç haline getirilmektedir. Y�llardan beri zaten yanl��lar�n kitapla�t�r�lmas�n�n ve halk aras�nda yayg�nla�t�r�lmas�n�n ceremesinden insan�m�z etkileniyor.
Kur'an ve Sünnet merkezinde sorgulama yapmadan ve �slam hakk�nda sahih bilgiler elde etmeden insanlar, Kur'an’�n d���nda baz� kitaplar� rehber edinerek, biraz da bu kültüre �slam’� dahil ederek bir dini in�a edip "Din budur" diyorlar. Bu durumda birileri de bunu sorguluyorsa, bu mesele “âlimlerimize zarar gelmesin, hiç mi faydalar� yok, ittihad� �slam, karde�lik” diyerek es geçilmemelidir. Kur'an’da "Allah'a din ö�retmek" olarak ifade edilen ve Ali �eriati'nin “dine kar�� din” olarak ele ald��� mevzunun iyi bilinmesi gerekir. Allah ad�na Allah'a ra�men, gerçekten bugün dine kar�� din de�il, dinler olu�turuluyor. Kur'an’�n ve Hz. Peygamber'in çok az kar��t�r�ld���; bunun yerine baz� �ah�slar ve onlar�n kitaplar�n�n merkeze yerle�tirildi�i, küresel zulüm sistemlerine eklemlenmi�, mücadele sahas� ve hayat alan� s�n�rland�r�lm�� bir din anlay���, �slam diye insanlara sunuluyor. Maalesef cahil kalan / b�rak�lan ve her duydu�una inanan halk da bunlar� aynen kabul ediyor. Bu anlat�lanlar din olabilir fakat bunu �slam diye sunmak �slam’� ya anlamamakt�r ya da sapt�rmakt�r.
Bugün Müslümanlar�n en büyük problemi Allah, din, peygamber ad�na denilerek yap�lan her �eyin dindenmi� gibi kabul edilerek �slam’a nisbet edilmesidir. Bu alg�, �slam’a ve Müslümanlara birçok zararlar vermi�tir. Oysaki ayette de buyuruldu�u gibi “Dikkat edin aldat�c�(lar) sizi Allah’( �n ad�) ile aldatmas�nlar” hitab� bu konuda çok önemlidir. Zaten burada en önemli husus da “Dikkat edin / uyan�k olun” hitab�n�n yeterince aktif olarak kar��l�k bulmamas�d�r. Tüm s�k�nt�lar dikkat ve bilinç eksikli�inden kaynaklanmaktad�r. Duygusal yakla��mlar, ç�karc� yöneli�ler, bilgi yanl��l��� ve eksikli�inden kaynaklanan yakla��mlar bu sorunlar� katmerle�tiren en önemli unsurlard�r. Birileri din ad�na, Allah ad�na insanlar� uyutuyor. Dinden bi-haber b�rak�lm�� ve dini asli kayna��ndan okumayan toplum ise, kendisine din ad�na sunulan her �eyi dindenmi� gibi kabul ediyor.
Yüce Allah’�, Kur'an’� ve Peygamberi yeterince tan�madan farkl� kaynak ve kitaplar�n propagandalar�yla tan��an insanlar, daha sonraki süreçlerde bu kaynak ve �ah�slar�n alg�s�na göre Kur'an’� ve Peygamberi tan�mak zorunda kal�yor ve bu alg�lad�klar�n� dinin olmazsa olmaz� olarak ortaya koyuyor. Oysa Kur'an’�n �����nda kitaplar ve �ah�slar�n de�erlendirilmesi gerekirken maalesef kitaplar�n ���nda Kur'an’a bir konum biçiliyor. Türkiye’de birçok klasikle�mi� cemaat bunu yapmaktad�r. Kendilerini y�llardan beri cemaatlerinin kabu�una sorgusuz sualsiz ve itaat kültürüyle hapsetmi� insanlara bunlar söylenildi�i zaman bunu gör(e)meyeceklerdir. Lakin d��ar� ç�k�p biraz Kur'an üzerinde yo�unla��p tevhidin penceresinden bu duruma bak�nca, meseleler çözümlenecektir ki maalesef bu tür yap�larda böyle bir bak�� aç�s�yla davranacak çok az insan ç�kmaktad�r. Klasik kal�plar ve sloganlara kap�lan bu insanlara “�slam’� bana anlat” dedi�in an ba�l�yor hocas�n�, kitaplar�n�, cemaatini, mezhebini anlatmaya. Bu durum bile meselenin vahametini göstermek için yetiyor.
Bir di�er s�k�nt� da, bugün insanlar�n Kur'an’� anlamadan, Peygamberi özümsemeden �slam ad�na bir �eyler yapmalar�d�r. “Yap da nas�l yaparsan yap Allah kabul edecektir” mant��� toplumumuzda çok çok yayg�nd�r. Oysa Allah ad�na bir �ey yapmak önemli de�ildir. Önemli olan istenilen �artlara ve ilkelere göre yapmakt�r. Zaten din bir disiplindir, nizamd�r. Bu tür uyar�lar� yapt���m�zda ise hemen s���nmac� bir mant�kla “Kul hatas�z olmaz” derler. Tamam, kul hatas�z, eksiksiz olmaz fakat her yap�lan hatay� da kulluk kabul etmez. Öyle hatalar vard�r ki insan� kulluk dairesinin d���na ç�kar�r. Dolay�s�yla baz� hatalar� küçük görmek ve önemsememek farkl�d�r. Ama e�er baz� hatalar din ad�na yap�l�yor ve Kur'an’�n d���nda ve Kur'an’a ra�men yap�l�yorsa kusura bakmay�n, kul, kulluk diye bir �ey kalmaz. Dolay�s�yla bugün özellikle baz� camialar�n yapt�klar� yanl��lar öyle kul hatas�z olmaz deyip geçi�tirilecek meseleler de�ildir.��te bunlar� söyledi�imiz an baz� ki�iler insanlar�n kafas�n� buland�r�yorsunuz diyor. E�er birileri insanlar�n zihinlerine kendi �ah�s ve kitaplar�yla taht kurmu�sa b�rak�n birileri de onlar� sarss�n, sarss�n ki hakikatleri arayacak bir zemin olu�sun. �nsanlar�n zihinlerini Kur'an ile ayd�nlatmaya çal��anlar maalesef buland�ranlar olarak nitelenmektedir. Asl�nda insanlar�n zihinlerini buland�ran birileri varsa o da Kur'ani kavramlar�, Nebevi mücadeleyi hakk�yla anlatmayan, içerisinde birçok hurafe ve bid'at�n oldu�u, Kur'ani kavramlar�n içini bo�alt�p ba�ka �eylerle dolduranlard�r. Bu durumlar�n müsebbibleri, ba�ta kaynaklar�, �ah�slar� Kur'an’�n süzgecinden geçirmeden kabul edenlerdir. Öyle ki bu genel durumlar herkeste görüldü�ü için art�k iç bünyede “ço�unluk do�ruluktur” mant���yla do�rulan�r hale gelmi�tir.
Kur'an’i ve Nebevi metod noktas�nda zaafiyetleri olan bu tür çal��malarda sa�l�kl� bir Kur'an ve Risalet bilgisi olmad��� için ve insanlar motamot itaat kültürü alt�nda yeti�tirildikleri için d��ar�dan gelecek tüm ele�tirilere ya kapal� dururlar ya da kar�� ç�karlar. Ayn� durum mezhepler için de geçerlidir. Fakat yine diyoruz ki Kur'an’�, Sahih Sünneti, özellikle de Kur'ani kavramlar� anlamadan; dinlerini birilerinin tekelinde sorgulamadan ö�renen insanlar; birilerini Peygamberin, kitaplar�n� Kur'an’�n ve cemaatlerini dinin önüne geçirmi�lerdir. Hatta geçirmeye mahkum b�rak�lm��lard�r. Bu sadece Nur camias� için geçerli bir durum de�ildir. Bugün birçok tasavvuf anlay���nda bu alg�lar mevcuttur. �nsanlar �slam’a girdiklerini söylüyor, Kur'an’�n ne dedi�ini, nas�l bir dünya istedi�ini, nas�l bir hayat öngördü�ünü bilmiyor. Bilmiyor çünkü Kur'an ve Peygamber alg�lar�nda çok ciddi problemler var. Baz� ki�iler de "Kur'an’� anlayamazs�n�z bunun için bu kitaplar� okuyun yeter, zaten bunlar da Kur'an’� anlat�yor" diyerek insanlar ile Kur'an aras�na setler çekiyor.
�ayet �slam yanl�� anlat�l�yor ve bizler de birilerinin k�r�lmamas�, üzülmemesi gibi gerekçelerle bunlara göz yumuyorsak, bu ciddi bir problemdir. Zaten bu dü�ünceden dolay� bugün birçok yanl��l�k mutlak do�rularm�� gibi alg�lan�yor. Ve din, zamanla anlam ve mahiyetini sadece ismi kalm�� bir tarihsel bilgi �eklinde dönü�üyor.
"Allah'�n indirdi�i Kitaptan bir �eyi gözard� edip saklayanlar ve onunla de�eri az (bir �eyi) sat�n alanlar; onlar�n yedikleri, kar�nlar�nda ate�ten ba�kas� de�ildir. Allah k�yamet günü onlarla konu�maz ve onlar� ar�nd�rmaz. Ve onlar için ac� bir azab vard�r. Onlar, hidayete kar��l�k sap�kl���, ba���lanmaya kar��l�k azab� sat�n alm��lard�r. Ate�e kar�� ne kadar dayan�kl�d�rlar!" (Bakara 174-175)
"…Yoksa siz, Kitab�n bir bölümüne iman edip de bir bölümünü inkâr m� ediyorsunuz? Art�k sizden böyle yapanlar�n dünya hayat�ndaki cezas� a�a��l�k olmaktan ba�ka de�ildir; k�yamet gününde de azab�n en �iddetli olan�na u�rat�lacaklard�r. Allah, yapt�klar�n�zdan gafil de�ildir." (Bakara 85)
"Kur'an'� iyiden iyiye dü�ünmezler miydi? Yoksa birtak�m kalpler üzerinde kilitler mi vurulmu�?" (Muhammed 24)
"Aralar�nda Allah'�n indirdi�iyle hükmet ve onlar�n hevalar�na uyma. Allah'�n sana indirdiklerinin bir k�sm�ndan seni �a��rtmamalar� için onlardan sak�n. �ayet yüz çevirirlerse, bil ki Allah bir k�s�m günahlar� nedeniyle onlara bir musibeti tatt�rmak istemektedir. �üphesiz, insanlar�n ço�u fas�klard�r." (Maide 49)
"O gün, zulmeden, ellerini (h�nçla) �s�rarak (�öyle) der: 'Ah ke�ke, elçiyle birlikte bir yol edinmi� olsayd�m, vah yaz�klar bana, ne olurdu da filan� dost edinmeseydim. Çünkü o, gerçekten bana geldikten sonra beni zikirden (Kur'an’dan) sapt�rm�� oldu. �eytan da insan� yapayaln�z ve yard�ms�z b�rakand�r.' Ve elçi dedi ki: Rabbim gerçekten benim kavmim, bu Kur'an'� terkedilmi� (bir kitap) olarak b�rakt�lar." (Furkan 27-30)
�n�allah vaktimiz olursa geçen yaz�da yola ç�karak yazmay� öngördü�ümüz “Alimlerin Kutsalla�t�r�lmas� ve Ele�tiri”, “Rölativizm ve Müslümanlar”, “�slam, Alaaddin’in Sihirli Lambas� m�?” çal��malar�n� sunar�z.
Selam ve Dua ile