Şeyhmuz Nebati: Laik sistemler Allah’ın razı olmadığı sistemlerdir

2016 yılında Sabahattin Zaim Üniversitesi’nde “Kuran’da tağut kavramı” adı ile bir yüksek lisans tezi kaleme alan Şeyhmus Nebati, tezinde tağut kavramı ile bağlantılı olarak hüküm ve kulluk kavramlarına eğiliyor.

21-12-2022


Şeyhmus Nebati, Sabahattin Zaim Üniversitesinde verdiği tezinde, hüküm hakkının Allah’a ait olduğuna ilişkin şu vurguda bulunuyor:

“Mutlak anlamda hüküm hakkı, emr, nehy, teşri hakkı, mülk ve saltanat sahibinindir. Ki bu da hiçbir ortağı olmayan Allah’a mahsustur. Allah Teâlâ bizi yalnızca O’na kulluk yapmamız için yarattı ve emrine itaat etmek, nehyinden kaçınmak, şeriatına uymakla mükellef kıldı. Hüküm ve teşri hakkı yalnızca Allah’a aittir. Biz kullarının yapmak zorunda olduğu şey ondan başkasını hakem ve kanun koyucu olarak kabul etmemektir. Hiç kimsenin Allah’ın hükmünden sonra başka bir şekilde hükmetmesi, Allah’ın izni olmaksızın kanun koyması hakkı değildir.”

Konuya ilişkin ayetlere de yer veren Nebati, şöyle devam ediyor:

“Böyle bir hakkın kendisinde olduğunu iddia eden kimse, kulluğun haddini aştığı ve rab ve ilahlığa yeltendiği için tâğuttur.

Bugün ne yazık ki çoğunluğunu Müslüman nüfusun oluşturduğu ülkeler de dahil olmak üzere neredeyse bütün dünya devletleri hüküm ve teşri hakkını Allah’tan başkasına vermeyi tartışmaktadır. Sosyalist veya kapitalist ekonomik düzenler, demokratik yöntemlerin tamamı laiklik ilkesine dayanmaktadır. Bu ilkenin tarifinden de anlaşılacağı gibi, İslamla bağdaşması mümkün değildir. Laik kelimesi latince (laicus) den alınmış Fransızca bir terimdir. Ruhani olmayan kimse, dini olmayan şey, fikir, sistem, prensip, müessese demektir. Daha sonra kelimenin anlamı genişletilerek, dinî olmayan fikir, müessese, prensip, hukuk ve ahlaka da laik denilmiştir. Şu halde laik hukuk deyince bundan dinî olmayan, esaslarını dinden almayan hukuk; laik devlet deyince de dini esaslara dayanmayan devlet anlaşılır. Bizde meşrutiyet yıllarında ‘lâ dinî’ diye tercüme edilerek kullanılmaya başlanmıştır.

Yeryüzünde hüküm süren siyasal sistemlerin propagandası ve müreffeh hayatları insanlığı büyülemiş durumdadır. Öyle ki, İslam mücadelesi veren birçok siyaset ve fikir adamının dahi bunun etkisi altında olduğu ve laik-demokratik sistemlerin tek çözüm yolu olduğuna inandıkları görülebilmektedir. Burada en büyük etken batı dünyasının sahip olduğu yüksek hayat standartlarıdır. Bunun etkisinden korunmak için şu ayet yol gösterici olabilir.”

“Kâfirlerin refah içinde diyar diyar dolaşmaları sakın seni aldatmasın. (Onların bu refahı) az bir yararlanmadır. Sonra onların barınağı cehennemdir. Ne kötü bir yataktır orası.” (Al-i İmran 3-196-197)

Şeyhmus Nebati, tezinde, laik sistemlerin bir Müslüman için kabul edilemez olduğunu ise şöyle belirtiyor:

“Siyaset tarzı belirleme açısından en ciddi problem, devletin laiklik prensibini esas aldığı, halkının çoğunluğu Müslüman olan ülkelerdir. ‘Tâğut’ kavramını incelediğimiz bu çalışma göstermiştir ki, laik sistemler Allah’ın razı olmadığı sistemlerdir ve ‘tâğut’ kavramına dahildirler. Bu yüzden reddedilmeleri imanın gereğidir. Konunun, Müslümanların maslahatı gözetilerek fıkıh açısından geniş bir şekilde araştırılması gerekmektedir.”

Şeyhmus Nebati’nin yüksek lisans tezine bu linkten ulaşabilirsiniz:

Kur’an’da tağut kavramı

Etiketler : #Şeyhmuz   #Nebati:   #Laik   #sistemler   #Allah’ın   #razı   #olmadığı   #sistemlerdir   
YORUMLAR
Henüz Yorum Yok !
İlginizi çekebilecek diğer haberler

Makaleler

Hava Durumu


VAN